"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1378 E., 2023/120 K.
DAVA TARİHİ : 15.10.2019-04.11.2019
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 16. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/582 E., 2021/771 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin evin ihtiyaçlarını karşılama konusunda kadına zorluklar çıkardığını, paraya tapar olduğunu, kadına sözel ve fiziksel şiddet uyguladığını, sapıkça cinsel isteklerde bulunduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk, 150.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata ve hükmedilecek nafakalara gelecek yıllara ilişkin ödeme ve artırım şeklinin de belirtilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin evinden kovulduğunu, tarafların çok uzun süredir cinsel birliktelik kurmadıklarını, kadının erkeğe "seni sevmiyorum, senden iğreniyorum" dediğini, çocuk Selçuk'un vefatından sonra bir gün taraflar tartışırken kadının erkeğe çocukların ondan olmadığını söylediğini, her tartışmada erkeğe ve ailesine sinkaflı hakaretler ettiğini, iftira boyutundaki söylemleri ile tarafların kızını ve komşularını erkeğe düşman ettiğini, en son erkeğin eşyalarını kapının önüne koyarak erkeği evden kovduğunu belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını ve kadını tartışma sonrasında evden kovarak dışarıya attığını belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumu ve kusur durumu dikkate alınarak kadın lehine maddî ve manevî tazminat ödenmesine karar verildiği ve kadının boşanmakla yoksulluğa düştüğü gerekçesi ile kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına yargılamada hükmedilen 750,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin davasının ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. ... kadın vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve nafakaların miktarı ile artış oranının hükümde gösterilmemesi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, kendi tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile boşanma hükmünün istinaf edilmeyerek kesinleştiği, nafakalara artış talebi hakkında karar verilmemesinin doğru olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın lehine hükmedilen aylık 1.000,00 TL tutarındaki yoksulluk nafakasının, kararın kesinleşmesini takip eden yıllarda TÜFE oranında arttırılmasına, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. ... kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve nafakaların miktarı ile boşanmanın kesinleşmesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ile erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları erkeğin tazminat taleplerinin kabulü için şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, boşanma hükmünün taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleşip kesinleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu, 174 üncü,
175 inci, 176 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.