Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3464 E. 2024/771 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur oranının belirlenmesi, erkek yararına hükmedilen manevi tazminatın miktarı ve kadın yararına talep edilen maddi ve manevi tazminatın reddinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, nikahtan kısa süre sonra başka bir erkekle iletişim kuran kadının boşanmada tam kusurlu olduğuna, erkeğin manevi tazminat talebinin haklı olduğuna ve kadının maddi-manevi tazminat taleplerinin yasal koşullarının oluşmadığına kanaat getirerek yerel mahkeme kararını onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1820 E., 2023/135 K.

DAVA TARİHİ : 09.08.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 19. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/250 E., 2022/644 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davacı karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına, erkek yararına manevî tazminata, kadının nafaka ve manevî tazminat taleplerinin reddine, tarafların maddî tazminat taleplerinin tefrikine karar verilmiştir.

Kararın davalı karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, kadının maddî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; tarafların 2019 yılı Temmuz ayında nikah yaptıklarını, düğün hazırlığı yapılırken kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarda bulunduğunu, karşı cinsten kişiler ile sürekli telefon görüşmeleri yaptığını, gittiği yer konusunda yalan söylediğini, bu sebeple tarafların ayrıldıklarını ve bir araya gelmelerinin mümkün olmadığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, erkek yararına, 17.100,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; kandırarak eş durumu atamasına tabi olmak için evlendiğini, erkeğin üzerinde baskı kurduğunu, sosyal medya hesaplarını sildiğini iddia ederek asıl davanın reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, kadın yararına, 4.500,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2020 tarihli asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine dair kararı, davacı karşı davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına tazminata hükmedilmesi, tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi 14.03.2023 tarihli kararı ile kısa karar hüküm arasında çelişki bulunduğu, erkeğin tazminat talebinin boşanmanın fer'isi niteliğinde olup olmadığının araştırılmadan ve deliller toplanmadan eksik inceleme ile karar verildiği gerekçeleriyle İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf edilmeksizin kesinleşen yönler dışında kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile nikahtan kısa süre başka erkekle telefonlaşan kadının boşanmaya yol açan süreçte tam kusurlu olduğu, yoksulluk nafakası ve manevî tazminat koşullarının kadın yararına oluşmadığı, tarafların maddî tazminat taleplerinin boşanmanın eki niteliğinde olmadığı, tefrik edilmesi gerektiği, boşanmakla kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına, erkek yararına 30.000,00 TL manevî tazminata, tarafların maddî tazminat taleplerinin tefrikine, kadının nafaka ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı karşı davacı kadın vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, erkek yararına hükmedilen manevî tazminat, manevî tazminat talebinin reddi, maddî tazminat talebinin tefrik edilmesi yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2020 tarihli kararı ile kadının maddî tazminat talebinin boşanmanın eki niteliğinde olduğunun kabul edildiği, bu karara karşı erkek tarafından istinaf talebinde bulunulmadığı, bu nedenle kadının maddî tazminat talebinin boşanmanın fer'isi niteliğinde olmadığının kabul edilemeyeceği, tam kusurlu kadın yararına maddî tazminata hükmedilemeyeceği, İlk Derece Mahkemesi kararının istinafa konu diğer bölümlerinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle davalı karşı davacı kadının maddî tazminat talebinin tefrikine ilişkin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümlerinin kaldırılmasına, kadının maddî tazminat talebinin reddine, kadının diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı kadın vekili, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, erkek yararına hükmedilen manevî tazminat, tazminat taleplerinin reddi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, karşılıklı boşanma davası olup, uyuşmazlık taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkek yararına manevî tazminata hükmedilmesinde ve miktarlarında isabetsizlik olup olmadığı, kadın yararına tazminata hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 174 üncü maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.