"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2477 E., 2023/433 K.
DAVA TARİHİ : 17.09.2018 - 05.11.2018
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Manavgat 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/973 E., 2021/442 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin şiddet uyguladığını, evden kovduğunu, hakaret ettiğini, karınca kadar değerin yok diyerek aşağıladığını, zorla cinsel ilişkiye girdiğini, çocuk sahibi olmak istemediğini, iffetine yönelik ağır ithamlarda bulunduğunu, mahrem konuları arkadaşlarına anlattığını, başka kadınlara ilgi gösterdiğini, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, alkol kullandığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, kadın yararına 70.000,00 TL maddî ve 70.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının, mecbur olduğum için evlendim dediğini, erkeği beğenmediğini, "bu çulsuzdan çocuk mu yapacağım" dediğini, aşırı kıskanç olduğunu, boşanma sebebi yaratmak için iftira attığını, "sen adam mısın, köpek kadar değerin yok" şeklinde ağır hakaret ettiğini, cinsel birliktelikten kaçındığı, mahrem konuları başkalarına anlattığını, aşırı harcamaları olduğunu, sık sık evi terk ettiğini, kimlerle olduğunu söylemediğini ileri sürerek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince asıl davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, erkeğin izin günlerinde ormana ava gittiği ve ava gittiğinde geceleri orada kaldığı; kadının erkeğe "şerefsiz, sen adam mısın, o...u çocuğu, piç" diye hakaret ettiği, eşi ile cinsel birliktelik kurmaktan imtina ettiği, eşi ile aralarında geçen cinsel münasebete ilişkin konuları başkasına anlattığı, arkadaş ortamı ile hep birlikte pikniğe gidildiğinde "Dinçer orada yüzemez, çünkü köpekler yüzemez levhası var" diyerek eşine karşı aşağılayıcı sözler söylediği, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğu; boşanma ile mevcut ve beklenen menfaatleri zarar gören davalı- davacı erkek yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği, erkek eş yararına yoksulluk nafaka şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına 8.000,00 TL maddî ve 8.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin yoksulluk nafaka talebi ile kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı- davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, kusur belirlemesinin ve buna bağlı olarak tazminat taleplerinin reddi ile erkek yararına tazminat hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, aleyhine hükmolunan tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı- davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; ispatlanmayan kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, kusur belirlemesinin doğru yapılmadığını, tazminat miktarlarının az olduğunu, şartları oluşan yoksulluk nafaka talebinin kabulüne karar verilmesinin gerektiğini ileri sürerek kararın kusur belirlemesi, lehine hükmolunan tazminatların miktarı ve reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, erkeğin izin günlerinde ormana ava gittiği ve ava gittiğinde geceleri orada kaldığı; kadının erkeğe "şerefsiz, sen adam mısın, o....pu çocuğu, piç" diye hakaret ettiği, eşi ile cinsel birliktelik kurmaktan imtina ettiği, eşi ile aralarında geçen cinsel münasebete ilişkin konuları başkasına anlattığı, arkadaş ortamı ile hep birlikte pikniğe gidildiğinde "Dinçer orada yüzemez, çünkü köpekler yüzemez levhası var" diyerek eşine karşı aşağılayıcı sözler söylediği, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de, kadının cinsel birliktelikten kaçındığı ve mahrem konuları anlattığı yönündeki tanığın soyut beyanları dışında delil bulunmadığı; erkeğe yüklenen ava gitme ve gece gelmeme şeklindeki eylemin de barışma öncesine ait olduğu gibi evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek derecede sık olduğu da ispat edilemediği, bu vakıaların taraflara kusur olarak yüklenemeyeceği; toplanan tüm deliller ve tanık beyanlarına göre davalı- davacı erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, "a..na koyduğum, kitabını s.kt.ğim, nereye gidiyorsun, otur evinde" şeklinde sözlerle küfür ve hakaret ettiği, davacı- davalı kadının da erkeğe "şerefsiz, sen adam mısın, o...pu çocuğu, piç, köpek" diyerek hakaret ettiğinin sabit olduğu, evlilik birliğinin sona ermesinde erkeğin ağır kusurlu, kadının ise erkeğe göre daha hafif kusurlu olduğu; boşanma sonucu az ya da kusursuz eşin en azından diğerinin maddî desteğini yitireceği, mevcut ve beklenen menfaatlerinin zarar gördüğü, bu kusurların aynı zamanda kişilik haklarını da zedelediği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği; erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kusurun gerekçesinin düzeltilmesine, kadın yararına 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine; taraf vekillerinin diğer itirazlarına konu istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve buna bağlı olarak kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, kadın yararına tazminat koşullarının oluşmadığını, tazminat ve nafaka talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olup olmadığı, tazminat şartlarının hangi taraf yönünden oluştuğu, kadın yararına hükmedilen tazminatların şartları var ise miktarlarının uygun olup olmadığı ile erkeğin yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.