"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1 E., 2023/372 K.
KARAR : İstinaf kısmen başvurusunun kabulü, yeniden hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/154 E., 2020/209 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davalarında verilen kararlar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, erkeğin birleşen davalarında verilen kararlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak birleşen davalara dair yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava ve birleşen davalara cevap dilekçesinde özetle, davalı erkeğin evlendikleri günden itibaren sevgi ve saygı göstermediğini, evlilik birlikteliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmekten kaçındığını, müvekkiline ve çocuklara karşı hakaret ve küfür ettiğini, müvekkiline ve çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, her tartışma sonrası müvekkilini evden kovduğunu, müvekkilinin çocukları için eve geri döndüğünü, davalının psikolojik rahatsızlığının olduğunu ve tedavi gördüğünü ileri sürerek en son olayda müvekkiline şiddet uyguladığını ve onu evden kovduğunu, kardeşinin yanına sığınan müvekkiline erkeğin yanına gittiği yönünde iftira attığını, müvekkilini tehdit etmeye başlayınca uzaklaştırma kararı aldığını iddia ederek, evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 400,00 TL tedbir, iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 500,00 TL tedbir , yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminat karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı kadının iddialarının gerçeği yansıtmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini, Antalya 1. Aile Mahkemesinin 2018/156 Esas sırasına kayıtlı boşanma davacı açtıklarını beyan etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili 15.02.2018 tarihli birleşen dava dilekçesinde özetle; davalı kadının evlilik birliğinin yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, evin temizlik, çocukların bakımı ile ilgilenmediğini, yemek yapmadığını, sabah erken saatlerde işe gittiğini, eve geldiğinde evde sinirli gergin bir hava yarattığını, çocuklara bağırıp çağırdığını, kendimi öldürürüm diyerek müvekkilini tehdit ettiğini, kadının ailesinin evlilik birlikteliğinin bitmesi yönünde baskı yaptığını, davacı kadının bu duruma sessiz kaldığını, yatağını ayırdığını en son olarak evdeki paraları ve ziynet eşyalarını alarak evi terk ettiğini, müvekkilinin çocuklar ile görüşmesine izin vermediğini, davacı kadının evlilik birlikteliğinin sona ermesinde kusurlu olduğunu ileri sürerek davacı kadının açtığının davanın reddi ile evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesini, erkek 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata çocuklar için 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini, kadının açtığı boşanma davası ile birleştirilmesi talep ve dava etmiştir.
3. Davalı-davacı erkek vekili 03.01.2019 tarihli birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin , adını Serkan ... olarak bildiği evli bir erkekle davacı-davalı kadının birliktelik yaşadıklarını, gece geç saatlerde içkili mekanlara gittiklerini ve serkan isimli kişi ile öpüştüklerine dair fotoğrafların olduğunu, aynı evde yaşadıklarını, birlikte tatile gittiklerini yine davacı-davalının kullandığı telefon görüşmeleri incelendiğinde başka erkeklerle de konuştuğunu , kadının ... sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, beyan ederek , davacı-davalı kadının ... sarsıcı hareketleri ve zinası nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesini, erkek yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata çocuklar yararına 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini ve tensip ile birlikte derdest olan Antalya 1. Aile Mahkemesi 2018/154 Esas sayılı boşanma davası ile birleşmesine karar verilmesi talep etmiştir.
II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 21.10.2020 tarihli ve 2018/154 Esas-2020/209 Karar sayılı kararıyla; davalı-davacı erkeğin kadına hakaret ettiği, davacı-davalı kadının ise erkeğe sopa ile vurduğu, sadakatsiz eylemleri ve ... sarstığı kadın ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle, tarafların, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı davalarının kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilerek, anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, ortak çocuklar yararına aylık ayrı ayrı 200,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 7.500,00TL maddî ve 7.500,00TL manevî tazminata, kadın yararına tedbir nafakası takdirine yer olmadığına, erkeğin zina sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı kadın vekili, kusur tespiti, erkeğin kabul edilen davası, velâyet, kadının reddedilen nafaka ve tazminat talepleri ile vekâlet ücreti yönünden davalı-davacı erkek vekili tarafından kadının kabul edilen davası ile erkeğin reddedilen zina sebebine dayalı davası ve vekâlet ücreti yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 25.04.2022 tarihli ve 2021/318 Esas, 2022/942 Karar sayılı kararıyla; ortak çocukların yaşı, psiko-sosyal gelişimlerine yönelik menfaat ve ihtiyaçları ile sosyal inceleme raporunda yapılan tespit ve değerlendirmeler gözetildiğinde idrak çağındaki çocukların istekleri doğrultusunda velâyetlerinin babalarına verilmesinde, yasal koşullar oluşmadığından kadının yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi, boşanma nedeniyle erkeğin mevcut veya beklenen menfaatleri zedelendiği gibi boşanmaya neden olan olayların erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaatleri ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak erkek yararına maddî ve manevî tazminata karar verilmesinin isabetli olduğu, davalı- davacı erkeğin eşine hakaret ettiği belirtilerek kadının evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulüne karar verilmesi isabetli olduğu ancak davacı-davalı kadının, kocasına sopa ile vurduğu ve başka erkeklerle görüşerek sadakatsizlikte bulunduğu kusuru yüklenerek erkeğin evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı davanın kabulüne ve ispatlanamayan zina sebebine dayalı davanın reddine karar verilmesinin, kadının, şiddete dair eyleminin eski tarihli olup sonrasında evlilik birliği devam ettiğinden bu eylemin erkek tarafından affedildiğinin ya da hoşgörü ile karşılandığının kabul edilmesi nedeni ile kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, zina nedenine dayalı boşanma davasında ise dinlenen tanık ...'ün beyanları ile kadının zinası ispatlanmasına rağmen zinaya dayalı davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle; tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulü ile erkeğin birleşen davalarında verilen kararlar yönünden İlk Derece Mahkemesi hükümlerinin kaldırılarak birleşen davalara dair yeniden hüküm kurulmasına evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı birleşen davanını reddine, zina hukuki sebebine dayalı birleşen davanın kabulüne, erkek yararına 7.500,00 TL maddî - 7.500,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı kadın vekili tarafından, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, reddedilen nafaka ve tazminat talepleri ile aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden, davalı- davacı erkek tarafından ise katılma yolu ile; kadının davasının kabulü, reddedilen davası ve kusur belirlemesi yönünden temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Dairenin 14.11.2022 tarih ve 2022/6922Esas, 2022/ 9197 Karar sayılı bozma ilâmıyla,
"Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının davalı-davacı erkeğin birleşen davalarında verilen hükümler yönünden kaldırılmasına, birleşen davalar yönünden yeniden hüküm tesis edilmesi cihetine gidilmiş ise de davacı-davalı kadının ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusuna konu ettiği, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, reddedilen nafaka ve tazminat talepleri ile davalı-davacı erkeğin kadının davasının kabulüne ve kusur belirlemesine yönelik istinaf başvuruları hakkında olumlu olumsuz karar verilmemiştir. Bölge adliye mahkemesince tarafların tüm istinaf başvuruları yönünden hüküm kurulması gerektiğinden, hükmün münhasıran bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir. "gerekçesiyle tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; evlilik birlikteliğinin sarsılmasında zina eylemini gerçekleştiren davacı-davalı kadının eşine hakaret eden davalı-davacı erkeğe nazaran daha fazla kusurlu olduğu gerekçesiyle, davalı-davacı erkeğin eşine hakaret ettiği belirtilerek erkeğe kusur yüklenmesi ve kadının boşanma talepli davasının kabulünün isabetli olduğu, erkek tarafından açılan davalarda; kadının kusurlu eylemi ile evlilik birliğinin sarsıldığının ispatlanamadığından davanın reddine, zina hukuki nedenine dayalı açılan dava da ise kadının zinası ispatlandığından zina nedenine dayalı olarak tarafları boşanmalarına, ortak çocukların velâyeti, çocuklar ile anne arasındaki kişisel ilişki düzenlemesi ve çocuklar için nafakaya dair kadının davasında verilen karar erkeğin davalarına dair hüküm kurulurken bu hususlarda yeniden düzenleme yapılmadığı gerekçesiyle erkeğin birleşen davalarında verilen kararlar yönünden kaldırılarak birleşen davalara dair yeniden hüküm kurulmasına, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı birleşen davanın reddine, zina hukuki sebebine dayalı birleşen davanın kabulüne, erkek yararına 7.500,00 TL maddî - 7.500,00 TL manevî tazminata tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin zina nedenine dayalı boşanma davasının fotoğraflar üzerinden kurgulandığını, gsm hattı kullanım detaylarının mahkeme aracılığıyla elde edilmiş delil olmadığını, gerçekliğinin araştırılmadığını, müvekkilinin başka bir erkek ile birlikte yaşamadığını iddia ederek , kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, fotoğrafların ... sarsıcı davranış olarak değerlendirilebileceğini, müvekkilinin erkeğe nazaran daha az kusurlu olduğunu erkek yararına tazminatlara karar verilmesinin hatalı olduğunu, miktarlarının ödeme gücünün üstünde olduğunu, yoksulluk nafakasının reddine karar verilmesinin ve ortak çocukların ... yararı gereği velâyetlerinin müvekkiline verilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek haklı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkile verilmesini, çocuklar ve müvekkil yararına nafaka ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, zina nedenine dayalı boşanma davası şartlarının oluşup oluşmadığı, erkek yararına hükmedilen tazminatların kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı ve miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmediği, kadının tazminat taleplerinin reddinin ... olup olmadığı, ortak çocukların velâyetinin babalarına verilmesinin çocukların ... yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 1 ..., 4 üncü, 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 161 ... maddesi 174 üncü maddesi, 175 ... maddesi, 182 nci maddesi, 230 uncu maddesi ve 236 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ... ve 371 ... maddeleri,Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 3 üncü maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Ayrıca Sözleşmenin 1 ... maddeleri
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı-davalı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.