"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/785 E., 2023/133 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; tazminatlara ilişkin hüküm kurulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 80.000,00 TL maddî ve 70.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, erkek lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 01.03.2019 tarihli ve 2019/73 Esas, 2019/120 Karar sayılı kararıyla; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca anlaşmalı boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî-manevî tazminat, eşya alacağı, katkı payı ve katılma alacağı talep etmediklerinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 03.05.2019 tarihli ve 2019/913 Esas, 2019/800 Karar sayılı kararıyla; anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin boşanmanın mali sonuçları ve gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmadığı, bu durumda, anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma olarak görülmesi gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesince taraflara maddî vakıa, delil ve taleplerini bildirmeleri için süre verilmesi, bildirilen delillerin toplanıp 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası çerçevesinde değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak gösterilen şekilde yargılama yapılıp sonucu uyarınca bir karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 21.01.2021 tarihli ve 2019/264 Esas, 2021/42 Karar sayılı kararıyla; erkeğin, eşine ve çocuklarına karşı ilgisiz olduğu, hayvancılık işiyle uğraşmasından dolayı sıklıkla yaylada kalıp eve gelmediği, evinin ihtiyaçlarını yeterince karşılamadığı, çalışan eşinden sıklıkla para istediği ve eşine küfür ettiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kadının bir kusurunun ispatlanmadığı gerekçesiyle, karşı davanın reddine, asıl davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, Dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporu, ortak çocukların velâyet hususundaki tercihleri, mevcut düzenleri, yaşları da dikkate alınarak baba yanında kalmalarının çocukların bedeni ve fikri, ahlaki gelişmesine yardım edeceği ve çocukların menfaati icabı olduğu gerekçesiyle ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, yasal koşulları oluşmadığından kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla velâyet, tazminatların miktarı, tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden; davalı- karşı davacı erkek vekili her iki dava ve fer'îleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 21.01.2022 tarihli ve 2021/685 Esas, 2022/104 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle tarafların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla tazminatlar, nafakalar ve velâyet yönünden; davalı- karşı davacı erkek vekili her iki dava ve fer'îleri yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 25.10.2022 tarihli ve 2022/2922 Esas, 2022/8465 Karar sayılı kararıyla; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadın lehine 35.000,00 TL maddî ve 35.000,00 TL manevî tazminata, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, erkeğin tam kusurlu kabul edilmesinin hatalı olduğunu, erkeğin boşanma davasındaki velâyet talebi kabul edilmesine rağmen lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, kadın lehine tazminatlara hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, tazminatlar, vekâlet ücreti yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen kusur belirlemesine ve vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenip incelenmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi,174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6098 sayılı Kanunu'nun 50 nci maddesi, 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı-karşı davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
01.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.