"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/585 E., 2022/3161 K.
DAVA TARİHİ : 02.03.2020
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Göksun Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/78 E., 2021/566 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek (asıl) tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek (asıl) tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın (asıl) dava dilekçesinde özetle; davalının fiziksel şiddet uyguladığını, alkol aldığında şiddetin dozunu artırdığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, elinden telefonu alıp eve kilitlediğini, psikolojik sorunları olduğunu belirterek tarafların boşanmalarına, velayetin anneye tevdii ile aylık 500.00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, aylık 500.00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, faizi ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek (asıl) cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, ekonomik buhrana girince eşinin gitmek istediğini, kendisinin bir anlık gafletle intihara kalkıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin, davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, güven sarsıcı davrandığı, erkeğin birliğin sarsılmasında tam kusurlu olduğu gerekçesi ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, tarafların ayrı yaşadıkları süre boyunca çocukların, davacı anne yanında bir düzen kurmaları, sosyal inceleme raporu göz önüne alınarak velayetin anneye tevdiine, baba ile her ayın ilk cumartesi 9.00 pazar 17.00, dini bayramların 3. günü ve babalar gününde 09.00-18.00 saatleri arası kişisel ilişki tesisine, çocuk için aylık 225.00 TL tedbir, 300.00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 220.00 TL tedbir ve 350.00 TL yoksulluk, kesinleşmeden itibaren faizi ile 7500.00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek (asıl) istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulü, kusur tespiti, kişisel ilişki, nafaka ve tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çocuğun içinde bulunduğu yaş ve durum dikkate alındığında, kişisel ilişkinin her zaman değişen koşullara göre değiştirilmesinin mümkün bulunduğu da gözetilerek kararın davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar ile kişisel ilişki yönünden usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek (asıl) temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek (asıl) özetle; istinaf sebeplerinin irdelenmediğini, özellikle ikameti ile çocuğun bulunduğu yer arasındaki mesafe dikkate alındığında kişisel ilişkinin az olduğunu belirterek davanın kabulü, kusur tespiti, kişisel ilişki, nafaka ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği, kişisel ilişki düzenlemesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına nafaka ve tazminat takdirinin yasal şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise miktarlarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, çocuk yararına hükmedilen nafakaların miktarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanunun 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddeleri, 182 nci maddesi, 324 üncü maddesi, 327 nci, 328 inci, 330 uncu maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkeğin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Kişisel ilişki düzenlenirken, çocuğun üstün yararının yanında analık ve babalık duygularının tatmin edilmesine ve geliştirilmesine de özen gösterilmelidir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden kurulan kişisel ilişki, ortak çocuğun inceleme tarihi itibariyle 5 yaşını doldurduğu dikkate alındığında kısa olup, çocuğun bedeni ve fikri gelişmesine engel olacağı gibi üstün yararına da aykırıdır. Bu husus gözetilerek baba ile ortak çocuk arasında daha uygun sürelerde kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişki düzenlemesi yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı erkeğin kişisel ilişkinin süresine yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinin çıkarılarak yerine "Velâyeti anneye verilen ortak çocuk ile davalı baba arasında her ayın birinci ve üçüncü cumartesi günü sabah saat 10.00'dan pazar günü akşam saat 18.00'e kadar, dini bayramların ikinci günü sabah saat 10.00'dan üçüncü günü akşam saat 18.00'e kadar, her yıl temmuz ayının birinci günü sabah saat 10.00'dan otuz birinci günü akşam saat 18.00'e kadar ve her yıl yarıyıl tatilinin ilk pazartesi günü sabah saat 10.00'dan takip eden ilk
pazar günü akşam saat 18.00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına” ibaresinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.