Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4023 E. 2024/881 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı erkek vefat ettikten sonra devam eden boşanma davasında, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olup olmadığının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, toplanan deliller ve tanık beyanları değerlendirilerek davalı kadının eşine karşı aşağılayıcı ve küçük düşürücü söz ve davranışlarda bulunduğu, fiziksel şiddet uyguladığı, bakıma muhtaç haldeki eşini terk ettiği ve bu eylemleriyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verdiği kanaatine varılarak, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/271 E., 2023/351 K.

DAVA TARİHİ : 19.03.2020

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kızılcahamam Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/206 E., 2022/272 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkek vekili tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının, evin ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, erkeği aşağıladığını, küçük düşürdüğünü, eşinin hastalığıyla ilgilenmediğini, bakmayacağını söylediğini, birlik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, evi terk ettiğini evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, hakaretlere ve fiziksel şiddete maruz kaldığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve 162 inci madde onur kırıcı davranış nedeniyle tarafların boşanmalarına 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında herhangi bir geçimsizliğin bulunmadığını, boşanmayı istemediğini, erkeğin çocukları ve torunlarına aşırı maddî destek sağlayarak tarafların zor koşullar altında yaşamalarına sebebiyet verdiğini, erkeğin çocukları ve torunlarının ilgisiz olduklarını, bunun için müvekkil aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacının ölümü ile evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davasında karar verilmesine yer olmadığına, davalı ...'in boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesi ve diğer tebligatların usule uygun yapılmadığını, savunma hakkının kısıtlandığını belirtmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince davacının cevaba cevap dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliği sağlanmadan hüküm tesisi hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olup usul ve yasaya aykırı olduğu, açıklanan sebeple davalının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, usulüne uygun şekilde dilekçeler teatisi tamamlanıp yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı kadının eşine yönelik ''sen neden ölmüyorsun, herkese kocasından miras kalır, sen bir türlü ölüp gitmedin'' şeklinde onu aşağılayıcı ve küçük düşürücü söz ve davranışlarda bulunduğu, davalının eşine sopa, baston ve yürüteç ile vurarak fiziksel şiddet uyguladığı, eşinin cebinden parasını zorla aldığı, davacı vefat ettiğinden boşanma davasının konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, tarafların her ikisinin de ikinci evlilikleri olduğu ve yaşları itibariyle hastalıklarının bulunduğu, davacının 18.10.2020 tarihinde dava devam ederken vefat ettiği, davacı mirasçılarının davaya kusur belirlemesi yönünden 4721 sayılı Kanun'un 181 inci maddesi yönünden devam etmek istediklerini belirttikleri, davacının, fiili ayrılıktan önceki dönemde bir ayağını kaybettiği, bakıma muhtaç hale geldiği, bu nedenle davalının davacıya bakmak istemediğini çevresindeki insanlara '' parası için bakıyorum, bırakacağım, çocukları baksın, ben bakamam, malı ve maaşı için evlendim '' şeklinde söylemlerde bulunduğu, davalının müşterek konuttan

hastalıklarını ileri sürerek kızının yanına yerleştiği, bu durumdan davacının olumsuz olarak etkilendiği, davacının müşterek konutta bakıma muhtaç halde tek başına kaldığı ve çocuklarının da davacıyı kendi yanına götürdükleri, tarafların fiili ayrılıklarının bu şekilde başladığı ve tekrardan bir araya gelmedikleri, boşanmaya sebep olan olaylarda davalının kusurlu davranışının ispatlandığının tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepler

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; eksik inceleme ile karar verildiğini, müteveffaya ait evraklar ilgili birimlere gönderilerek darp edilip edilmediği yönünde rapor alınmadığını, yine müvekkilinin söz konusu eylemleri gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği yönünde de rapor alınmadığını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, tanık beyanlarının soyut olduğunu belirterek kusur belirlemesi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde; eksik inceleme ile karar verildiğini, müteveffaya ait evraklar ilgili birimlere gönderilerek darp edilip edilmediği yönünde rapor alınmadığını, yine müvekkilinin söz konusu eylemleri gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği yönünde de rapor alınmadığını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, tanık beyanlarının soyut olduğunu belirterek kusur belirlemesi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 181 inci maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.