"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1197 E., 2022/1534 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çerkezköy 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/1025 E., 2022/140 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet-para alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îleri ile ziynet alacağı davasının kabulüne, para alacağı davasının ise açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve gerekçede belirtilen eksiklik giderilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îleri ile ziynet alacağı davasının kabulüne, para alacağı davasının ise açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak yeniden bu yönlerden hüküm kurulmasına, taraf vekillerinin diğer istinaf taleplerinin ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, eşinden habersiz krediler çekerek aile ekonomisini zedelediğini, alkol kullanma alışkanlığı olduğunu eve alkollü halde geldiğini, gerginlik çıkararak kadına şiddet uyguladığını, odaları ayırdığını, saat gözetmeksizin evden kovduğunu, ilgi göstermediğini, sürekli cep telefonunu kaçırdığını, kadının telefonuna gelen mesajlarla erkeğin 1,5 yıldır başkasıyla birliktelik yaşadığını, mahrem konuları paylaştıklarını, o kadının hamilelik nedeniyle kürtaj olduğunu anlattığını, erkeğin tüm bu hususları ikrar ederek zina yaptığını kabul ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların öncelikle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi hükmü uyarınca mümkün olmadığı takdirde aynı Kanunu'nun 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, kadına düğünde takılan 13 adet bilezik, 70 adet çeyrek altın, 12.000,00 TL nakit paranın şimdilik 1.000,00 TL'sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, düğün borçları nedeniyle kredi çekildiğini, daha önce boşanma protokolü düzenlendiğini, büyüklerin araya girmesi ile tarafların barışıp yaşamlarına devam ettiklerini, sonrasında dilekçede belirtilen hanım ile görüşmesinin öğrendiğini, yine evden ayrıldığını ve barışıp birlikte yaşamaya devam ettiklerini, barışma ve af sonrasında kadınla hiçbir görüşmesi ve alakasının olmadığını, geçmişte yaptığı hatadan döndüğünü, gördüğü mesaj ve resimlerin eskiden kalma olduğunu, kadının öfkeyle hareket ettiğini, eşine kötü davranışlar sergilediğini,hakaret ettiğini, belirtilen tutarda düğünde takı takılmadığını, paranın bir kısmıyla mobilyaların alındığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin tarih ve 2016/932 Esas, 2019/82 Karar sayılı kararı ile erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı olarak aynı iş yerinden bir kadın ile görüştüğü, daha sonra bu kadın ile ilişkisini kesmiş olsa da kadının taraflara mesajlar attığı, kadını rahatsız ettiği, kadının bu ilişki nedeniyle evinden ayrılmak durumunda kaldığı, erkeğin bazı geceler eve gelmediği, eşini anne ve babasına bırakarak gittiği, yükümlülüklerini yerine getirmediği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 450,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 8.000,00 TL maddî ve 8.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet eşyasına yönelik talebinin kabulü ile 8 adet 22 ayar 20 gram bileziğin veya (19.680,00 TL), 1 adet 22 ayar 15 gram bileziğin veya (1.845,00 TL), 1 adet 22 ayar 22 gram ikili burma bileziğin veya (1.476,00 TL), 14 ayar set, 30 gram altının veya (2.810,00 TL), 31 adet çeyrek altın veya (6.758,00 TL) ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmadığı takdirde 32.569,00 TL ziynet alacağı bedelinin erkekten tahsiline, para alacağı talebi hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 07.10.2021 tarih ve 2019/1057 Esas, 2021/1454 Karar sayılı kararı ile davanın, boşanma ve fer'îlerine ilişkin olduğu, 4721 sayılı Kanun’un İkinci Kitabında yer aldığı, bu tür davaların, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde aile mahkemesi sıfatıyla görüleceği, karardan sonra kararı veren İlk Derece Mahkemesinin yargı çevresinde aile mahkemesinin kurulduğu ve dosyanın görevli ve yetkili aile mahkemesine devredilmesi gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve gerekçede belirtilen eksiklik giderilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesi Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, sadakat yükümlülüğüne aykırı olarak aynı iş yerinden bir kadın ile görüştüğü, daha sonra bu kadın ile ilişkisini kesmiş olsa da kadının taraflara mesajlar attığı, kadını rahatsız ettiği, kadının bu ilişki nedeniyle evinden ayrılmak durumunda kaldığı, erkeğin bazı geceler eve gelmediği, eşini anne ve babasına bırakarak gittiği, yükümlülüklerini yerine getirmediği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, aynı Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 450,00TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet eşyasına yönelik talebinin kabulü ile 8 adet 22 ayar 20 gram bileziğin veya (19.680,00 TL), 1 adet 22 ayar 15 gram bileziğin veya (1.845,00 TL), 1 adet 22 ayar 22 gram ikili burma bileziğin veya (1.476,00 TL), 14 ayar set, 30 gram altının veya (2.810,00 TL), 31 adet çeyrek altın veya (6.758,00 TL) ziynet alacağı bedelinin erkekten tahsiline, para alacağı talebi hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; zina hukuki sebebine dayalı davanın ispat edilmesine rağmen İlk Derece Mahkemesince gerekçesiz şekilde reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile nafaka miktarlarının az olduğu, ziynet alacağı davası yönünden ek raporla güncel değerin tespit edilmediği, gerçek miktarın belirlenmediği belirtilerek; karar kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, olayların af veya hoşgörü kapsamında kaldığı, davanın ve fer'îlerinin kabulünün yerinde olmadığı, ziynet alacağı davasının kabulünün doğru olmadığı, takıların hepsinin kadına takılmadığını belirtilerek; kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu yönündeki tespit yerinde ise de tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, zina eyleminin ispatlandığı, her ne kadar erkeğin bu eyleminin kadın tarafından affedildiği veya en azından hoşgörü ile karşılandığı iddia edilmişse de erkeğin bu iddiasının ispatlanamadığı, İlk Derece Mahkemesinin karar gerekçesinin belirtildiği şekilde düzeltilmesi ve kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, kadının mevcut ve beklenen menfaatleri, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat koşullarının oluştuğu, ancak kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarlarının az olduğu, ziynet alacağı davası yönünden ise kadın tarafından yargılama sırasında davanın ıslah edildiği, ancak İlk Derece Mahkemesi tarafından dava konusu edilmeyen ziynetlerin de iadesine karar verdiği, hâkimin tarafların talepleri ile bağlı olduğu ve ondan fazlasına hükmedemeyeceği gerekçesiyle; davacı kadın vekilinin, zina hukuki sebebine dayalı davanın reddi, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı davanın kabulü, tazminatların ve yoksulluk nafakası miktarı yönünden, davalı erkek vekilinin ise ziynet alacağı davası yönünden istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, kabul edilen bu kısımlar yönünden kaldırılmasına ve tekrardan esas hakkında hüküm kurulmasına, zina hukuki sebebine dayalı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere 30.000,00 TL maddî tazminat, 30.000,00 TL manevî tazminat ile 20.000,00 TL toptan yoksulluk nafakası, ziynet alacağı davasının gerekçede belirtildiği üzere kısmen kabulü ile belirtilen ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması durumunda ile 29.786,00 TL ziynet alacağı bedelinin kadına iadesine, taraf vekillerinin diğer hususlara yönelik istinaf başvurularının ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının toptan ödenmesi talebinin olmadığı, irat şeklinde ödenmesine karar verilmesi gerektiği, nafaka ve tazminat miktarının az olduğu belirtilerek; Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, zina eyleminin ispatlanamadığı, geçmişte bir hata yaptığı ve bu hatasından döndüğü, davacı tarafından da affedildiği, tarafların bir araya geldiği, af ya da barışma öncesi durumların hükme esas alınamayacağı, davacının halen çalıştığı, tarafların barışması sonrası diğer kadının rahatsız edici mesajlar göndermesinin sorumluluğunun erkeğe yüklenmesinin hata olduğu, kadın yararına tazminata ve nafakaya hükmedilmesi koşullarının oluşmadığı, ziynet alacağı davasının ispatlanmadığı belirtilerek; Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, zina olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının zina hukuki nedenine dayalı davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kadın yararına maddî, manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası hükmolunması şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, af olgusunun gerçekleşip gerçekleşip gerçekleşmediği, ziynet alacağı davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 220 inci, 222 inci ve 226 ncı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.