"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2703 E., 2023/448 K.
DAVA TARİHİ : 13.12.2019
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bucak 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2019/483 E., 2021/103 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; davalının davacıya harçlık vermediğini, davacının yevmiyeli çalışarak ve öğrenci olup aynı zamanda çalışan oğlunun desteği ile geçimini sağladığını, davacının yıllardır eşinden şiddet gördüğünü, davalının eve aldığı yiyecek ve içecekleri evin bodrum kısmını kilitlediğini, davacının sütten yaptığı peynirleri attığını, yalan söyleme alışkanlığının bulunduğunu, eşine haber vermeden kredi çektiğini ve borçlandığını, evde bulunan hayvanları sattığını ve parasını eşinden sakladığını, kamyonu habersiz sattığını, davalının eşine ve çocuklarına küfrettiğini, ailesine karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini ve ilgilenmediğini, davacının komşular ve akrabalar ile görüşmesini engellediğini, en son 08.12.2019 tarihinde davalının, davacı ve çocuklarını eve almadığını ve evden kovduğunu iddia ederek tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin davacıya verilmesine, ortak çocuklar yararına aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; davacının müşterek haneyi sebepsiz yere terk ettiğini, dava dilekçesinde yazılan tüm hususların gerçeği yansıtmadığını, daha önceden davacının iki kez boşanma davası açtığını ve feragat ettiğini, kredi çekerken eşinin imza verdiğini, davacının davalıya hakaretler ettiğini, en son olayda müşterek çocuğun davalıyı darp ettiğini, davacı ve çocukların eşyalarını olarak evi terk ettiğini iddia ederek, açılan davanın reddine, boşanmaya karar verilecek olursa velâyetin tarafına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında eşine şiddet uygulayarak, küfürler ederek, yalan söyleyerek eşine ve çocuklarına karşı sorumluluklarını yerine getirmeyerek, evde bulunan yiyecekleri saklayarak ya da telef ederek tam kusurlu olduğu, davalı taraf cevap dilekçesinde davacıya herhangi bir kusur atfetmediği gibi davacının ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında herhangi bir kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile açılan davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun)166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile ortak çocuk arasında belirlenen zamanlarda kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk ... yararına aylık 200,00 TL tedbir, aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, ortak çocuk Muhammet ergin olduğundan iştirak nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,kadının yoksulluk nafakası isteminin reddine, kadın lehine 8.000,00 TL maddî tazminata, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; davacının asılsız iddialarda bulunduğunu, bu davadan daha önce iki kere boşanma davası açtığını ancak açtığı bu davalardan feragat ettiğini, davalının eşini sevdiğini ve ondan ayrılmak istemediğini, yeterli inceleme yapılmadan kusur belirlenerek hüküm verildiğini, davanın kabulüne ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu, davalının çektiği kredi borçları ve birçok icra dosyasının bulunduğunu, müşterek konut ve traktör üzerinde haciz bulunduğunu, iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının fahiş olduğunu beyan ederek, boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, iştirak nafakası, maddî ve manevî tazminat miktarları ile yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, iştirak nafakası, maddî ve manevî tazminat miktarları yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, boşanma davasının kabulünün yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, maddî ve manevî tazminat ve iştirak nafakası miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 inci, 323 üncü ve 324 üncü maddeler; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.