Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3339 E. 2024/553 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusur oranları, maddi ve manevi tazminat miktarları ile yoksulluk nafakasının miktarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile paranın alım gücü dikkate alındığında, kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının az olduğu gözetilerek, Yargıtay, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. ve 174. maddeleri ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50. ve 51. maddeleri uyarınca daha uygun miktarda tazminat takdiri gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat miktarı yönünden bozulmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1552 E., 2023/73 K.

DAVA TARİHİ : 19.10.2016

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/131 E., 2021/976 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının saygısız ve aşağılayıcı tavırlar sergilediğini, fiziksel şiddet uyguladığını, evlilik süresince birkaç kez evden kovduğunu, hakaret ve küfür ettiğini, 25.09.2016 tarihinde davalı ve ağabeylerinin davacıya hakaret edip onu tehdit ettiklerini, kadının onur kırıcı davrandığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun(4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı-davacı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; korku ve baskı uyguladığını, sorumsuz davrandığını, sözel ve fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, küçük düşürüp aşağıladığını, kadına ve ailesine küfür ve hakaret ettiğini, ailesinin talimatlarıyla davrandığını, erkeğin annesinin ve ablasının da kadına hakaret ettiğini, ortak konutu terk etmeyi alışkanlık haline getirdiğini, 4, 5 ay süre ile ortak konuttan uzak kaldığını, annesi ile yaşamayı tercih ettiğini, 23.09.2019 tarihinde erkeğin kadının üzerine yürüdüğünü, onu evden kovduğunu, tarafların barıştıklarını ve o gece birlikte uyuduklarını belirterek, davanın reddine, ortak çocuklardan Dicle lehine aylık 1.250,00 TL, ... lehine aylık 750,00 TL ve davalı kadın lehine aylık 2.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin sözel ve fiziksel şiddet uyguladığını, baskı ve tehditte bulunduğunu, önemsemediğini, ailesinin müdahalesine izin verdiğini, hakaret ettiğini, küçük düşürücü sözler söylediğini, sorumsuz davrandığını, aşağıladığını, evi terk etmeyi alışkanlık haline getirdiğini, evden kovduğunu ve çocuklarla ilgilenmediğini belirterek, asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, 200.000,00 TL maddî 300.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ailesinin evliliğe müdahalesine izin verdiğini, eşi ve çocuklarıyla yeterince ilgilenmediğini, eşine "sen köyden geldin, sonradan görme" diyerek eşini aşağıladığını, sık sık evi terk edip 3-6 ay eve gelmediğini kadının ise kocasına ve kocasının ailesine bağırıp hakaretler ettiğini, kocasını aşağıladığını, "sen adam mısın, sen yapamazsın, çalışmıyorsun" diye sözler söylediğini, kayınvalidesinin cenazesine katılmadığını belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği belirtilerek her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, yoksulluk nafakasının miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davadan sonra gerçekleşen kadının kayınvalidesinin cenazesine katılmadığı vakıasının, kadına kusur olarak yüklenemeyeceğinden bahisle çıkartılmasına, gerçekleşen kusur durumuna göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğuna, kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakasının az olduğuna ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve kusur durumu gereği kadın lehine tazminat verilmesine karar verildiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kusura ilişkin gerekçenin düzeltilerek İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın lehine 1.700,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın lehine 80.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiş, davalı-davacı kadın vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. ... erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakasının miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının ve tazminatların miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü ve 175 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ... erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatın miktarı yönlerinden BOZULMASINA,

2. ... erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde Gülbahar'a iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden Altu'ya yükletilmesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.