"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/175 E., 2023/309 K.
...
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/694 E., 2021/824 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2015 yılından beri ayrı olduklarını, kadının kök ailesine aile içinde yaşananları anlattığını, çocukları erkek ile görüştürmediğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının eşini sevdiğini, boşanmak istemediğini, ortak konutu davacının terk ettiğini, erkeğin evin geçimini sağlamadığını, erkeğin başka bir kadınla gönül ilişkisi yaşadığını ve yıllardır bu kadınla birlikte olduğunu, çocukları ve eşini aramadığını belirterek davanın reddi ile ortak çocuk ... yararına aylık 750,00 TL ve kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı erkek tarafından tanık deliline dayanıldığı, tanıkların isim ve adreslerinin bildirildiği, ancak daha sonra yargılama sırasında bu tanıkları dinletmekten vazgeçtiği, bu suretle iddialarını ispat edemediği, dosya kapsamında dinlenen davalı kadın tanıklarının beyanlarından erkeğin evi terk ettiği ve evin geçimine katkı sağlamadığı, yine dosyaya sunulan fotoğraflar ile sabit olduğu üzere sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, sonuç olarak davalı kadının ispatlanan bir kusuru yok iken davacı erkeğin tam kusurlu olduğu, kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak iddia edemeyeceği sonucuna varılarak davanın reddine, davalı kadın yararına takdir edilen aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, ortak çocuk ... yararına takdir edilen aylık 400, 00 TL tedbir nafakasının ergin olduğu 23.09.2021 tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tedbir nafakası miktarının düşük olduğundan kendisi ve çocuk yararına düzeltilmesi gerektiği gerekçesi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre takdir edilen tedbir nafakası miktarında, her hangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tedbir nafakası miktarının düşük olduğundan kendisi ve çocuk yararına düzeltilmesi gerektiği belirtilerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tedbir nafakası miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 ücü maddesi, 169 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
1-SÖ-KFP-SE-AB