"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/259 E., 2023/31 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; müvekkilin sürekli ezildiğini, sonu fiziksel şiddete varan kavgalar çıkardığı, hakaretlerinin hayatı çekilmez hale getirdiğini, müvekkilinin hep ağır işlerde çalıştırıldığını, son olayda erkeğin kadının boğazını sıkarak ona saldırdığını ve ağza alınmayacak hakaretler ederek yerlerde sürüklediğini, olayı duyan davalının annesinin olay yerine geldiğinde davalı ile bir olup müvekkiline saldırdığını, bir boşlukta ellerinden kurtulan müvekkilinin üst komşularının evine sığındığını, müvekkilinin daha sonra babasının evine döndüdüğünü, davalı eşin son zamanlarda iyilece saldırganlaşan ve evinden iyice uzaklaştıran davranışlardan müvekkilinin kendisinin aldatıldığını düşündüğünü ileri sürerek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına aylık ayrı ayrı aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, kadının bencil, çalışmayı ve yardımlaşmayı sevmeyen, en küçük bir isteğe hakaretle karşılık veren, dengesiz ve densiz bir insan olduğunu, aile büyüklerine gösterilmesi gereken saygıyı göstermediğini, onlar hakkında her türlü hakaret ve sövgü dolu sözler söylediğini belirterek bu nedenlerle tarafların boşanmalarını, davacının velâyet, her türlü nafaka, maddî ve manevi tazminat istemlerinin reddini, ortak çocukların velâyetinin davalı baba üzerinde bırakılmasını, velâyeti babaya bırakılan her bir çocuk için aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davalı erkek yararına 50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince; son olay tarihinde kadın, erkek ve erkeğin annesi ... arasında kavga olayı yaşandığını, kadının erkeğe, erkeğin kadına ve erkeğin annesinin kadına yönelik basit yaralama eyleminin sübut bulduğu ancak ilk hareketin kimden geldiğinin tespit edilemediği, iki tarafında birbirine şiddet uygulaması nedeniyle boşanmaya sebep olan bu olay da tarafların eşit kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yararının kalmadığı, daha önce de sık sık ayrılık yaşamış olmaları da düşünüldüğünde tekrar bir araya gelemeyecekleri, evlilik birliğini sürdürmelerinin mümkün olmadığı anlaşıldığından, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davalı babaya verilmesine, ortak çocuklar ile davacı anne arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklar yararına aylık ayrı ayrı 100,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, bir işte çalıştığı düzenli gelire sahip olduğundan davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadının maddî ve manevi tazminat ile erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 20.01.2021 tarihli ve 2019/2112 Esas, 2021/74 Karar sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 27.09.2021 tarihli ve 2021/4500 Esas, 2021/6479 Karar sayılı kararıyla, dosya kapsamındaki ceza mahkemesi kararına göre, taraflar arasında yaşanan 15.10.2017 tarihli son olayda taraflar birbirlerine fiziki şiddet uygulamış olmakla birlikte, ceza dosyasındaki adli raporlara göre erkeğin eşine uyguladığı şiddetin ağırlığı ve derecesi kadına göre fazla olduğu, ceza yargılamasında tarafların temel cezaları belirlenirken esas alınan bu hususun Bölge Adliye Mahkemesince kusur belirlemesinde dikkate alınmamasının doğru görülmediği, yine, davacı kadının dava dilekçesinde eşinin annesinin son olayda kendisine şiddet uyguladığına vakıa olarak dayandığı ve ceza yargılaması sonunda kadına şiddet uygulayan erkeğin annesi hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu itibarla, boşanmaya neden olan ve gerçekleşen olaylarda son olayda eşine şiddet uygulayan ve annesinin şiddetine engel olmayan erkek, son olayda eşine şiddet uygulayan kadına nazaran ağır kusurlu olduğu, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğuna hükmedilmesinin doğru olmadığı, gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen az kusurlu davacı kadın yararına uygun miktarda maddî ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu taleplerinin reddinin doğru bulunmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden bozulmasına, diğer temyiz itirazlarının ise reddi ile temyize konu diğer yönlerden kararın onanmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesi 16.02.2022 tarih ve 2021/202 Esas, 2022/33 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasında 15.10.2017 tarihinde yaşanan kavgayla birlikte ortak yaşamın sona erdiği, tartışmada tarafların karşılıklı birbirlerine şiddet uyguladıkları, ayrıca erkeğin annesinin de kadına şiddet uyguladığı, düzenlenen adli raporlarda kadının maruz kaldığı şiddetin daha ağır olduğu anlaşılmakla, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği kanaatine varılmış, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davacı kadın yararına 12.500,00 TL maddî ve 11.500,00 TL manevi tazminata karar verilmiş, verilen karara karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 11.10.2022 tarih ve 2022/8304 Esas, 2022/7989 Karar sayılı kararıyla, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminatın az olup bozmanın amacına uygun bulunmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına, hükmün bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; taraflar arasında 15.10.2017 tarihinde yaşanan kavgayla birlikte ortak yaşamın sona erdiği, tartışmada tarafların karşılıklı birbirlerine şiddet uyguladıkları, ayrıca erkeğin annesinin de kadına şiddet uyguladığı, düzenlenen adli raporlarda kadının maruz kaldığı şiddetin daha ağır olduğu anlaşılmakla, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, paranın alım gücü, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davacı kadın yararına 40.000,00 TL maddî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemece hükmedilen maddî tazminat miktarının günümüz ekonomik koşullarında oldukça düşük olduğunu belirterek kararın kararın maddî tazminat miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.