"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/369 E., 2023/552 K.
DAVA TARİHİ : 02.08.2016
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2016/552 E., 2020/506 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ve kadının açtığı birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının kök ailesinden ayrılmadığını ve onları erkekten daha önce tuttuğunu, erkeği aşağıladığını, hor gördüğünü, sahiplenmediğini, aile mahremini üçüncü kişilere anlattığını, erkeğin ailesine saygı göstermediğini, ikinci çocuğa hamile kaldığında erkeğin kendisindeki psikolojik bozukluk nedeniyle kullandığı ilaçların çocuğun engelli olmasına neden olacağından kürtaj olması gerektiğini söylemiş ve kadın bunu kabul etmeyerek ortak çocuğu da alıp evi terk ettiğini iddia ederek asıl davanın kabulüne, kadının açtığı birleşen boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin erkeğe verilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili birleşen boşanma davası ve asıl davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin sadece depresyon hastalığının olduğunu söylediğini; erkeğin psikoz hastası olduğunu kadından gizlediğini, erkeğin takıntılı olduğunu, evde yenen içilen her şeyi kontrol ettiğini, dışarı çıktığında kadını ve çocuğu eve kilitlediğini, ekonomik şiddet uyguladığını, erkeğin annesine sormadan karar alamadığını ve erkeğin annesinin her şeye karıştığını, ikinci çocuğa hamile kaldığını öğrendiğinde erkeğin kendisine çocuğu aldırması konusunda baskı uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini iddia ederek asıl davanın reddine, birleşen davasının kabulüne, akıl hastalığı nedeniyle aksi takdirde pek kötü, onur kırıcı davranış nedeniyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin kadına verilmesine, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyada bulunan raporlar dikkate alındığında erkeğin akıl hastalığının bulunmadığı, erkeğin psikotik bozukluk rahatsızlığı bulunduğu, evlenmeden önce bu rahatsızlığını ve işini eşinden gizlediği, rahatsızlığı nedeniyle aşırı derecede kıskanç, şüpheci ve takıntılı olduğu, dolapları sürekli kontrol ettiği, işe giderken 15 dakikayı bulan kapı kilitleme takıntısının olduğu, aşırı derecede cimri olup,"kim yedi bunları,kim bitirdi" şeklinde eşinden hesap sorduğu, eşinin plansız hamile kalması üzerine baskı uygulayarak "ben çocuk istemiyorum,ben yokum,siktir gitsin pezevenk kadın" şeklinde söylemde bulunduğu, eşi ile hasta iken ilgilenmediği, aşırı derecede annesine bağlı olup evlilik birliğindeki tüm kararları annesinin verdiği, kayınvalidesini evde istemediği; davalı-davacı kadının da, eşinin rahatsızlığı ve kullandığı ilaçlardan dolayı eşini hor görüp aşağıladığı, ailesi ile görüşmesine karşı çıktığı, eşine saygı duymadığı,"sen askerlik yapmadın, sen ilaç kullanıyorsun, kendini erkek mi zannediyorsun, haddini bil, sen kendini bizimle bir mi tutuyorsun, sen sus konuşma, sen normal değilsin, sen bir şey bilmiyorsun" şeklinde eşini hor gördüğü, bu haliyle kadının az, erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve kadının birleşen boşanma davasının kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadının akıl hastalığı nedenine ve pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma taleplerinin reddine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile küçük arasında kişisel ilişki düzenlenmesine, küçüğe fiilen bakan ebeveyn tarafından diğer ebeveyne yönelik nafaka talebinde bulunabileceği anlaşılmakla tarafların ekonomik ve sosyal durumları, küçüğün yaşı ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek çocuk yararına aylık 750,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasına, beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları ihlal edilen kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, birleşen karşı davanın kabulü, kadın yararına verilen tazminatlar ile tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası hükümleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, esas davanın kabulü, kısa kararda esas dava reddedildiği halde gerekçeli kararda sehven kabul yazılması, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan karşı davanın reddi, maddî ve manevî tazminat, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenleri, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmemesine göre taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, kadının davasının kabulü, kadın yararına verilen tazminatlar ile tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası hükümleri yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, maddî ve manevî tazminat ile tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 inci maddesi, 323 üncü maddesi, 327 inci maddesi, 330 uncu maddesi, Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.