Logo

2. Hukuk Dairesi2023/284 E. 2023/6063 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının reddinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının ziynet eşyalarının davalı erkekte olduğu iddiasını ispatlayamaması ve tanık beyanlarının ziynetlerin davalıda olduğunu kanıtlamaya yeterli bulunmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin ziynet alacağı davasının reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2820 E., 2022/2143 K.

...

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Emirdağ 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/300 E., 2022/305 K.

Taraflar arasındaki ziynet alacağı ve eşya alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekilince ziynet alacağı talebinin reddi, davalı erkek vekilince çeyiz eşyalarına ilişkin talebin kabulü yönlerinden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre kabul edilen çeyiz eşyalarının bedeli ve temyize konu edilen toplam miktar 13.250,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı erkek vekilinin; kadın lehine kabul edilen çeyiz alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı kadın vekilinin tüm yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 12.02.2014 tarihinde Türkiye'ye geldiğinde davalı erkeğin Belçika ülkesine dönmeden bir gün önce kadını davacının annesinin evine bıraktığını ve kadının haberi olmadan yurt dışına döndüğünü, davacının pasaport ve biletlerini de yanında götürdüğünü, davacıya gelip götüreceğini söylemesine rağmen 01.05.2014 tarihinde boşanma davası açtığını, davalının iyi niyet kuralına aykırı olarak davacının haberi olmadan yurt dışında boşandığını, Türkiye'de tanıma davası açtığını ancak reddedildiğini, davalıya karşı boşanma davası açıldığını ve derdest olduğunu, davalının bir bayanla gayri resmi olarak evlendiğini, davacının davalıyı pazarda gayri resmi eşi ile birlikte samimi bir şekilde gördüğünü, davacının baba evinden getirdiği davalıda kalan dava dilekçesinde belirtilen çeyiz eşyalarının iadesini talep ettiklerini, evlilik birliği içerisinde davacıya dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının takıldığını, ziynetlerin davalının tasarrufunda kaldığını, iade etmekten kaçındığını, davalının davacıyı hak kaybına uğratmaması nedeniyle taşınmazlara tedbir konulmasını, dava konusu ziynet eşyaların davalıdan alınarak davacıya verilmesini veya bilirkişi marifetiyle belirlenecek güncel değerin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, çeyiz eşyalarının veya güncel değerinin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı vekili davasını çeyiz eşyası alacağı yönünden 20.350,00 TL üzerinden, ziynet alacağı yönünden ise sadece aynen iade olacak şekilde ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının açmış olduğu davanın soyut iddialardan ibaret olduğunu, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu sebeple davanın reddedilmesi gerektiğini belirterek davaya cevap ve ıslah hakkını saklı tutarak davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların evlendikten sonra yurt dışında yaşamaya başladığını, yurt dışına giderken yukarıda takıldığı anlaşılan ziynet eşyalarını yanlarında götürdüğünü, tanık beyanlarından tarafların Türkiye'ye izin için geldiğinde, erkeğin kadını ailesinin yanına geçici bir süre için bıraktığını, bırakırken davacının pasaportunu da aldığını, tarafların bu ayrılma anında ve sonrasında davacının üzerinde herhangi bir ziynet eşyasının olmadığını, davalının yurt dışına gitmesi nedeni ile takıların müşterek hanede kaldığını, müşterek haneye ise sadece davalı erkeğin döndüğünü bu nedenle söz konusu ziynet eşyalarının davalının uhdesinde kaldığını, kadının çeyiz eşyalarının davalının evine dizildiğini, davalının 3.celsede söz konusu çeyiz eşyalarının kendisinde olduğunu beyan ettiğinin de dikkate alındığını ve çeyiz eşyalarının davalının uhdesinde kaldığının anlaşıldığını belirterek davanın kısmen kabulü ile; 8 adet 30'ar gram bilezik (106.560,00 TL), 8 adet küçük resimli çeyrek altın (6.240,00 TL) ve 2 adet 60'lık yarım altının (3.120,00 TL) davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, 6 adet dokuma kilim 3.000,00 TL, 3 adet halı 1.200,00 TL, 5 adet örtü 500,00 TL,6 adet el örgüsü paspas 750,00 TL, 1 adet battaniye 200,00 TL, 2 adet elbiselik kumaş 300,00 TL, 1 adet çelik tencere takımı 350,00TL , 1 adet çinko tencere takımı 250,00 TL, 2 adet çeşit fincan takımı 100,00 TL, 1 adet tabak takımı 250,00 TL, 2 adet sürahi takımı 150,00 TL, 1 adet ekmek makinesi 400,00 TL, 1 adet ütü 200,00 TL, 1 adet termos 150,00 TL, 2 adet saç kurutma makinesi 250,00 TL, 1 adet duvar saati 50,00 TL, 1 adet mısır patlatıcısı 100,00 TL, 1 adet su ısıtıcısı (kettle) 50,00 TL, 10 adet yatak ve yorganın 5.000,00 TL davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde 13.250,00 TL'nin 5.000,00 TL'sine dava tarihinden bakiye kısmına ıslah tarihi olan 07.06.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddedilen kısımları yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın kabul edilen kısımları yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının baba evinden çeyiz olarak getirdiği eşyaların davalının 16.02.2022 tarihli duruşmadaki beyanı ile halen davalının kullanımında olduğunun anlaşıldığını, bu nedenle çeyiz eşyalarının dava tarihindeki değerlerine hükmedilmesinde isabetsizlik olmadığını, kadının ziynet eşyaları konusundaki iddiasının düğünde takılan ziynet eşyalarının davalı tarafından kendisinden alınıp, oğluna ait banka kasasına konulduğu yönünde olduğunu, tanıkların bu konudaki beyanlarının soyut olup, itibar edilemeyeceğini, davacı tanığı ...'nin davacının, davalının yanında altınları eşinin aldığını ve kasaya koyduğunu söylemesinin tek başına altınların davalıda olduğunun kabulüne yeterli olmayacağını, zira davalının, davacının bu sözlerine bulunduğu ortamda sessiz kalmasının ikrar anlamına gelmeyeceğini, davacının yemin deliline de dayanmadığını, davacının iddiası karşısında fiili ayrılığın ne şekilde gerçekleştiğinin de bir öneminin olmayacağını, bu nedenle ispatlanamayan ziynetler yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek davalının ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmına yönelik istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadının ziynet alacağı davasının reddine, ziynet alacağı davasında harç yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı kadın üzerinde bırakılmasına, kadının tüm, erkeğin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu, ziynet eşyalarının davalı erkekte bulunduğunu, Türkiye'ye bir haftalığına tatile geldiklerinde erkeğin kadını ailesinin evine bırakarak daha sonra gelip alacağını söylediğini ve pasaportlarını da alarak Belçika'ya döndüğünü, sonrasında boşanma davası açtığını ve başka bir kadınla dini nikah yaparak evlendiğini, kadının zina nedeniyle açtığı boşanma davasının kabul edildiğini belirterek ziynet alacağı davasının reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu, çeyiz eşyalarının neler olduğuna dair somut delil bulunmadığını, iddiaların ispatlanamadığını ve çeyiz eşyalarının erkeğin elinde bulunduğunun da ispat edilemediğini, eşyaların tarafların Emirdağ'daki müşterek konutunda olduğunu ve davacının istediği zaman erişebildiğini belirterek çeyiz eşyalarının kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, reddi kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 1 inci, 2 nci ve 6 ncı maddeleri, 220 nci, 222 nci, 226 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2. Davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...