"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2260 E., 2022/2570 K.
DAVA TARİHİ : 22.08.2017
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tavas Asliye Hukuk (Aile ) Mahkemesi
SAYISI : 2022/55 E., 2022/134 K.
Taraflar arasındaki ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile sair istinaf sebepleri incelenmeksizin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin, birinci fıkrasının (a) bendinin (4) üncü alt bendi uyarınca harç eksikliği nedeniyle kararın kaldırılmasına ve Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 14.08.2009 tarihinde evlendiklerini, Almanya mahkemelerinin kararı ile boşandıklarını, davalının set takımı hariç davacı kadının tüm ziynetlerini aldığını ve geriye vermediğini, davalının barışma görüşmeleri esnasında bir çok defa altınları geri vereceğini söylediğini fakat sözünü yerine getirmediğini, buna ilişkin tanıklarının mevcut olduğunu, boşanmanın gerçekleşmesine rağmen ziynet eşyalarını iade etmediğini belirterek dava dilekçesinde sayılan bir kısım ziynet eşyalarının tarafına aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedelinin ödenmesine, davalıya ait araç kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davanın haksız soyut iddialarla dolu temelsiz bir dava olduğu, zamanaşımı ve hak düşürücü süreler geçtikten sonra açılmış olduğunu ve davanın reddinin gerektiğini, davacı ile davalı müvekkilinin Alman-Tettnang Mahkemesi 7 F522/16 sayılı ilamı ile boşandıklarını ve boşanma kararının kesinleştiğini, boşanma kararının 7 numaralı başlıkta ise "taraflar arasında başkaca talep bulunmadığını, tarafların tedbiren sair tüm bilinen veya bilinmeyen talep haklarından vazgeçmekte olduğunu, vazgeçme iradelerini karşılıklı olarak kabul etmişlerdir" demek sureti ile tarafların birbirlerinden başkaca hak ve alacaklarından feragat ettiklerini, bu nedenlerle davanın reddedilmesi gerektiğini, kadının erkek işte iken kişisel eşyalarını alıp gittiğini, bu nedenlerle dava dilekçesinde belirtilen ve talep edilen ziynet miktarını ve bu ziynet eşyalarının müvekkilinde olduğunu kabul etmediklerini, davacı tarafın tanık dinletmesine de muvafakatı bulunmadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava, talep ve delil bildirme hakkı saklı kalmak kaydı ile öncelikle zaman aşımı ve hak düşürücü süreler yönünden itirazlarının kabulü ile davanın zaman aşımı ve hak düşürücü süreler yönünden reddine kabul görmemesi halinde haksız davanın reddi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 17.06.2020 tarihli kararı ile tarafların Almanya Tettnang Asliye Hukuk Mahkemesinde boşandıklarını, kendi aralarında kişisel eşyalarına ilişkin anlaşma yaptıklarını ve bu anlaşma dışında tüm bilinen veya bilinmeyen talep haklarından vazgeçtiklerini ve vazgeçmeyi karşılıklı olarak kabul ettiklerini, Almanya Tettnang Asliye Hukuk (Aile ) Mahkemesinin 06.05.2017 tarih 7 F 522/16 dosya numaralı kararının Türk mahkemelerince tanınması ve tenfizine karar verildiğini, davacının tüm bilinen veya bilinmeyen talep haklarından vazgeçtiğini belirterek davacının davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf talebinde bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda 28.01.2022 tarihli kararı ile; harç eksikliği gerekçesiyle hükmün kaldırılmasına ve eksikliğin giderilmesi yönünden mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlık kısmında tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların Almanya Tettnang Asliye Hukuk Mahkemesinde boşandıklarını, kendi aralarında kişisel eşyalarına ilişkin anlaşma yaptıklarını ve bu anlaşma dışında tüm bilinen veya bilinmeyen talep haklarından vazgeçtiklerini ve vazgeçmeyi karşılıklı olarak kabul ettiklerini, Almanya Tettnang Asliye Hukuk (Aile ) Mahkemesinin 06.05.2017 tarih 7 F 522/16 dosya numaralı kararının Türk mahkemelerince tanınması ve tenfizine karar verildiğini, davacının tüm bilinen veya bilinmeyen talep haklarından vazgeçtiğini belirterek davacının davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken yabancı mahkeme kararının tanındığı, bu suretle ziynet alacağı isteminin konusuz kaldığı gerekçesiyle açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesinin doğru olmadığını ancak kararın davacı tarafından bu yönden istinaf edilmediğini, bu nedenle yanlışlığa değinilmekle yetinildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili, yabancı mahkemede hüküm altına alınan anlaşmalı boşanmada haklarından vazgeçtiklerine dair beyanın ziynet alacağı talebini kapsamadığını, ziynet ibaresinin geçmediğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tanıma ve tenfizi yapılan yabancı mahkeme kararında ve dayanak yapılan anlaşmadaki feragat iradesinin ziynet alacağını kapsayıp kapsamadığı, bu haktan feragat edilmiş olup olmadığı, talep edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 1 inci, 6 ncı, 220 inci, 222 nci ve 226 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 191 inci, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.