Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4711 E. 2024/3843 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında erkeğin istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı ve boşanma kararının hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve hukuka uygun olduğu, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/435 E., 2023/622 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 25. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/484 E., 2022/716 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen ve karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı- karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı- karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; kadının hakaret ettiğini, pandemi döneminde evi terk edip dönmediğini, evlilik birliği yükümlülüklerini ihmal ettiğini, ev işlerini yapmadığını, ilgisiz olduğunu, yatağını ayırdığını, kadının hakaret içerikli mesajlar attığını, kadının kız kardeşinin sürekli evlerinde kaldığını ve başka bir erkeğe kaçtığını iddia ederek, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı- karşı davalı erkek vekili 05.11.2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; yasal faizi ile birlikte 150.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminat talep ettiklerini beyan etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı- karşı davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin uyuşturucu madde kullandığını, bu maddenin etkisi altında iken kadına hem fiziksel hem de psikolojik şiddet uyguladığını, haysiyetsiz yaşam sürdüğünü, parayı esrara harcadığını, evin hiçbir ihtiyacını karşılamadığını, madde bağımlısı olduğunu, kadına hakaret ettiğini, kadını yataktan kovduğunu, erkeğin ailesinin aşağılayıcı sözler söylediğini, psikolojik baskı gördüğünü, kadını erkeğin ve abisinin iki günlük diye ailesinin yanına bıraktıklarını, bir daha geri almadıklarını iddia ederek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, 40.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı- karşı davacı kadın birleşen dava dosyasında dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 25. Aile Mahkemesinde derdest boşanma davalarının olduğunu, erkeğin evlilik birliği içerisinde fiilen ayrı yaşaması nedeniyle kadının bakım masraflarını karşılamadığını, hiçbir şekilde kadının ihtiyaçlarını karşılamadığını iddia ederek, kadın lehine aylık 2.500,00 TL tedbir nafakasına, boşanmadan sonra işbu nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların beyanları, nüfus aile kayıt tablosu, SGK, Polnet ve Takbis kayıtları ve dosya kapsamı altındaki diğer deliller aşığı altında, tanık .... beyanlarının aksine adli tıp raporuna göre erkeğin uyuşturucu madde alışkanlığının bulunmadığı, tanık ....'nin tarafların müşterek evinin yeterince temiz olmadığı, erkeğin eşi geç kalktığı için dışarıda kahvaltı yaptığı, kadının birlik görevlerini yerine getirmediği beyanlarına karşı, tanıklar .... ve ....'ın aksi yöndeki beyanları birlikte değerlendirildiğinde; kadının birlik görevlerini ihmal ettiğinin kabul görmediği, tanık ...'ın beyanların göre; kadının erkeğe “mal, salak, vasıfsız” dediği fakat bu sözler sonrası müşterek yaşamın devam ettiği, müşterek yaşamın devamına engel olmadığı, tanık ....'ın beyanına göre, erkeğin eşinin konuşmakta olduğu esnada elinden zorla telefonu alarak konuşmasını engellediği, tanıklar .... ve .... beyanlarında yer alan darp eylemleri ve izlerinin görülmesi sonrasında tarafların barıştığı, erkeğin (tanık .... beyanlarına göre) kadını tekrar geri getirmemek üzere ailesinin evine bıraktığı, eşine tekrar alacağını söylemesine rağmen bir daha arayıp sormadığı, kadının eve dönmek için eşini aramalarına cevap vermediği, buna göre; erkeğin birlikte yaşamaktan kaçındığı, kadının üzerine atılı eylemlerin sübuta ermediği, davacının delil olarak ileri sürdüğü ve duruşmada bizzat dinlettiği tanıklarının sözlerinin bir kısmı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu gerekçesi ile açılan asıl davanın reddine, karşı ve birleşen davanın ayrı ayrı kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın için dava (22.06.2022) tarihinden itibaren aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak erkekten alınarak kadına ödenmesine, kadın yararına kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 40.000,00 TL maddî tazminata, yasal koşulları oluşmadığından kadının manevî tazminat talebinin reddine, erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl davanın kabulü ve karşı davanın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İlk Derece Mahkemesinin 12.01.2023 tarih ve 2021/484 Esas, 2022/716 Karar sayılı ek kararı ile; gerekçeli kararın taraf vekillerine 27.12.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı- karşı davalı erkek vekilinin 11.01.2023 tarihinde istinaf başvuru dilekçesini sunduğu, erkek vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

3.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı erkek vekili, istinaf başvurusunun süre yönünden reddine dair ek kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarladığını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; istinaf başvurusunun süreden reddine dair ek karar, kusur belirlemesi. asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince verilen ek kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı- karşı davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, İlk Derece Mahkemesi'nin ek kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi'nin esastan ret kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu beyan ederek, İlk Derece Mahkemesi'nin ek kararı ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin esastan ret kararı, kusur belirlemebi asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulü yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı-karşı davalı erkek tarafından açılan boşanma davasında erkeğin istinaf başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı, İlk Derece Mahkemesince verilen ek karar ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 343 üncü, 344 üncü, 345 inci ve 346 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 7021 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10 uncu ve 21 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının ...'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.