Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4426 E. 2023/2780 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, babasının nüfus kaydına sonradan kaydedilen bir kişinin gerçek kardeşi olmadığını iddia ederek nüfus kaydının düzeltilmesi talebi üzerine davanın hukuki niteliğinin belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Dava, 5524 sayılı Tescil Edilmeyen Birleşmelerle Bunlardan Doğan Çocukların Teciline ve Gizli Kalmış Nüfus Vakıalarının Cezasız Olarak Kaydına Dair Kanun'a göre yapılan tescile itiraz niteliğinde olduğundan görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi ve davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak görülmesi gerektiği gözetilerek, mahkemece aile mahkemesi sıfatıyla bakılıp hatalı hukuki nitelendirme ile davanın reddine karar verilmesi bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2018/414 E., 2019/282 K.

KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesi davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı asıl tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; ... Kılıçdere'nin tek çocuğu olduğunu, babasının nüfus kaydını incelediğinde babasının nüfusuna kayıtlı Fadime Kılıçdere (...) isimli bir kızının daha olduğunu öğrendiğini, bu şahsın kendisinin gerçek kardeşi olmadığını, miras için nüfusa kayıt yaptırıldığını, Fadime Kılıçdere'nin babasının ... Kılıçdere olmadığını iddia ederek nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı, davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 03.11.2015 tarih ve 2015/155 Esas, 2015/180 Karar sayılı ilamıyla; davacının davayı açmakta hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı asıl temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 26/06/2018 tarih ve 2017/13140 Esas-2018/14414 Karar sayılı ilamıyla, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36 ncı maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesinin zorunlu olduğu, bu kanun hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesinin ... görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davanın soybağının reddi davası olduğu, nüfus idaresine husumet düşmeyeceği, davalı ... müdürlüğü yönünden pasif husumet yokluğundan diğer davalı yönünden davanın hak düşürücü sürede açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı asıl temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı asıl; davalıyı tanımadığını, nüfus kaydının gerçeği yansıtmadığını, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tüm yönleriyle bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davanın nüfus kaydının düzeltilmesi mi yoksa soybağının reddi davası mı olduğu naoktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin birinci fıkrası, 39 uncu, 282 nci, 286 ncı, 289 uncu, 291 ..., maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 1 ..., 33 üncü, 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun (5490 sayılı Kanun) 35 ... ve 36 ncı maddeleri; 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un (4787 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi; 5524 sayılı Tescil edilmeyen Birleşmelerle Bunlardan ... Çocukların Teciline ve Gizli Kalmış Nüfus Vakıalarının Cezasız Olarak Kaydına Dair Kanun'un (5524 sayılı Kanun)1 ... maddesinin ikinci fıkrası; 04.06.1958 tarihli ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.02.1998 tarihli, 2-87/77 sayılı kararı,

3. Değerlendirme

1.6100 sayılı Kanun'un görevin belirlenmesi ve niteliği başlıklı 1 ... maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu husus mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerekir.

2.04.06.1958 tarihli ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddî olayları açıklamak taraflara; ileri sürülen olayları hukuken nitelemek, uygulanacak kanun hükümlerini tespit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir. Nitekim 6100 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesinde hâkimin, Türk Hukuku'nu resen uygulayacağı belirtilmiştir. Bu ilke gereği açılan davayı nitelemek ve açılmış bir dava hakkında ... hukuk kurallarını bulup uygulamak hâkime düşen bir görevdir.

3.Öncelikle çözümlenmesi gereken husus; davanın soybağının reddi-babalık veya nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası olup olmadığıdır. Bilindiği üzere, soybağı birbirinin soyundan gelen kişiler arasındaki ilişkiyi ifade ettiğinden bu kavram içerisinde kan bağının yanında hukuki münasebetin de bulunması, diğer bir ifadeyle kan bağının hukuk düzeninin aradığı koşullar içerisinde oluşması zorunludur. 4721 sayılı Kanun'un 282 nci maddesi uyarınca, çocuk ile ana arasında soybağı doğumla, baba ile arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmüyle kurulur. Soybağı ayrıca evlat edinme yoluyla da kurulur, ayrıca, kısaca af kanunları olarak nitelendirilen bir evlenme aktine dayanmayan birleşmelerden ... çocukların neseplerinin düzeltilmesine ilişkin kanunlara göre de soybağı kurulabilir. (YHGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı)

4.Çocuk ile ana arasında soybağı, doğumla kendiliğinden kurulur. Çocuk ile annesi arasındaki soybağının tesisi için, hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir.

5.Öte yandan 4721 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesinin birinci fıkrasına göre, kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı kanunun 39 uncu ve 5490 sayılı Kanun'un 35 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.

6.Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki ... olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan ... olmayan kayıtlar, ilgililerince açılacak kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77 sayılı kararı). Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi ... olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu ... daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (YHGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, 4787 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi kapsamı dışında olup, aile mahkemelerinin görevine girmez. Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında, 5490 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi gereği, nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur.

7.Somut olayda, dava nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemli olarak Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılmış, davanın reddi kararının temyiz edilmesi üzerine davanın nüfus müdürü veya memuru huzurunda görülmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, asliye hukuk mahkemesi zımnen görevli kabul edilmiştir. Bozma ilamına uyan mahkemece davanın soybağının reddi davası olduğu değerlendirmesi yapılarak davaya "Aile Mahkemesi sıfatıyla" bakılmasına, davanın hak düşürücü süre dolduğundan reddine, Nüfus İdaresi'ne karşı açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmişse de; soybağı düzenlenecek olan davalının, davacının babasının nüfusuna "Evli Erkeğin Başka Kadından Olan Çocuğa Ait İlmühaber" gereğince tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde dava, 4721 sayılı Kanun'un aile hukuku kitabında düzenlenen soybağının reddine ilişkin bir dava olmayıp Af Kanunu gereğince yapılan tescile itiraz niteliğindedir. Dava, 5524 sayılı Af Kanununa göre yapılan tescile itiraz niteliğinde olduğuna göre; görevli mahkeme, 4787 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi gereğince aile mahkemesi olmayıp 5490 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesidir. Mahkemece, davaya yetkili ve görevli asliye hukuk mahkemesinde nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak bakılması gerekirken hatalı hukuki nitelendirme yapılarak davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması ve yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi ... görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Temyiz peşin harcının yatırana iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

31.05.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.