"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/674 E., 2023/626 K.
DAVA TARİHİ : 24.07.2019
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nevşehir Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/523 E., 2022/1004 K.
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 27.11.2012 tarihinde evlendiklerini, 28.11.2012 tarihinde Nevşehir ili Acıgöl ilçesi Karacaören köyü 136 ada 25 parsel ile 113 ada 34 parsel sayılı taşınmazların edinilerek davalı adına tescil edildiğini, davalının sadakatsizliğinin ortaya çıkması nedeniyle boşanma davası açtığını belirterek davalı adına kayıtlı iki taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 2.000,00 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı erkek vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların evliliğinden kısa bir süre sonra davacının annesinden alınan taşınmaz için davalının iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalının ailesinin davalıya para biriktirecek ve para verecek ekonomik gücünün bulunmadığını, davalının savunmasının kabulünün mümkün olmadığını ve bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazların, davalının ailesinin evlilik akdi öncesinde davalı için biriktirdiği paralar ile bedeli ödenerek evlendikten bir gün sonra kadının ailesinin verdiği para ile alındığını, ortak kazanç ile alınmadığını, dava konusu taşınmazların edinilmiş mal olmadığını, taşınmazların davalının kişisel malı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taşınmazların önceki malikinin davacının annesi olduğu, taşınmazların davalıya tarafların nikah tarihinden 1 gün sonrası olan 28.11.2012 tarihinde devredildiği, davacı tanıklarının, dava dilekçesinde geçen taşınmazların adet gereği davalıya düğün hediyesi olarak verildiğini, davalı ve ailesinin bu taşınmazları satın alacak bir ekonomik güçlerinin zaten olmadığını beyan ettikleri, davalı tanıklarının ise; taşınmazları satın aldıklarını belirttikleri, ancak davalı tanıklarının aksine davacı tanıklarının arasında taraflarla akraba olmayan bir tanığın da bulunması ve bu tanığın da davacı vekilinin iddialarını tasdiklemesi, tapu devrinin nikahtan bir gün sonra gerçekleşmesi, cevap dilekçesinde tarafların düğününün tapudaki devirden 1 yıl önce gerçekleştiği belirtilmesine rağmen taşınmazların düğün masrafları için satıldığının davalı tanıklarınca beyan edilmesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde hayatın olağan akışına da daha uygun olan davacı tanıklarının beyanlarının gerçeği yansıttığı, davacının annesi tarafından davalıya dava dilekçesinde zikredilen taşınmazların karşılıksız olarak devredildiği, ayrıca dava ve cevaba cevap dilekçesinde yer alan vakıalar olan davalının ailesinin ekonomik durumu olmaması ile davalının bu taşınmazı ailesinin biriktirdiği paralarla almaması hususları Mahkemece de kabul edilmiş olup, davacının dilekçelerinde geçen hukuki nitelendirmeler hariç olmakla ileri sürdüğü tüm vakıalar da ispatlanmış olduğundan davacı tarafa yemin delili hatırlatılmadığı, sonuç olarak davacının iddiaları Mahkemece sabit görülse de bu durumun davacıya katılma alacağı hakkı vermeyeceği, ilgili taşınmazların davalıya karşılıksız olarak verildiği dikkate alındığında bu taşınmazların kişisel mal kapsamına gireceği kabul edildiğinden davacının davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazların tapuda satış gösterildiğini, bu nedenle edinilmiş mal kabul edilmesi gerektiğini, kişisel mal olduğunun kabulünün hatalı olduğunu ileri sürerek davanın reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; karar gerekçesinin hatalı olduğunu, 2.000,00 TL vekâlet ücretine değil 9.200,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek gerekçe ve vekâlet ücreti yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği ancak davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin yanlış hesaplandığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine dair verilen kararda isabetsizlik bulunmadığından davacının istinaf başvurusunun reddine, davalı kadının vekâlet ücretine yönelik istinaf başvuru taleplerinin kabulü ile ilgili hükmün kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle davalı kadın lehine 9.200,00 TL vekâlet ücretine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacının katılma alacağı bulunup bulunmadığı, katılma alacağına dayanak yapılan taşınmazların, davalının kişisel malı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.