Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4867 E. 2024/1507 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesinin, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi-manevi tazminat hükümlerinin yerinde olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanabilir hukuk kuralları değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi kararını onayan bölge adliye mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1802 E., 2023/815 K.

DAVA TARİHİ : 30.06.2020

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/335 E., 2021/547 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının, müvekkiline ilgi ve sevgi göstermediğini, kötü muamelede bulunduğunu, aşağıladığını, sürekli fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, ortak çocuklarla muhatap olmadığını, çocuklara hakaret ettiğini ve psikolojik şiddet uyguladığını, kadının sadakatsizliğinden şüphelendiği ve çocukların kendisinden olmadığını iddia ettiğini, müvekkilinin sadakatsizliğini ileri sürerek boşanmak istediğini ve evi terketmesini istediğini, dinen boşadığını, davalının kusurlu davranışları sebebiyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili davaya cevap ve cevaba cevap dilekçesinde; davacının isnat ettiği kusurları kabul etmediklerini, davacının ortak çocuğun düğününden müvekkilini haberdar etmediğini, sürekli kök ailesini ön panda tutup sıklıkla yatılı ve uzun süreli ailesine ziyarete gittiğini, ortak evi terk ettiğini, evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyanla tarafların boşanmalarına, davacının diğer tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların son ayrılığına konu olayda davalının, ortak çocuklarına davacının kendisini aldattığını, boşanmaya karar verdiğini söylediği, davacıya ise "beni aldatıyorsun, boşanmak istiyorum" şeklinde söylediği, yine komşulardan "eve erkek aldığını" duyduğunu söylediği, akabinde dinen davacıyı üç kez boşadığı, davacıya "evin anahtarını bırak da git" şeklinde söylediği, davacı eşyalarını almak için geleceğini söylediğinde "ben ayrıldım mı senden kurtulurum" şeklinde söylediği, tarafların o zamandan beri ayrı yaşadığı, davalının çocuklarına soğuk davrandığı, çocuğun nişanı için görüşmek istediklerinde davalının kabul etmediği, davacıya anlaşmalı boşanırsa çocuğun düğünü için destek vereceğini söylediği, davacıya kavga esnasında küfür ettiği, davacıya atfı kabil kusur bulunmadığı, boşanmaya sebep olaylarda davalının tam kusurlu olduğu, tarafların evliliklerinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflarda beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının anlaşıldığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alınarak davacı lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına, mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen ve boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan davacı lehine, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurları ve hakkaniyet kuralları dikkate alınarak maddî ve manevî tazminata karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, davacı lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 31.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, davacı kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları, davalı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, davacı kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları, davalı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, davalı erkek aleyhine hükmedilen yargılama giderleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 297 nci, 323 üncü ve 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.