Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4429 E. 2024/2978 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davalarında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusur durumu, kadın lehine tazminat ve nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarları ile erkeğin tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/259 E., 2023/720 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölköy Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi

SAYISI : 2020/176 E., 2022/627 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, evlilik boyunca eşinin ailesi ile aynı apartmanda kaldıklarını, davacı kadının annesinin evine bile gidemediğini, kayınpederinin de şiddet uyguladığını, en son 11.12.2020 tarihinde müvekkilinin kayınpederi tarafından hakarete uğradığını, eşi tarafından da darp edildiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacı erkekten alınarak davacı-davalı kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini, sürekli komşulara gittiğini, erkeğe ve ailesine hakaret ettiğini, sürekli kavga çıkardığını, özel hayatlarını başkalarına anlattığını, ailesinin müdahale ettiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davacı-davalı kadından alınarak davalı-davacı erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların bildirdikleri tanıkların birbiriyle çelişmeyen uyumlu beyanlarından, davacı-davalı kadının davalı-davacı erkekten fiziki şiddet, hakaret gördüğü, Mart 2020 tarihinde tarafların yaşadığı kavganın dönüm noktası olduğu, bu kavgada davalı-davacı erkeğin kadını dövdüğü, bu nedenle erkek hakkında Gölköy Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/95 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve eşe karşı kasten yaralama suçundan mahkumiyetine karar verildiği, söz konusu kararın kesinleştiği, davacı-davalı kadının ise evlilik birliğinde üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, erkeğin babasının rahatsızlığı nedeniyle altına kaçırdığı, bu durumun ise kadın tarafından sürekli olarak sorun addedilip sıkıntı çıkartıldığı, tarafların evlilik birlikteliğinde eşlerden beklenen saygı sevgi ortamının kalmadığı, tarafların gerek aile büyüklerinin gerekse de köyün ileri gelenlerinin birkaç defa tarafları bir araya getirip barştırmasına rağmen evlilik birlikteliğinin devam edemediği, evlilik birlikteliğinde tarafların birbirlerine karşılıklı olarak kötü sözler söyleyip hakaret ettikleri, bu haliyle taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, karısını döverek ona fiziki şiddet uygulayan, hakaret eden davalı-davacı erkeğin, kadına göre daha kusurlu olduğu, ancak davacı-davalı kadının da davalı-davacı erkeğe hakaret ederek, kötü sözler söyleyerek, birliğin devamında üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeyerek, eşinin ailesine kötü davranarak kusurunun bulunduğu, boşanmaya neden olan olaylarda davacı-davalı kadının kusurunun bulunduğu ancak davalı-davacı erkeğe göre kusurunun az olduğu ve ağır kusurlu olmadığı, ev hanımı olup gelirinin ve gelir getiren mal varlığının bulunmadığı, kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerekçeleri ile her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacı erkekten alınarak davacı-davalı kadına verilmesine, davacı-davalı kadın için aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının davalı-davacıdan alınarak davacı-davalıya verilmesine, nafakanın her yıl TÜFE oranında artırılmasına, 4.000,00 TL maddî, 4.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihi olan 09.09.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-davalı kadından tahsili ile davalı-davacı erkeğe ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-davalı kadın vekili, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, nafaka ve tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar, miktarları ve lehine hükmedilen tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, somut olayda irat şeklinde ödemenin tarafların ekonomik sosyal durumu dikkate alındığında kanunun amacına uygun olmadığı, o halde, yoksulluk nafakası yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan şekilde ödemesinin uygun olacağı gözetilerek, bu yönde hüküm kurulması gerekirken, nafakanın irat şeklinde ödenmesine karar verilmesinin somut olay bakımından isabetli görülmediği, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın az olduğu, toplanan delillerden kadının hafif, erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşıldığından davalı-davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen kaldırılmasına, kaldırılan yönlerden yeni hüküm oluşturulmasına, 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacı erkekten alınarak davacı-davalı kadına verilmesine, boşanma hükmünün kesinleşmesinin ardından bir kerede ödenmek üzere, takdiren 20.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasının davalı-davacı erkekten alınarak davacı-davalı kadına verilmesine, birleşen dava yönünden davalı-davacı erkeğin maddî ve manevî tazminat istemlerinin reddine, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, nafakalar ve miktarları ile tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davalarında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün doğru olup olmadığı, kadın lehine tazminat ve nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı, miktarları ve erkeğin tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`un 50 ve 51 inci maddeleri .

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.