"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1232 E., 2023/114 K.
...
...
...
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/364 E., 2020/137 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı erkek asıl dava dilekçesi ve dilekçeler aşamasında özetle; davalı- davacı ile sürekli tartışma yaşadıklarını bildirerek, davalı- davacıdan maddî ve manevî herhangi bir talebi olmaksızın boşanmalarına karar verilmesini talep etmiş, davacı- davalı vekili de 12.11.018 tarihli ıslah dilekçesinde, evlilik birliğinin davalı- davacının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını, kadının kendisini aldattığını bildirerek, ıslah talebinin ve davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, karşı davanın reddine, müvekkili lehine 200.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesi ve dilekçeler aşamasında; evlilik birliğinin sarsılmasında davacının kusurlu olduğunu, evlilik birliği içerisinde edinilen ve davalı- davacı üzerine kayıtlı bulunan taşınmazın tapu kaydının ortak çocukları ...,... üzerine yapılması ve kanuni tüm haklarının karşılanması halinde boşanmayı kabul ettiğini, erkeğin kendisine sürekli şiddet uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini, tehdit ettiğini, sürekli alkol aldığını, evlilik birliğinin davacı- davalının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını bildirerek, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 30.000,00 TL manevî tazminatın davacı- davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin eşini dövdüğü, eşine küfretiği, ”çıktığın yere sokarım, ananı...yaparım, domuz” dediği, ”seni kör bıçakla keseceğim” diye tehdit ettiği, eşini aşağıladığı, sürekli alkol aldığı, alkol almak için eve erkek arkadaşlarını getirdiği, tarafların alkol yüzünden tartıştıkları, tarafların uzun süredir aynı evde farklı odalarda yaşadıkları, her iki tarafın da boşanmayı kabul ettiği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile; asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı - davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin tam kusurlu olmadığını, karşı tarafın kusurlu olduğunu, bu nedenle kendi davalarının ve tazminat taleplerinin kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirerek, tüm yönlerden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili yararına hükmedilen manevî tazminat miktarının çok düşük olduğunu bildirerek, manevî tazminat miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen kişilik hakları ile mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, kadın yararına manevî tazminata hükmedilmesi doğru ise de, tazminat miktarının az olduğu gerekçesi ile davalı-davacı kadının istinaf talebinin kabulüne, erkeğin istinaf taleplerinin esastan reddine, ilgili bentlerin kaldırılarak yerine kadın yararına 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin kabulü gerektiğini belirterek kusur belirlemesi, kadının davasının ve manevî tazminat talebinin kabulü kendi davasının reddi yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü ve erkeğin davasının reddi, kadın yararına hükmedilen manevî tazminatın yasal şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise miktarı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...