Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3037 E. 2024/8610 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurun belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin süresinde cevap dilekçesi vermemesi, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi yönünde Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/71 E., 2023/87 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/1149 E., 2021/1146 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 18.11.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf davacı ... ve vekili Avukat ... gelmedi. Davacı vekilinin mazeret bildirdiği görüldü. Belgelendirilmeyen usul ve yasaya uygun bulunmayan davacı vekilinin mazeretinin reddine karar verildi. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2012 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocukları olduğunu, erkeğin, hakaret ettiğini, küçük düşürücü davrandığını, fiziksel şiddet uyguladığını, aşırı kıskanç olduğunu, birlik görevlerini ihmal ettiğini, tehdit ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir nafakası, 500,00 TL iştirak nafakası, kadına yararına 25.000,00 TL maddî tazminat, 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkeğe, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı erkek tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği, aşağıladığı, kadının ise hakaret ettiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, dosya kapsamı, alınan sosyal inceleme raporu içeriği ve ortak çocukların yararı dikkate alınarak velâyetin babaya verilmesine, ortak çocuklarla anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olan erkeğin kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadın yararına 7.000,00 TL maddî tazminat, 7.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarlarının çok az olduğu, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesi ve ortak çocuklar yararına iştirak nafakası takdir edilmesi gerektiği belirtilerek; tazminatların miktarları, iştirak nafakası ve velâyet yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2..Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olduğu, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, kadının taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen erkek yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hatalı olduğu belirtilerek; kusur belirlemesi, tazminatlar, vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi yönünden istinaf talebinde bulunulmadığı ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun kabulünde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinin isabetli olduğu, velâyet düzenlemesinin ortak çocukların üstün yararına ve dosya kapsamına uygun olduğu, ortak çocukların fiilen anne yanında kaldıkları süre içerisinde ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı tedbir nafakası takdir edilmesinin isabetli olduğu, boşanmanın fer'îlerine yönelik taleplerin reddi ya da kabulü halinde karşı taraf yararına vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği, davalı erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesinin de isabetli olduğu, toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddî tazminat isteyen kadının az kusurlu olduğu, boşanma sonucu bu eşin en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tarafların kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerektiği ve İlk Derece Mahkemesince davacı kadın yararına maddî tazminata hükmedilmesinin isabetli olduğu, ancak boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğe yüklenen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, evlilik süresi de dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî tazminat miktarının az olduğu, toplanan delillerden evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı kadının az kusurunun bulunduğu, davalı erkekten kaynaklı kusurların davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, davacı kadın yararına manevî tazminata hükmedilmesinin isabetli olduğu, ancak boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğe yüklenen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evlilik süresi de dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına 25.000,00 TL maddî tazminat, 25.000,00 TL manevî tazminat, davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile kusur belirlemesi, tazminatlar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeler Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle davalı erkek tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmadığının ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği vakıasına dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında dayanılmadığının anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilinini temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.