Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4105 E. 2024/958 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, davalı erkeğin kusurlu olup olmadığı ve evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, dosyadaki deliller ve tarafların beyanları değerlendirildiğinde, davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan davranışlarda bulunduğuna dair yeterli delil bulunduğu ve usul/kanuna aykırılık tespit edilemediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/138 E., 2023/311 K.

DAVA TARİHİ : 29.07.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/74 E., 2022/708 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; sürekli olarak davalı eşten fiziksel şiddet gördüğünü, davalı eşin evlilik birliğinden kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirmediğini, sürekli olarak davacıya fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, ailesiyle görüşmesini engellediğini, evden çıkmasını engellediğini, telefonla olan görüşmelerini, akraba ve komşu ziyaretlerini sürekli takip ederek baskı yaptığını, "seni sevmiyorum, seni sevmek zorunda değilim ama sen bana bakmaya, bana kölelik yapmaya mecbursun, sen bana boşanma davası açarsan seni gebertirim" diyerek baskı yaptığını, sürekli olarak aşağıladığını, davacının el emeği ile geçimini sağlamaya çalıştığını, el işi ve yorgan yaparak ev ekonomisine katkıda bulunduğunu, davacı eş başörtüsü boynuna dolanmak suretiyle davalı eş tarafından öldürülmeye çalışıldığını, hayatına kastettiğini, bu olaydan sonra davacının evi terk etmek zorunda kaldığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde dava dilekçesindeki iddiaların hiç birinin doğru olmadığını, eşini ve çocuklarını çok sevdiğini, bu nedenle boşanmak istemediğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin 26.11.2020 tarihli kararı ile, erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle davanın kabulüne ve tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, velâyet konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, verilen karar davalı erkek vekili tarafından tamamına yönelik istinaf edilmekle Bölge Adliye Mahkemesince, davalının cevap dilekçesinin davacıya tebliğ edilmediğinden bahisle usuli eksiklik yönünden hükmün kaldırılmasına ve Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret içerikli ve küçük düşürücü sözler sarfettiği, müşterek konutun ihtiyaçlarını karşılamadığı, davacının çevresi ile iletişim kurmasını engelleyerek kısıtladığı belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve velâyet konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, hükmün tamamı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kadının davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, ispat noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.