"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1660 E., 2022/2143 K.
DAVA TARİHİ : 18.10.2018
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/577 E., 2022/107 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince Mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; tarafların çocukları olmadığını, erkeğin ailesiyle yaşadıklarını, kendisini istemediklerini, hakaret ettiklerini, şiddet uyguladıklarını, erkeğin amcalarına söylediğini, kimsenin ilgilenmediğini, bir ay önce şiddet uygulayarak valiziyle evden attıklarını, müvekkilinin dayısını aradığını, polislerle gelen dayısının kendisini alarak polis merkezine gittiklerini, darp rapor aldığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, 10.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, mahkemenin yetkisiz olduğunu, kadının evi terk ettiğini savunarak tazminat ve nafaka taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 12.07.2019 tarih ve 2018/1046 Esas, 2019/723 Karar sayılı kararı ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tüm yönlerden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 18.06.2020 tarih ve 2019/2235 Esas, 2020/770 Karar sayılı kararı ile davalı erkeğin yetki itirazı mahkemece ön sorun şeklinde incelenmeden, davacı kadının sistem üzerinden alınan nüfus aile kayıt örneğine göre merkezi adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri dikkate alınarak yetki itirazı hakkında karar verildiği, davacı kadının şiddet gördüğü ve dışarı atıldığı, polis marifetiyle dayısı tarafından götürüldüğü, ailesine sığındığı belirtildiğinden, kadının bulunduğu yer mahkemesinde dava açabileceği de gözetilerek, dava tarihi itibariyle tarafların yerleşim yerlerinin tespiti için yetki itirazının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 164 üncü maddesinde gösterilen şekilde incelenmesi, taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınarak, gösterildiği takdirde toplanarak gerçekleşecek sonuca göre yetki itirazı hakkında bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile şiddet gören davacının dava tarihindeki yerleşim yerinin dayısının Esenyurt'da bulunan konutu olduğu kanaatiyle erkeğin yetki itirazının reddine karar verildiği, erkeğin kadına şiddet uyguladığı, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, davacı kadın eşin zaman zaman çalıştığı, düzenli bir iş arama ve bulma sürecinin zaman alacağı hususu nazara alınarak karar kesinleşinceye kadar tedbir nafakasına hükmolunduğu, yaşı ve çalışmaya engel bir durumunun olmadığı dikkate alınarak yoksulluk nafakası talebinin reddi cihetine gidildiği, 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereğince kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; yoksulluk nafakası talebinin reddi, manevî tazminat miktarı yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, tazminatlar ve tedbir nafakası yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilik süresi, yaşı, çalışmaya engel hali olmaması, yeniden evlenebilme şansı ile hakkaniyet ilkesi gereğince yararına toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği, kadın yararına hükmedilen manevî tazminat miktarının az olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının istinafa konu diğer yönlerinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile kadının yoksulluk nafakasının reddine, manevî tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümlerinin kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle, kadın yararına bir defaya mahsus 25.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; istinaf dilekçesini tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat ve nafakaya hükmedilmesinde ve miktarlarında isabetsizlik olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 164 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.