Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3929 E. 2024/1881 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldı ise kusurun kimde olduğu, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği, kadın yararına tazminatlara hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarlarının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, boşanmaya ve tazminat miktarlarının belirlenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/114 E., 2023/319 K.

DAVA TARİHİ : 12.11.2018

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Akhisar Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/755 E., 2019/860 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, aynı yatağı paylaşmadığını, birden fazla kez sadakatsiz davranışlarının olduğunu, evden gitmesini yoksa S. ismindeki kadını kuma getireceğini söylediğini, evin elektrik suyunu ödememekle ve kestirmekle tehdit ettiğini, davacının çocuğuyla evde olduğunu bilmesine rağmen evin elektirik kablolarını kestiğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, 60.000,00 TL.maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların yerinde olmadığını, kadının başına buyruk davranışları olduğunu, eve geç saatlerde geldiğini, inatçı ve agresif yapısı olduğunu, tahrikkar yaklaşımları olduğunu, aile yaşantısını ve eşini ikinci plana attığını, umursamaz davrandığını, ev sahiplerine yönelik olumsuz tutum ve davranışları bulunduğunu, diğer tarafın iddia ettiği vakıaların üzerinden epey süre geçtiğini, af olgusunun da dikkate alınması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini aksi takdirde ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına şiddet uyguladığı, başka bir kadınla görüştüğü ve bu hususun güvensizlik oluşturduğu, davalı erkeğin yatağını ayırdığı, Sümeyra'yı kuma getireceğim şeklinde beyanda bulunduğu, eş ve çocuğun evde olduğunu bilmesine rağmen evin elektirik kablolarını kestiği belirtilerek çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları dikkate alınarak, çocuk lehine nafakaya hükmedildiği, tarafların ekonomik sosyal durumu ve kusur durumu dikkate alınarak kadın lehine maddî ve manevî tazminata karar verildiği ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği değerlendirilerek yoksulluk nafakasına hükmedildiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 8.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının asgari ücretin üzerinde gelir elde ettiği belirtilerek istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadının yoksulluk nafakasının reddine karar verilmiş, davalı erkek vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın kabulü, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,174 üncü maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.