"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/303 E., 2022/995 K.
DAVA TARİHİ : 29.03.2021
KARAR : Davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/199 E., 2021/622 K.
Taraflar arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ortak çocuğun velâyetinin annede olduğunu ve mahkemenin boşanma kararıyla birlikte çocukla baba arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, kararın verildiği tarih itibariyle çocuğun yaşının küçük olmasından dolayı verilen kişisel ilişki kararı yeterli ise de, şu an çocuğun büyümüş olması nazara alındığında kişisel ilişki kararının yetersiz kaldığını, saatlerinin kısa olması, gece yatılı olmaması sebebiyle davacının ortak çocuk ile yeteri kadar vakit geçiremediğini,bu amaçla her ayın 2. Ve 4. hafta sonuna denk gelen cumartesi ve pazar günleri ile dini bayram, babalar günü ve çocuğun doğum gününde gece yatılı olacak şekilde davacı ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının hafta sonu çalışmakta olup ortak çocuğa bakabilecek durumda olmadığını, ortak çocuğa yeterli ilgi ve alakayı gösteremeyeceğini, çocuğun hafta sonu yatılı olacak şekilde davacıya verilmesi halinde hem maddi hem de manevi ihtiyaçlarının karşılanmayacağını, ortak çocuğun görüşme günlerinden sonra tekrar alındığı vakit orada kaldığı süre zarfında birçok kötü söz öğrendiğini, bu durumun çocuğun fiziksel ve psikolojik gelişimini kötü yönde etkilemekte olduğunu, davacının ikametinde bulunan çocuklar tarafından ortak çocuğun oyun adı altında sürekli dayak yediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortak çocuğun 17.01.2018 doğumlu olduğu, içinde bulunduğu gelişim dönemi ve baba figürüne duyduğu ihtiyaç göz önünde bulundurulduğunda, çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin yatılı olmak suretiyle düzenlenmesinin çocuğun üstün yararının korunması noktasında daha sağlıklı olacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilerek; küçük ile baba arasında her ayın 1. ve 3. cumartesi günü sabah 09.00’dan, Pazar günü akşamı saat 17.00'ye kadar, Dini bayramların 2. günü sabah 09.00'dan 3. günü akşamı saat 17.00'ye kadar, her yıl Temmuz ayının 1'i saat 09.00’dan 10'u saat 17.00’ye kadar, babalar gününde ve ortak çocukların tekli yıllara isabet eden doğum günlerinde ve tekli yıllara isabet eden yılbaşı günlerinde saat 09.00 ile akşam 17.00 arasında küçük ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, İlk Derece mahkemesince; ortak çocuğun yaşının büyümesi nedeni ile çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin arttırılmasına karar verdiği ancak çocuğun baba ile geçirdiği süre içerisinde çocuğun hal ve hareketlerinde olumsuz gelişmeler yaşandığını, babanın dava dilekçesinde çocuk ile arasında kurulan kişisel ilişkinin yetersiz olduğunu dile getirmiş olsa da kendisinin yurt dışında yaşadığını Türkiye de sabit ikametgahının olmadığını kurulan kişisel ilişkinin kağıt üzerinde kalıp hükümsüz kalacağını, yargılama aşamasında aldırılan sosyal inceleme raporunda çocuğun yaşı sebebiyle anne bakımına ihtiyaç duyduğu bu nedenle yatılı olmamak kaydıyla düzenleme yapılabileceği rapor edilmişse de mahkemece gerekçe göstermeden sosyal inceleme raporuna aykırı kişisel ilişkinin kurulduğunu, çocuğun üstün yararının bulunmadığını beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, ortak çocuk ile baba arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının çocuğun bedensel ve kişisel gelişimini olumsuz etkileyeceğine ilişkin dosyada somut bir delilin bulunmadığı, mahkemece çocuk ile davacı baba arasında düzenlenen kişisel ilişki sürelerine yönelik kararda usul ve yasaya aykırı bir durum görülmediği, kurulan kişisel ilişki sürelerinin dosya kapsamına ve çocuğun üstün yararına da uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; İstinaf dilekçesindeki beyan ve iddialarını aynen tekrar ederek, mahkemenin sosyal inceleme raporuna aykırı ve gerekçesiz olarak hüküm kurduruğunu, küçüğün babası ile geçirdiği vakit sonrası olumsuz hal ve davranışlar sergilediğini, babanın yurt dışında yaşadığını ve kurulan kişisel ilişkinin kağıt üzerinde kalacağını hükümsüz olduğunu, kurulan kişisel ilişkinin küçüğün üstün yararına aykırı olduğunu beyan ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak, davacının açmış olduğu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, velâyet kendisinde bulunmayan baba ile ortak çocuk arasında mahkeme kararı ile kurulmuş olan kişisel ilişkinin yatılı olacak şekilde genişletilmesini gerektirecek şartların oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun182 nci ve 324 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı anne vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.