Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2316 E. 2023/5625 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur durumu, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamı değerlendirilerek, yerel mahkeme kararında usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2117 E., 2023/26 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/401 E., 2021/430 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı- davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının, küçük düşürücü cümleler söylediğini, müvekkilinin ...ilinde evlendikten sonra ev aldığını, bu evi kadının babasının ve kadının ısrarı ile kadının annesinin üzerine kayıt edildiğini, erkeğin Osmaniye'de iş bulduğundan ...ilinde çalışmaya gittiğini, kadının maaşı yetersiz bulduğundan erkeğin Konya iline çalışmaya oradan da Sinop'a çalışmaya gittiğini, Sinop'ta çalışırken kadının babası arayarak kızından ayrılmasını söylediğini, "bu saatten sonra sana kızımı vermiyorum, sana kız mız yok" dediğini, kadının ...2.Aile mahkemesinde 2017/14 Esas sayılı dosyası ile tedbir nafakası davası açtığını, dava sonucu kadının kardeşi erkeği arayarak ağır hakaretli cümleler söylediğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL nafakaya karar verilmesini, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini ve karşı davanın reddini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: erkeğin iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, erkeğin eve ve ortak çocuğa karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini, çalışmayı sevmeyen, düzenli bir işi olmayan kişi olduğunu, alkol kullandığını, eline geçen para ile alkol aldığını, beş yıldır nerede olduğunu bilmediklerini, eve gelmediğini iddia ederek asıl davanın reddini istemiş, karşı davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, kadın yararına ...2 Aile mahkemesi 2017/14 Esas, 2019 Karar sayılı kararı ile hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının aynen devamına, boşanma kararı kesinleşikten sonra 500,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, devam eden yıllarda ÜFE oranında arttırılmasına, ortak çocuk Mira için 250,00 TL tedbir nafakasının aynen devamına, boşanma kararı kesinleşikten sonra 400,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, devam eden yıllarda ÜFE oranında arttırılmasına, ziynet eşyası alacağı talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, erkeğe "Senin babanın mezarına sı...rım, bacıların o...pu, annen bacılarını satıyor" şeklinde hakaret ettiği, "dümbük" diye hitap ettiği ve bu şekilde telefonuna kaydettiği, erkeğin ise dava tarihinden yaklaşık üç yıl önce işe gidiyorum diyerek evden ayrıldığı, bu süreçte kadın ve çocuğu arayıp sormadığı, çocuğun ameliyatından haberdar olmasına rağmen yanına gelmediği, ortalama 100,00 ila-150,00 TL göndermek dışında ihtiyaçlarını karşılamadığını, başka bir kadına nişan mahiyetinde yüzük taktığını, evlilik birlikteliğinin çekilmez hale gelmesinde erkeğin ağır kusurlu, kadının ise hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle, her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, çocuk için aylık 400,00 TL tedbir nafakasının ...2.Aile mahkemesinin 2017/14 Esas 2019/62 Karar sayılı ilamı ile ortak çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakası ile mükerrer olmamak kaydı ile erkekten alınarak kadına verilmesine kararın kesinleşmesinden itibaren bu nafakanın iştirak nafakası olarak devamına ve nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, ...2. Aile Mahkemesince kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, erkeğin çalışmadığı gözetilerek kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu kadının hafif kusurlu olduğu, kadının boşanma sebebiyle beklenen menfaatlerinin zedeleneceği ve erkeğin psikolojik ve cinsel şiddete yönelik kusurlu eylemlerinin kadının kişilik haklarını ihlal ettiği, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi dikkate alınmak suretiyle kadın lehine 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat, velâyet ve iştirak nafakası taleplerinin reddine, kadının ziynet eşyası alacağı talebinin tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı- davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek bir kusuru olmadığını beyan ederek kusur belirlemesi, velâyet, reddedilen tazminat talepleri, aleyhine hükmolunan tedbir ve iştirak nafakası ile tazminatlar yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek; ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, kadının evlilik birliğinin sona ermesinde ağır kusurlu olduğunu beyan ederek ortak çocuğun velâyeti, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının tazminat taleplerinin kabulünün erkeğin tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı, ortak çocuğun velâyet noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası 174 üncü, 182 nci maddeleri ve 336 ncı maddeleri, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 3 üncü, 12 ncı maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Ayrıca Sözleşmenin 3 üncü ve 6 ncı maddesi, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 4 üncü maddesinin (b) bendi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.