Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3621 E. 2024/322 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı erkeğin boşanma davasında, davalı kadının kusurlu olup olmadığı ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usul ve yasaya uygun şekilde hüküm kurulduğu, davacı erkeğin temyiz sebeplerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/376 E., 2023/344 K.

DAVA TARİHİ : 02.02.2021

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/105 E., 2022/578 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının sebepsiz olarak evi terk ettiğini, ortak çocukların maddî ve manevî ihtiyaçları ile ilgilenmediğini, çocuklara şiddet uyguladığını, çocukların annelerinden korktuklarını ve annelerini ile görüşmek istemediklerini, davalının evlilik birliğinin kendisine yüklediği hiç bir sorumluluğu yerine getirmediğini ve birliğin devamına imkan kalmadığını, davalının iddialarının doğru olmadığını ve kabul etmediklerini beyanla tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın cevap dilekçesinde; davacının beyanlarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, davacının tır şoförü olarak çalıştığını ve yılın 10 ayını yollarda geçirdiğini, çocukların tüm bakım ve masraflarını kendisinin karşıladığını, davacının, anne babası ile aynı köyde yaşamalarına rağmen bayram ve hastalık dahil baba evine göndermediğini, kendisine ve çocuklara fiziki şiddet uyguladığını, kötü muamelede bulunduğunu, evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyanla davanın reddine, dava sonuna kadar ortak çocukların velâyetlerinin kendisine bırakılmasına, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 TL, kendisi lehine aylık 750,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının iddialarının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine, davalı lehine aylık 200,00 TL olarak hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle 400,00 TL artırılarak aylık 600,00 TL tedbir nafakasına, geçici velâyeti davalıya verilen ortak çocuk Zeynep lehine aylık 100,00 TL olarak hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle 300,00 TL artırılarak aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, 18.05.2022 tarihli duruşmada verilen üç ve dört nolu ara kararın"çocuklardan Zeynep'in tedbiren ve geçici olarak velâyetinin davalı anneye verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki tesisine, çocuklardan Saygın ve Samet'in tedbiren ve geçici olarak velâyetinin davacı babaya verilmesine, anne ile aralarında kişisel ilişki tesisine" hükmün kesinleşmesine kadar devamına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usuli işlemlerin kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalı kadından kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın ispatlanıp ispatlanmadığı ve kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.