"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1651 E., 2023/245 K.
DAVA TARİHİ : 16.01.2017
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yenice(Karabük) Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/19 E., 2022/114 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı ve birleşen boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince birleşen davanın derdestlik nedeniyle reddine, karşılıklı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile birleşen dava bakımından işin esasının incelenerek, her üç dava bakımından da ortak kusur değerlendirmesi yapılarak karar verilmek üzere hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava, karşı dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin, bekar gibi yaşantısına devam ettiğini, müvekkilini evde tek başına bırakıp arkadaşlarıyla gezmeye gittiğini, harçlık bırakmadığını, doğal gaz yaktırmadığını, müvekkilinin cep telefonuna kontör yüklemediğini, evin iaşe, geçim ve ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, tek başına akraba ziyaretlerine gittiğini, birlikte gitmek istediğini söyleyen müvekkiline şiddet uyguladığını, sık sık alkol aldığını, başka kadınlarla mesajlaştığını, müvekkilinin ısrarlarına rağmen nüfus cüzdanını değiştirmediğini, müvekkilinin parmağındaki yüzüğünü dahi bozdurduğunu, şiddet uygulamayı alışkanlık haline getirdiğini, iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili için 600,00 TL tedbir- yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet ve kişisel eşya taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı erkek vekili cevap karşı dava dilekçesinde özetle; kadının hiç bir sebep yokken birden bire bağırmaya başlayıp adeta sinir krizi geçirir gibi hareket ettiğini, gidilen her ortamda tartışmalar çıkardığını, müvekkilinin doğal gaz faturasını ödeyemediğini, karşı davalıdan yüzüğünü istediğini, karşı davalının rızası ile yüzüğü çıkarıp verdiğini, kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini,kadının, müvekkili tarafından evin değişik yerlerinde yatarken bulduğunu, sebepsiz yere müvekkilini şikayet ettiğini, evdeki eşyalara zarar verdiğini, müvekkilin iş arkadaşı Hakan'ın telefonunun arızalı olması sebebiyle müvekkilinin telefonunu ödünç alarak kız arkadaşı ile görüşüp mesajlaştığını, market alış verişi sırasında tartışma çıkartıp bağırıp çağırıp hakaret ettiğini, kendi aralarında kalması gerek mahrem konuları ailesine anlattığını, müvekkiline yengesi ile birlikte olduğu yönünde iftira attığını, en son olarak müvekkiline saldırdığını, müvekkilini sevmediğini, aşağıladığını, küçük düşürdüğünü, müvekkiline istemediğini beyan eden mesajlar attığını, psikolojik sorunlarının olduğunu beyan ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; karşı dava dilekçesindeki kadına izafe edilmiş vakıalar yanında kadının, müvekkilinin ailesine ağza alınmayacak şekilde hakaretler ettiğini, müvekkilinin mesaiye kalmak istediğinde müvekkiline karşı çıktığını, dava açıldıktan sonra beni niye arayıp sormuyorsun diye sorduğunu ve boşanma davasını geri çekeceğim eve geleceğim şeklinde beyanlarda bulunduğunu, dava açıldıktan sonra müvekkilinin iş yerinden 114 arkadaşına facebooktan eklediğini iddia ederek,bu davanın kadının açmış olduğu Yenice Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/11 e sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili lehine 20.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 19.11.2019 tarih, 2017/11 Esas, 2019/138 Karar sayılı kararı ile; boşanmaya sebep olan vakıalar için erkeğin hafif kusurlu, kadının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle karşılıklı davaların kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için 400,00 TL tedbir nafakasına, kadın eşin yoksulluk nafakası, tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına kararın kesinleşmesiyle işleyecek yasal faiziyle birlikte 8.000,00 TL manevî tazminata 8.000,00 TL maddî tazminata, birleşen dosyanın derdestlik dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, ziynet eşyası alacağı talebinin tefriki ile yeni esasa kayıt edilmesine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 18.01.2022 tarih 2020/171 Esas 2022/82 Karar sayılı kararı ile, birleşen dava bakımından işin esasının incelenerek, her üç dava bakımından da ortak kusur değerlendirmesi yapılarak karar verilmek üzere kararın kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek eşin, kadına şiddet uyguladığı, kadının ise evlenmeden önce bipolar duygulanım bozukluğu tanısı konulan hastalığını gizlediği ve tedaviye yanaşmadığı, zaman zaman sinir krizleri geçirdiği ve erkek eşin hastaneye götürme tekliflerini reddettiği, erkeği arkadaşlarının yanında aşağıladığı, hakaret ettiği ve iftira attığı, darp ettiği, erkeğin ailesine hakaret içerir kötü sözler sarfettiği, hastaneye gideceğim diyerek evi terkettiği, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kadının ağır kusurlu olduğu, erkeğin ise hafif kusurlu olduğu; boşanma sebebiyle kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, maddî tazminat şartlarının oluşmadığı, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde ağır kusurlu olduğu kabul edilen kadın lehine tazminat ve yoksulluk nafakası şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle; karşılıklı açılan ve birleşen boşanma davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat taleplerinin reddine erkek yararına 8.000,00 TL manevî tazminata, maddî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, karşı ve birleşen davaların kabulü, reddedilen yoksulluk nafakası ile tazminat talepleri, kabul edilen manevî tazminat, vekâlet ücreti yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile, istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, karşı ve birleşen davaların kabulü, reddedilen yoksulluk nafakası ile tazminat talepleri, kabul edilen manevî tazminat, vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin karşı ve birleşen davasının kabulü ve kadının tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, erkeğin kabul edilen manevî tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, miktarının fazla olup olmadığı, vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası ve 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.