"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/112 E., 2023/7 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/1142 E., 2021/882 K.
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; düğün sırasında takılan takıları, düğünden bir hafta sonra davalının bozdurarak kendi hesabına yatırdığını, davalının bu altınların parası ile kendi üzerine araba aldığını, bir kaç kere araba değiştirdiğini ve en son arabayı da sattıktan sonra parasını ne yaptığını söylemediğini ve bu durumlara davacının rızası olmadığını belirterek 33 adet 22 ayar 12 - 13 gram
bilezik, 2 adet 14 ayar 12 - 13 gram bilezik, 3 adet yarım altın, 39 adet çeyrek altın olmak üzere toplam 550 gram altının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL bedelinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 02.07.2021 tarihli ıslah dilekçesiyle; bedel talebini 62.756,12 TL olarak artırmıştır.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin bankaya yatırdığı paranın kendi birikimi olduğunu, dava dilekçesinde yazılı olan araçları müvekkilinin kendi parası ile aldığını, davacının daha önce de boşanma davası açıp babasının evine gittiğini daha sonra feragat ettiğini, en son açılan boşanma davasından sonra da müvekkilinin tüm eşyaları davacıya bıraktığını, 2005 yılında tarafların evine hırsız girdiğini, bu ziynetlerin önemli miktarının çalındığını, kalan takıların da davacıda kaldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanıklarının ziynet eşyalarının bozdurularak araba alındığına dair hem davacıdan hem de davalıdan duyduklarını beyan etmeleri , davalı tanığının ise takıların davacıda kaldığı ya da kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere ihtiyaçlar için bozdurulduğuna dair somut bir beyanda bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 21 adet 22 ayar tanesi 11 gram muhtelif bilezik 44.583,00 TL, 2 adet 14 ayar 8 gram bilezik(künye) 1.913,12 TL, 42 adet çeyrek altın 14.227,50 TL, 3 adet yarım altın 2.032,50 TL değerindeki ziynetlerin aynen iadesine , aynen iadenin mümkün olmaması halinde toplam 62.756,12 TL'nin 5.000,00 TL sine dava tarihinden itibaren, 57.756,12 TL'sine ıslah tarihi olan 02.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının iddiası doğrultusunda banka kayıtlarından aleyhlerine değerlendiribilecek bir husus çıkmadığı halde bunun kararda değerlendirilmediğini, evi terk eden kadının ziynetleri götürdüğünü, ispat yükünün kadında olduğunu, raporun hükme esas alınabilir nitelikte olmadığını, davanın ispatlanmadığını belirterek davanın kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ilk derece mahkemesince taraflarca bildirilen delillerin toplandığı, delillerin usul ve yasaya uygun olarak tartışıldığı, verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebeplerini tekrarla Bölge Adliye Mahkemesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ziynet alacağı davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı , 220 nci, , 222 nci, 226 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun, 190 ıncı, 370 inci maddesi ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.