Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2594 E. 2024/8768 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında kusurun belirlenmesi, nafaka ve tazminat miktarlarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillerine, uygulanması gereken hukuk kurallarına ve yargılama ilkelerine uygun olarak verdiği karar, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2327 E., 2022/2335 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzurum 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/289 E., 2021/326 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı ... erkek vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 19.11.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde yapılan tebligata rağmen taraflar adına gelen olmadı. İşin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesini, çocuk için aylık 2.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 40.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... erkek birleşen dava dilekçesinde özetle; birliğin kadının kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, müvekkili yararına 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, kadını ve kızkardeşini darp ettiği, borçlandığı, evine bakmadığı, kadının ise normalin üstünde bir talebinin olmadığı, erkek tanıklarının geçimsizliğe dair görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı, tarafların arasında bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu; erkeğin belirtilen davranışları nedeniyle tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocukl için aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1-Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; nafaka ve tazminat miktarları yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

2-Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "Taraflarca dinletilen tanık beyanları lehe olacağı kadar aleyhe de delil oluşturmaktadır. Davalı-karşı davacı erkek tarafından kadın eşe izafe olunan hakaret, ekonomik aşağılama, evi terk, çocuğu göstermemekle tehdit, yatakları ayırmak, sürekli telefon ile uğraşmak, telefona şifre koymak ve ortak çocuğu tehdit vakıalarından yatakların ayrılması hususu davacı-karşı davalı ... ...'ın beyanları ile ispatlanmıştır. Diğer izafe olunan vakıaların ispatlanmadığına ilişkin ilk derece mahkemesinin kabulünde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Bu nedenle; davacı-karşı davalı kadının ispatlandığı kabul edilen kusurlu vakıaya göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına davacı-karşı davalı kadının yatakları ayırmak suretiyle hafif kusuruyla, davalı-karşı davacı erkeğin ise kadın eşe ve kardeşine fiziksel şiddet uygulamak, aşırı borçlanmak, evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmeyerek evine bakmamak suretiyle ağır kusuruyla sebebiyet verdiğinin anlaşılmasına göre davalı-karşı davacı vekilinin kusur tespitine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir.TMK.nun 166/1-2 maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalının az da olsa kusurlu bulunması gerektiğinden ve davacı-karşı davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına davacı kadının da az da olsa kusurunun bulunduğu ispatlandığına göre karşı davanın da kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı-karşı davacının karşı davaya ilişkin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir." gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili kısımlarının kaldırılmasına, kusura ilişkin gerekçenin değiştirilmesine, erkeğin davasının da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına yasal faizi ile 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, taraf vekillerinin sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1-Davacı-davalı kadın vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde özetle; nafaka ve tazminatların miktarı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

2-Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur, nafaka ve tazminatlar yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadının boşanma davasının kabulü, kusur, nafaka ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Tugay'a yükletilmesine,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Sibel'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.