"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1418 E., 2023/189 K.
DAVA TARİHİ : 16.05.2019
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İdil Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2019/219 E., 2022/1 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin fiziksel ve sözlü şiddet uyguladığını, hakaretlerde bulunduğunu, küfürler ettiğini, sorumluluklarını yerine getirmediğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, aylık 1000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 40.000,00 TL. maddî, 30.000,00 TL manevî olmak üzere, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının iddialarının gerçek dışı olduğunu, kadının saygı göstermediğini, kötü söz ve davranışlar sergilediğini, hakaret ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin davacıya fiziksel şiddet uyguladığı,hastanede tanıklar tarafından para yardımının yapıldığı, evin ve ortak çocukların ihtiyaçlarını karşılamamak surertiyle ekonomik şiddet uyguladığı, erkeğin tam kusurlu olduğu, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ödeme gücü ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak iştirak nafakasının belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmeyeceği değerlendirilerek nafaka ve manevîtazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, davacı anneye verilen müşterek çocuklar her ay Cumartesi günleri saat 13.00'ten saat 19.00'a kadar, dini bayramların ikinci günü saat 13.00'ten aynı gün saat 19.00'a kadar, her yıl babalar günü saat 13.00'ten akşam saat 19.00'a kadar, çocukların doğum günlerinde her yıl saat 13.00'ten saat 19.00'a kadar davalı baba tarafından annenin ikametinden alınıp teslim edilmek suretiyle davalı baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk Kader için tedbiren aylık 300,00 TL, ortak çocuk Arin ERÇİK için aylık 300,00 TL'lik tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar aynen devamına, kararın kesinleşmesine müteakip iştirak nafakası olarak aynen devamına, kadın için 500,00 TL tedbir ve 600,00 TL yoksulluk nafakası, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının ziynet alacağı davasının reddine
karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; ziynet alacağı davasının reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yargılama sırasında doğan çocuk için nafakanın başlangıç tarihinin gösterilmemesi sebebiyle bu yönden erkeğin istinaf talebinin kabulüne İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükmü kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ortak çocuklardan 2016 doğumlu Arin için dava tarihinden, 2019 doğumlu Kader için doğum tarihi olan 04.11.2019 tarihinden itibaren başlamak üzere takdir edilen 300,00'er TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren her çocuk için ayrı ayrı 300,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmesine, çocuklar ile baba arasında "her ay Cumartesi günleri saat 13:00 le 19:00 saatleri arasında" kurulan kişisel ilişkinin infazı kabil olmadığı gibi babalık duygularının tatmini açısından da yeterli olmadığı gerekçesi ile erkeğin bu yöndeki istinaf talebinin kabulüne İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükmünün kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle "davalı baba ile ortak çocuklar arasında her ayın 1 ve 3. haftası Cumartesi günleri sabah 09:00 ile Pazar günü 17:00 saatleri arasında, dini bayramların 2. günü sabah 09:00 ile 3. günü 20:00 saatleri arasında, okulların yarı yıl tatilinin ikinci haftası Pazartesi günü saat 09:00'dan takip eden Pazar günü saat 17:00'e kadar, babalar gününde saat 09:00-17:00 arasında ve her yıl Temmuz ayının 1. günü saat 09:00 da başlamak ve 15 Temmuz günü saat 17:00'de sona ermek üzere kişisel ilişki tesisine'' kadının ziynetler yönünden istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükmü kaldırılarak yerine yeniden hüküm kurmak suretiyle varlığı ispatlanan ziynetlerin dava tarihi itibariyle toplam değeri 71.845,13 TL olduğundan ziynetlerin kısmen kabulüne karar verilmiş; erkeğin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, davanın reddi gerektiğini ve vekâlet ücretine hükmedilmemesini, maddî tazminatın, iştirak ve yoksulluk nafakasının hatalı olduğunu, mevsimlik işçi olup düzenli bir aylık geliri ve sosyal güvencesi bulunmadığını, şu an işsiz olduğunu, velâyetlerin babaya verilmesi gerektiğini, "her ayın Cumartesi günü" şeklindeki muğlak ifadeye itiraz ettiklerini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; hükmün tamamı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tedbir, yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının ve tazminata hükmedilme şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesi ile vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 176 ncı maddesi, 323 üncü maddesi, 336 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.