Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3030 E. 2023/2911 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının nüfus kaydının düzeltilmesi talebiyle açılan davada, davanın soybağının tespiti davası olup olmadığına ve buna bağlı olarak görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ve dava açma süresinin geçip geçmediğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, nüfusa kayıtlı annesinin çocuğu olmadığı ve gerçek annesinin başkası olduğunun tespit edilmesi halinde, babalık karinesi gereği nüfusa kayıtlı babanın babalığı kendiliğinden ortadan kalkacağı, ancak gerçek annenin davacı doğduğunda evli olması halinde gerçek annenin eşinin babalık sıfatını kazanacağı, bu durumda soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından davanın nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olarak kalacağı ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olacağı, somut olayda davacının genetik annesi olarak tespit edilen kişinin davacı doğduğunda baba olduğu iddia edilen kişi ile evli olduğunun anlaşılması ve davanın soybağı davası niteliğinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3178 E., 2023/101 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/426 E., 2022/202 K.

Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;... ve Şerife'den olma, 17.08.1939 doğumlu ve 268... kimlik nolu ...'dan doğduğunu, ...'nın davacının doğduğu tarihte ... ile evli olduğunu, davacının, ... ve ...'nın evlilik birliği içinde dünyaya geldiğini, ancak davacının doğduktan sonra çocukları olmaması nedeniyle ... ve ...'nın nüfusuna kaydedildiğini, ...'nın, ...'nın kardeşi olduğunu, yapılan bu kaydın hatalı olduğunu ve düzeltilmesi gerektiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 36 ncı maddesi ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun gereğince davanın kabulüne davacının annesinin ... ve Şerife'den olma, 17.08.1939 doğumlu ve 268... kimlik nolu ... olarak tespit ve tesciline, davacının, evlilik birliği içinde doğduğundan baba hanesinin 268... kimlik numaralı ... olarak tespit ve tesciline ve ayrıca davacının biyolojik anne ve babasının tespit edilmesinden sonra ... ve ... hanesindeki kaydın iptaline talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; ilk eşi olan ... dan müşterek çocukları olmadığını, eşinin çok çocuk istemesi nedeniyle kardeşi ...'nın eşi ...'nın doğurduğu çocuğu kendilerine alarak kendi nüfus kayıtlarına yazdırdıklarını, ancak davacının gerçek annesinin Ayşe, gerçek babasının ise Halil olduğunu beyan ederek davanın kabulünü talep etmiştir.

2.Davalılar ... ve ... cevap dilekçesinde özetle; öncelikle görev itirazında bulunduklarını, soybağının tespiti davalarının Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, ayrıca husumet itirazında bulunduklarını, davanın eksik hasımla açıldığını, davacının ...'nın 1980 yılında vefat ettiğini, ayrıca davanın süresinde açılmadığını, davacının ... olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıllık hak düşürücü süre içinde davasını açması gerektiğini, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının davasını davalıların anne ve babası sağken açması gerektiğini, geride kimse kalmayınca açılan davanın iyi niyetten yoksun olduğunu, belirterek haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini talep etmiştir.

3.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; 5490 sayılı Kanun’un 14 üncü maddesine göre ölen şahsın yaş tashihinin yapılmasının mümkün olmadığını, davanın doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin talep bakımından reddinin gerektiğini; 5490 sayılı Kanun'nun 20 nci maddesi gereğince kapalı kayıtlar üzerinden işlem yapılamayacağını, kaydın düzeltilmesi talep edilen Teslime ile Fatma’nın anne-kız bağlarının kurulması istendiği, ...'un 01.10.1945 yılında doğduğu, 22.09.1980 yılında da öldüğü, mevcut duruma göre Teslime'nin anne olduğu iddia edilen Fatma'nın ölümünden 10 yıl sonra doğduğunu, 1945 doğumlu ölü Teslime'nin de doğum tarihinin 1933 yılında ölen Fatma'nın ölüm tarihinden önceki bir tarihe göre düzeltilmesini talep ettiğini, mevzuata göre ölü bir kişinin yaş tashihinin yapılması ve nüfusa tescilinin kesinlikle mümkün olmadığını, yaş tashihi yapılamayan ve doğum tarihine göre anne olduğu iddia edilen Fatma'nın 1933 yılında ölümünden tam 12 yıl sonra doğan Teslime'nin ... kızı olması ve nüfus kayıtlarına bu şekilde tashih yapılmasının mümkün olmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 5490 Sayılı Kanun’un 36 ncı maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu, davacının gerçek anne babasının ... ve ... olduğu iddasına yönelik olduğu anlaşıldığı için vefat etmiş olan ... ve ...'nın mezarı başında uzman bilirkişinin huzurunda keşif yapılarak kemik örnekleri alınarak davacıdan alınan kan örneği ile DNA mukayesesi yapılması amacıyla ... Adli Tıp Kurumunun heyet raporunda %99,99 ihtimalle ...'nın ... ve ...'nın çocuğu olduğunun belirlendiği, dinlenen tanık beyanları ile ATK'nın bilimsel raporu birlikte değerlendirildiği gerekçesi ile ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... ve ... kızı, 01.07.1971 ... doğumlu, 520.... kimlik numaralı ...'nın nüfus kaydının iptali ile, 01.07.1971 ... doğumlu, 520... kimlik numaralı ...'nın anne adının ... (17.08.1939 ... doğumlu, 268... kimlik nolu) ve baba adının ... (02.11.1932 Karaçulha doğumlu, 268... kimlik nolu) olarak tespiti ile bu haliyle düzeltilerek nüfus siciline tescili ile anne ve baba bağının kurulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; görev itirazlarının kararda hiç değerlendirilmediğini, oysa davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davanın İlgi ve ... açısından soy bağının reddi, Ayşe ve ... açısından ise nüfus kaydının düzeltilmesi davasının olduğunu, görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğunu, ölen ...’nin mirasçıları yönünden davanın eksik hasımla açıldığını, davanın süresinde açılmadığını, adli tıp raporuna itibar etmenin mümkün olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılması talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemi ile açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunduğu, bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiası olduğu, bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve "genetik Annenin kocası olmayan" kayden babanın, babalık sıfatı kendiliğinden ortadan kalkacağı, Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde,4721 sayılı Kanun’un 285 inci maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, kendiliğinden baba sıfatı kazanacağı, bu durumda soybağı ihtilafı ortaya çıkmadığından, açıklanan muhtevadaki davalar, sadece nüfus kayıtlarında düzeltim davası olarak kalacağı ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleri olacağı; çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden davanın, kayıt düzeltim davası olarak kalacağı, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi "soybağı davası" niteliğini kazanacağı, bu takdirde uyuşmazlığın, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunu'nun 4 üncü maddesi uyarınca Aile Mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekeceği, somut olayda; davacının genetik annesi olarak tespit edilen ...nın davacı ... ...nın doğduğu tarihte baba olduğu iddia edilen ... ile evli olduğu, açılan davanın "soybağı davası" olmadığı, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olduğunun anlaşıldığı; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; İlk Derece Mahkemesince verilen karar usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; görev itirazlarının kararda hiç değerlendirilmediğini, oysa davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davanın İlgi ve ... açısından soy bağının reddi, Ayşe ve ... açısından ise nüfus kaydının düzeltilmesi davasının olduğunu, görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğunu, ölen ...’nin mirasçıları yönünden davanın eksik hasımla açıldığını, davanın süresinde açılmadığını, adli tıp raporuna itibar etmenin mümkün olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacılar vekili tarafından açılan nüfus kaydının düzeltilmesi davasında davanın soybağının tespiti davası olup olmadığı ve buna bağlı olarak görevli mahkemenin belirlenmesinde ve dava açma süresinin geçip geçmediğinin tespitinde hata edilip edilmediği, davacının gerçek anne babasının ... ve ... olup olmadığı, gerçekte olduğu iddia edilen ve nüfusta kayıtlı baba olarak görünen kişilerin anne- baba bir kardeş olmalarının DNA testini etkileyip etkilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesi ve 5490 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesi ve 9.05.2020 tarih ve 31122 Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.05.2020 tarih ve 2505 sayılı Nüfus Hizmetleri Uygulama Yönetmeliğin 60 ncı maddesi 6100 sayılı 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.