Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3216 E. 2023/6425 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında zina, evlilik birliğinin temelinden sarsılması, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, tarafların kusur durumunu, çocukların menfaatini, nafakaya ilişkin şartları ve tazminatın hukuki dayanaklarını doğru değerlendirdiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını onayan bölge adliye mahkemesi kararı da Yargıtay tarafından onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/399 E., 2022/2691 K.

... : ... vekili Avukat ...

DAVALI-DAVACI : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

KARAR : Esastan ret, temyiz dilekçesinin reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/219 E., 2021/765 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 29.12.2022 tarihli ek karar ile; davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz harç ve giderlerinin kesin süre içerisinde yatırılmadığı gerekçesi ile davacı-karşı davalı erkeğin temyiz başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.

Ek karar davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, davacı-karşı davalı erkeğin ek karar ve davalı-karşı davacı kadın vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararı yönünden temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap-karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının dava tarihinden geriye üç aydır erkeğe karşı soğuk ve ilgisiz olduğunu, cinsel birliktelikten kaçındığını, 2020 yılı Nisan ayında komşunun eşi ... ile yaşamak için onunla kaçtığını, kaçtığı gün erkeğin kayıp ihbarı yaptığını, kadının bir kaç gün sonra karakola ... isimli kişi ile gidip kendi rızası ile bu kişiye kaçtığına yönelik ifade verdiğini iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, zina hukuksal nedeniyle aksi takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap-karşı dava ve ikinci cevap-karşı dava cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının doğru olmadığını, kadının ... adlı kişi ile kaçmadığını, iki günlüğüne annesinin evine gittiğini, bu hususu yanlış yorumladığını, erkeğin evine, çocuklarına ve kadına karşı ilgisiz olduğunu, hakaret ettiğini, ara ara şiddet uyguladığını, aşağıladığını, seni istemiyorum deyip yatağını ayırdığını, sürekli küstüğünü ve rızası dışında ziynetlerini aldığını iddia ederek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, nafakaların her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının ... isimli kişi ile kaçtığı, savcılığa verdiği ifadesinde bu hususu ikrar ettiği, telefon kayıtları incelendiğinde ... isimli kişi ile çok sık görüşmelerin olduğu, ...'un beyanlarından da kadının kaçtığında ...'un yanında olduğu, bu kişi ile kadının bir müddet birlikte yaşadıkları bu nedenle zina eyleminin gerçekleştiği, yine erkeğin de kadına hakaret ettiği, evin, kadının çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığı göz önüne alındığında erkeğin daha az kadının ağır kusurlu olduğu, çocukların uzun zamandır annenin yanında kaldıkları, kadının geçimini sağlayacak düzenli işinin bulunduğu anlaşıldığından asıl davanın kabulü ile zina nedeniyle tarafların boşanmalarına, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine baba ile kişisel ilişki tesisine, çocuklardan ... yararına 18.05.2020 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 200,00 TL nafakanın karar tarihi olan 17.09.2021 tarihinden itibaren 100,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, çocuklardan ... ve ... yararına 18.05.2020 tarihinden geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 150,00 TL nafakanın karar tarihi olan 17.09.2021 tarihinden itibaren aylık 50,00 TL artırılarak ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, nafakaların her yıl ÜFE artış oranında arttırılmasına, kadının tedbir, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına 25.000,00 TL maddî- 25.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyası alacağı talebinin tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karşı davanın kabulü ile velâyet, çocuklar yararına takdir edilen tedbir-iştirak nafakasına dair karar usul ve yasaya aykırı olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf dilekçesi sunmuştur.

1.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, kusur tespiti, tedbir,yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi, aleyhine hükmedilen tazminatlar iştirak nafakası miktarları yönünden karar usul ve yasaya aykırı olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda davacı erkeğin az, davalı kadının ağır kusurlu olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, asıl ve karşı davanın kabulüne ilişkin kararın doğru olduğu, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, paranın alım gücü, nafakanın niteliğine, ortak çocukların ihtiyaçları, günün ekonomik koşullarına göre; kadın eşin tedbir/yoksulluk nafakası talebinin reddi kararının doğru olduğu, ortak çocuklar yararına takdir edilen tedbir/iştirak nafakaları ile erkek eş yararına takdir edilen tazminatların miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

2.Bölge Adliye Mahkemesince 29.12.2022 tarihli ek karar ile davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz harç ve giderlerinin kesin süre içerisinde yatırılmadığı gerekçesi ile davacı-karşı davalı erkeğin temyiz başvurusundan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen 29.12.2022 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen 10.11.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili ek karara karşı temyiz dilekçesinde özetle; vekil olarak muhtıranın tebliğ tarihinde sağlık sorunlarının olduğunu, istirahat raporunun dilekçe ekinde olduğunu, neticede harçların yatırıldığını ve temyiz başvuru dilekçesinin süresi içinde sunulduğunu bu nedenle temyiz talebinin kabulüne karar verilmesi istemiyle temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, kusur tespiti, tedbir, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi, aleyhine hükmedilen tazminatlar iştirak nafakası miktarları yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık erkeğin açtığı zina nedenine dayalı boşanma davasında; zina fiilinin gerçekleşip gerçekleşmediği, kadının açtığı evlilik birliğinini temelinden sarsılmasına dayalı karşı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, tedbir,yoksulluk nafakasının şartlarının oluşup oluşmadığı, takdir edilen iştirak nafakası miktarlarının yeterli olup olmadığı, maddî ve manevî tazminat verilmesinin gerekip gerekmediği ve miktarlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 6 ncı, 161 inci maddesi,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 176 ncı, 182 nci, 327 inci maddesi, 328 inci maddesi birinci fıkrası, 330 uncu maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesi, 370 inci maddesi, 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'u 50 ve 51. maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Davacı-karşı davalı erkeğin ek karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinede;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesi gereğince, temyiz dilekçesi verilirken ödenmeyen temyiz giderlerinin muhtıranın tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ödenmesi gerekir. 6100 sayılı Kanun’un anılan hükümleri gereğince, verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, temyiz başvurusu yapılmamış sayılır.

Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince ödenmeyen temyiz harç ve giderlerinin bir haftalık kesin sürede ödenmesi için usulüne uygun olarak düzenlenen muhtıra, erkek vekiline 26.12.2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Temyiz harç ve giderleri, erkek vekili tarafından bir haftalık yasal süre içerisinde mahkeme veznesine yatırılmadığından erkeğin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek karar yukarıda anılan Kanun hükümlerine uygun olduğundan söz konusu kararın onanması gerekir.

2. Davalı-karşı davacı kadın vekilinin asıl karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı-karşı davalı erkek vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin 29.12.2022 tarihli ek kararının ONANMASINA,

2. Davalı-karşı davacı kadın vekilinin asıl karar yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Davalı-karşı davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...

...

...