Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3031 E. 2023/2130 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında velayeti babaya verilen çocuklarla anne arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin istinaf incelemesi sonucu verilen karara karşı yapılan temyiz başvurusunun kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan davalı annenin, davacı babanın çocuklarla anne arasında kurulan kişisel ilişki süresi yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmadığı gözetilerek davalının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin temyiz isteminin reddine, yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda ise Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2022 E., 2022/2001 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hendek 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/451 E., 2022/292 K.

Taraflar arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının kişisel ilişki süresi yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine, vekâlet ücreti ve yargılama gideri talebi yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın tarafından; çocuklar ile anne arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve yargılama, vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre ilk Derece Mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.

Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacının, çocuklar ile anne arasında kurulan kişisel ilişki süresi yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir. Hâl böyle iken İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan davalının, davacının çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki süresi yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davalının temyiz isteminin reddine karar vermek gerekir.

Davalının yargılama ve vekâlet ücreti yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2017 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, çocukların velâyetinin babaya verilerek anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, davalının evlilik dışı erkekle yaşadığını, bu evliliğinden 3 yaşında bir çocuğu olduğunu, davalının mahkemece tayin edilen görüşme günlerine ... kalmadığını, sabit bir ikameti olmayan davalı annenin çocukların eğitim dönemlerine dikkat etmeyerek okul ve eğitimlerinin aksamasına yol açtığını, canları ne zaman isterse o günlerde çocukları alıp götürdüğünü, annesinde kaldıkları dönemde çocuklarla müvekkilinin irtibatının tümü ile koptuğunu, çocuklardan haber dahi alınamadığını, her görüşme sonrası çocukların ağladıklarını, çocukların gidiş gelişlerinde sağlıklarının bozulduğunu beyan ederek ortak çocuklar ve davalı anne arasında yatılı olarak yapılan kişisel görüşmelerin kaldırılmasına, küçüklerle görüşme için belirlenen sürelerin azaltılmasına ve sürelerinin kısaltılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalıya dava dilekçesi ve ekleri 15.01.2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; sosyal inceleme raporu ve çocukların beyanı dikkate alınarak, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddia ve kaygıları da gözetilmek suretiyle davanın kabulü ile ortak çocukların anne ile olan ilişkilerini sağlıklı yürütebilme olanağı sağlanmasının ğerektiği ,ortak çocuklar ile görüşme saatlerinde sıkıntılar oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine kararın mahiyeti gereği vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına yapılan yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece verilen kararın bilirkişi raporu içeriğine bakılmadan verildiğini, vekâlet ücretinin davacı yararına hükmedilmesi, yargılama giderlerinin de davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği halde davacı üzerine bırakılmasının da yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, ortak çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına yer olmadığına, davanın kabulü yönünden karar verilmesi için istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların boşanması sonucu velâyeti davacı babaya verilen çocukların yaşı ve beyanları, toplanan deliller, uzmanlar tarafından düzenlenen sosyal inceleme raporları dikkate alındığında, dava dilekçesinde buna yönelik bir talep bulunmayıp, kişisel ilişki süresinin azaltılması konusunda istemde bulunulduğu, anne ile çocuklar arasında boşanma/velâyet kararı ile kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasını gerektirecek bir durumun kanıtlanmadığı, Re'sen incelenecek bir delil de bulunmadığı gerekçesiyle davacının bu yönden istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin yargılama gideri ve vekâlet ücreti konusuna ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümlerinin kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davacı yararına yargılama gideri ve vekalet ücretine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; ortak çocukların kendi yanında mutlu olduklarını, beyanları alınmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, İlk Derece Mahkemesince düzenlenen ve davalı tarafından istinaf edilmediği için kesinleşen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve süresi yönelik temyiz talebinin incelenip incelenemeyeceği, davanın kabulü halinde vekâlet ücreti ve yargılama giderinin noktasında hangi taraf yararına hükmedilmesi gerektiği toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü,326 ncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... 323 ... maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü, 182 nci ve 183 üncü maddeleri; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1.Davalı kadın vekilinin kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,

2.Davalı kadın vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.