Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4971 E. 2023/4507 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında hükmedilen yoksulluk nafakası ve manevi tazminat miktarının yerinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak belirlenen yoksulluk nafakası ve manevi tazminat miktarının tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile dosya kapsamına göre uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2157 E., 2023/329 K.

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda kadının yoksulluk nafakası ve manevî tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava dilekçesinde; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadın yararına aylık 6.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli kararı ile erkeğin, kadının isteyip istemediğini nazara almaksızın Pamukova'ya dönüp kendisine bir düzen kurduğu, İstanbul'da ortak ikametlerini sürdürmek için bir çaba ve girişimi olmadığı gibi Pamukova'da kadının da rahat edeceği bir düzen kurmak gibi çabası da olmadığı, bu şekilde erkeğin evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediği ve evlilik birliğinde saygı/sevgi ortamının ve bir arada yaşama iradesinin kalmadığı belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın lehine 70.000 TL manevî tazminata, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı;

1. ... erkek vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek her iki dava yönünden de kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların az olduğunu beyanla tedbir/yoksulluk nafakası ve manevî tazminatın miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 24.05.2022 tarihli kararı ile İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurları yanında erkeğin ayrıca hakaret ve aşağılama kusurunun da gerçekleştiği belirtilerek kadının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; kadın lehine 2.000,00 TL tedbir ve 3.000,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki kararına karşı ... erkek tarafından her iki dava yönünden, davalı-davacı kadın vekili tarafından ise, kusur belirlemesi, nafakalar ile manevî tazminatın miktarı yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemiz 14.11.2022 tarihli ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına göre kadın yararına hükmolunan manevî tazminat miktarının ve nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının az olduğundan bahisle hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyulmakla kadın lehine boşanma kararının kesinleşmesinden sonra aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına ve 200.000,00 TL manevî tazminata, fazla talebin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle, kadının SGK’dan emekli olduğunu ayrıca ailesinden kalan zeytinlikleri bulunduğunu, ABD’de ve ülkemizde Beykoz’da bulunan gayrimenkullerinden gelir elde ettiğini, nafaka kararının bozulması gerektiğini, emekli olup yaşamını Pamukova’da sürdürmekte olan erkek aleyhinde hükmedilen nafakanın orantısız olduğunu, tazminatı ve nafakayı ödeme gücü bulunmadığını belirterek yoksulluk nafakası ve manevî tazminat yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

... erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.