"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/421 E., 2022/430 K.
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki babalığın hükmen tespitine ilişkin davada verilen feragat beyanının geçersizliğinin tespiti istemi davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ... ile arasında görülen babalığın hükmen tespiti davasında, vekili olan avukatın babalık meselesinin tarafların rencide olmayacağı şekilde çözüme kavuşturulacağı yönünde güven verdiğini ve davadan feragat ettiğini, ancak daha sonra yapılan araştırmada vekili olan avukatın uzun yıllar davalı, aile çevresi ile ortakları bulundukları şirketlerin avukatlığını yaptığını öğrendiğini, vekilinin kendisini yanılttığını belirterek; davanın kabulü ile Finike Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/238 Esas sayılı dosyasında 25.03.2014 tarihli davadan feragat beyanının feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, davacının vekili olan avukata babalığın hükmen tespiti davasından feragat etmek üzere yazılı talepte bulunduğunu, vekilinin de bu talep doğrultusunda davadan feragat ettiğini ancak daha sonra çevresinin baskısı nedeniyle feragatı hükümsüz kılmaya çalışmakta olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 09.03.2016 tarih ve 2015/81 Esas, 2016/93 Karar sayılı kararıyla; her ne kadar davacı kadın tarafından irade bozukluğu olarak hata ile davalı erkek tarafından kandırıldığı için davadan feragat ettiğini iddia etmişse de bahsi geçen dosyada avukatının feragat ettiği, avukatının feragat etmeye yetkili kılındığı, bu hususta hatanın olduğuna dair bir iddia bulunmadığı gibi davacı kadının da avukatı ile arasında düzenlediği belgenin hata veya aldatma bulunduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 23.06.2021 tarihli ve 2020/946 Esas, 2021/5413 Karar sayılı ilâmıyla; tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; öncelikle şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olan babalığın hükmen tespiti davası için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 74 üncü maddesi gereği özel yetki içeren vekâletname olması gerektiği, davadan feragat eden vekilin vekâletnamesinde bu yönde özel yetki bulunmadığı, bu sebeple feragatın öncelikle bu yönü ile geçersiz olduğu, kaldı ki; davacı kadın ile kayden baba Fedai arasında soybağının reddedildiği ve mevcut nüfus kaydına göre davacının annesinin bekarlık hanesinde baba bağı olmaksızın kayıtlı olduğu, davalı erkeğin ise özel bir laboratuvarda yapılan DNA incelemesinde davacı kadının babası olduğu, nitekim davalı erkeğin bu durumu ve açılan babalık davasını katıldığı ilk duruşmada kabul ettiği, davacı kadının, davadan feragatten öte davalı erkek ve Av....'nın da kabulünde olduğu üzere davalı erkeğin yakın arkadaşı olan Av....'nın, davalı erkeğin araması ve vekilin de yargılama gideri ve vekâlet ücretini davacı kadından talep etmesi üzerine davacı kadının davayı takipten vazgeçme yönünde irade açıkladığı, nitekim davacı kadının davadan feragat beyanından kısa bir süre sonra vekili azlettiği, hakkında şikayette bulunduğu ve davaya katılarak davayı sürdürmek iradesini ortaya koyduğu, bütün bu maddî olgular babalığın hükmen tespiti yönünden davacı kadının lehine iken davacı kadının davadan feragat etmesinin hayatın olağan akışına ters düştüğü ve davadan feragat beyanını iradesini sakatlayan hata (yanılma) hali ile verdiği ve bu beyanın geçersiz olduğunun kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, Finike Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/238 Esas, 2019/230 Karar dosyasının, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olduğu, davacı kadın vekilinin vekâletnamesinin 6100 sayılı Kanun'un 74 üncü maddesi gereği özel yetki içermediği ve bu nedenle davacı kadın vekilinin feragat beyanının geçersiz olduğu, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2020/946 Esas, 2021/5413 Karar ve 23.06.2021 tarihli ilamı ile de bu hususa değinildiği ayrıca bozma ilamında davacı kadın ile kayden baba Fedai arasında soybağının reddedildiği ve mevcut nüfus kaydına göre davacı kadının annesinin bekarlık hanesinde baba bağı olmaksızın kayıtlı olduğu, davalı erkeğin ise özel bir laboratuvarda yapılan DNA incelemesinde davacı kadının babası olduğu, nitekim davalı erkeğin bu durumu ve açılan babalık davasını katıldığı ilk duruşmada kabul ettiği, davacı kadının davadan feragatten öte davalı erkek ve Av....'nın da kabulünde olduğu üzere davalı erkeğin yakın arkadaşı olan Av....'nın, davalı erkeğin araması ve vekilin de yargılama gideri ve vekâlet ücretini davacı kadından talep etmesi üzerine davacı kadının davayı takipten vazgeçme yönünde irade açıkladığı, nitekim davacı kadının davadan feragat beyanından kısa bir süre sonra vekili azlettiği, hakkında şikayette bulunduğu ve davaya katılarak davayı sürdürmek iradesini ortaya koyduğu, bütün bu maddî olguların babalığın hükmen tespiti yönünden davacı kadının yararına iken davacı kadının davadan feragat etmesinin hayatın olağan akışına ters düştüğü ve davadan feragat beyanını iradesini sakatlayan hata (yanılma) hali ile verdiği ve bu beyanın geçersiz olduğunun kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacı kadının Finike Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/238 Esas sayılı dosyasındaki 25.03.2015 tarihli feragat beyanının iptaline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davacı kadının, feragat beyanında hataya düştüğünü ispatlayamadığı, kendi rızası ile davadan feragat ettiği, avukat... isimli kişi ile davalının tanıştığını bilmesine rağmen bu konuda yalan söylediği, babalığın tespitine dair davayı sürüncemede bırakmak gibi bir amacı olmadığı, feragat beyanının geçerliliğini koruduğu vekilin feragat yetkisinin de olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; babalığın hükmün tespitine ilişkin davada verilen feragat beyanının geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olup uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin davada feragat beyanının, irade bozukluğuna (yanılma) dayanıp dayanmadığı, feragatın geçerli olup olmadığı bu kapsamda bozma ilamı kapsamında karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 30 uncu ve devamı maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 307 inci ve devamı maddeleri;
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı erkek asılın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.