Logo

2. Hukuk Dairesi2023/329 E. 2023/2972 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, kadının boşanma sonucunda yoksulluğa düşüp düşmediği ve hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarlarının uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılık bulunmadığı, tüm delillerin dosyada mevcut olduğu ve kanunun doğru uygulandığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2027 E., 2022/2944 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/676 E., 2022/210 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; davalı kadın ile 1982 yılında evlendiklerini, bu evlilikten müşterek 3 reşit çocuklarının olduğunu, kadının, aile birliğinin kendisine yüklediği görevleri yerine getiremediğinden 1999 yılında başka bir bayanla nikahsız evlilik yaptığını ve davalıdan 2004 yılından tamamen ayrıldığını, davalı ile ayrı evlerde oldukları, ayrı yaşadıklarını ve görüşmediğini, evliliklerinin kağıt üzerinde olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, davalı-davacı kadının açtığı boşanma davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı erkeğin dava dilekçesindeki iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, evliliklerinin başında davacı erkeğin müşterek konutu terk edip başka bir kadınla ilişki yaşadığını, eşine karşı her zaman ... olduğunu, ancak davacının dava dilekçesinde ikrar etmiş olduğu gibi evi terk ettiğini ve başka bir kadın ile kendisini aldattığını, sadakatsiz davrandığını, evin ve çocuklarının ihtiyacını karşılamadığını ve çocuklar ile ilgilenmediğini, başka bir kadın ile yaşayarak aile birliğini yok ettiğini iddia ederek davacının davasının reddine karar verilerek, evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeni ile karşı davasının kabulü ile boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, aylık 1.000,00 TL nafakaya hükmedilerek yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;davalı kocanın 20 yıldır eve gelmediği, evinin ihtiyaçlarını karşılamadığı, eşini arayıp sormadığı, eşine ve çocuklarına maddi destekte bulunmadığı, davalı kadının akrabalarının ve çocukların yardımıyla geçinmeye çalıştığı, davacı kocanın başka bir kadınla 17 yıldır birlikte yaşadığı, davacı kocanın nüfus kaydı incelendiğinde 02.05.1998 yılı doğumlu başka bir kadından Mahir isimli çocuğunun olduğu, tüm bu hususular birlikte değerlendirildiği davacı kocanın eşini aldattığı, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğinin anlaşıldığı, tanık beyanında davacı kocanın borçlarından dolayı davacı kadının evine haciz geldiği beyan edilmiş ise de davalı kadın tarafından bu vakıaya dayanılmadığından bu vakıanın kocaya kusur olarak yüklenemeyeceği, davacı tarafça davalı kadının kusuru ispatlanamadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ve boşanmaya neden olan olaylarda davacı kocanın tam kusurlu olduğu gerekçesiyle; erkeğin davasının reddine, kadının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca açtığı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının değerlendirilmesinde esaslı hataya düştüğünü, 2004 tarihinden itibaren evlilik birlikteliğinin fiilen sona erdiğini beyan ederek, kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kabulü, tazminatların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; adli yardım talebinde bulunarak, istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakaların miktarı yönünden temyize başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalının babasından miras kalan taşınmazları da dikkate alınarak tazminat ve nafakaya takdir edilmesi gerektiğini beyan ederek tazminatlar ve nafakanın miktarı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmediği ve kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlarını miktarının dosya kapsımı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.