"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2811 E., 2023/580 K
DAVA TARİHİ : 11.03.2020
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/189 E., 2021/607 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının telefonunda başka erkeklerle mesajlaşmasının müvekkili tarafından görülmesi üzerine çıkan tartışmada tarafların birbirlerine vurduklarını, kadının işe başladıktan sonra cep telefonu ile görüşmelerinin çoğaldığını, davranışlarının değiştiğini, kadının psikolojik baskı uyguladığını ileri sürerek tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya tevdiine, 30000,00 TL maddî, 30000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin sunduğu ekran görüntülerinin hukuka aykırı delil olduğunu, müvekkilinin sürekli baskıya, hakarete, şiddete maruz kaldığını, müvekkilinin aldatıldığını belirterek tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, aylık 1.000,00'er TL tedbir ve iştirak; 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, faiziyle 50.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı- davacı kadının güven sarsıcı hareketlerde bulunması ve son olayda eşi ile yaşadıkları tartışmada eşine fiziksel şiddet uygulaması nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ağır kusurlu olduğu; erkeğin de son olayda eşine fiziksel şiddet uygulaması nedeniyle hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca boşanmalarına, velâyet hakkının babaya tevdiine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir, 400,00 TL iştirak nafakasına, kadının nafaka ve manevî tazminat talebinin reddine, erkek yararına 500,00 TL maddî, 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin telefonunun haksız şekilde ele geçirildiği, elde edilen delilin hukuka aykırı delil olduğunu, erkeğin şiddet uyguladığını, mahkemenin boşanmada müvekkili daha ağır kusurlu görerek verdiği hükmünün hatalı olduğunu belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat talepleri ve nafaka talepleri, erkek lehine hükmedilen tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, boşanma kararının kesinleştiği belirtilerek kararın "kusur, kadının reddedilen tazminat ve nafaka talepleri, erkeğin kabul edilen tazminat talepleri" yönünden istinaf edildiği belirtilerek istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemesinde kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin boşanmada müvekkili daha ağır kusurlu görerek verdiği hükmünün hatalı olduğunu belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat ve nafaka talepleri, erkek lehine hükmedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, istinaf sınırlamasının doğru yapılıp yapılmadığı, karşılıklı açılan boşanma davasında kusur belirlemesi ve derecelendirmesinin yerinde olup olmadığı, kusur derecesine bağlı olarak erkeğin boşanma davasının kabulünün doğru olup olmadığın, kadının tazminat ve nafaka taleplerinin reddinin, erkek yararına tazminat takdirinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Taraflar arasında karşılıklı olarak görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonunda, İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiş, hükme karşı davalı-davacı kadın vekili tarafından "erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat ve nafaka talepleri ile erkek yararına hükmedilen tazminatlar" yönünden istinaf yoluna başvurulmuştur. 6100 sayılı Kanun’un 359 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında tarafların ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin gösterileceği; aynı Kanun'un 355 inci maddesinin birinci fıkrasında incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı yapılacağı ve 359 uncu maddesinin ikinci fıkrasında hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, süphe ve tereddüt uyandırmayacak sekilde gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ileri sürülen istinaf sebepleri başlıklı bölümünde, davalı-davacı kadın vekilinin istinaf sebepleri arasında "erkeğin kabul edilen boşanma davası" sayılmadan kadın vekilinin yalnızca "kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat ve nafaka talepleri ile erkek yararına hükmedilen tazminatlar" yönünden istinaf başvurusunda bulunduğu kabul edilerek kadının, erkeğin davasında verilen boşanma hükmüne ilişkin istinaf başvurusu incelenmemiş ve bu yönden hüküm kurulmamıştır. Yukarıda da belirtildiği üzere, davalı-davacı kadın vekili tarafından erkeğin davasının kabulü yönünden de istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmasına karşın, Bölge Adliye Mahkemesince hatalı istinaf sınırlaması yapılarak sadece kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat ve nafaka talepleri ile erkek yararına hükmedilen tazminatlar yönünden inceleme yapılarak davalı-davacı kadın vekilinin erkeğin kabul edilen boşanma davasına yönelik istinaf başvurusunun incelenmemiş olması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Bozma sebebine göre tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.