Logo

2. Hukuk Dairesi2023/49 E. 2023/2994 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin açtığı zinaya dayalı boşanma davasının kabul edilip edilmeyeceği, davalı kadının zinasının ispatlanıp ispatlanmadığı ve erkek yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının zina yaptığına dair rapor ve çocuğun babalığının reddi davasındaki karar gibi delillerle zinanın sabit olduğu, davalı kadının kusurlu olduğu ve evlilik birliğinin temelden sarsıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1760 E., 2022/1810 K.

DAVA TARİHİ : 01.08.2016

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/258 E., 2022/35 K.

Taraflar arasındaki zina özel nedenine dayalı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 01.11.2012 tarihinde evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde 15.02.2016 tarihinde ... isimli çocuklarının dünyaya geldiğini, çocuğun doğumundan sonra anlaşmazlıklar yaşandığını, davacının 10.07.2016 tarihinde konuttan ayrıldığını, bir arkadaşının davalıyı iş yeri sahibi ile gördüğünü söylemesi ve ortak çocuğun bu kişiye çok benzemesi nedeniyle, Galata Tıp -... Genetik Grubu Genetik Tanı Merkezi' ne 19.07.2016 tarihinde başvurduğunu, ilgili kurumun 25.07.2016 tarihli raporunda çocuk ... ile davacı arasında ebeveynlik yönünden bir ilişkinin bulunmadığının tespit edildiğini, zinayı bu tarihte öğrendiğini, çocuk ... ile davacı arasında kurulan soybağının reddi talepli ... 4. Aile Mahkemesinin 2016/632 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını belirterek, davacı lehine 100.000,00 TL manevî, 20.000,00 TL maddî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(4721 sayılı kanun) 161 inci maddesi gereğince zinaya dayalı olarak, mahkeme aksi kanaatte olması halinde 162 nci maddesi gereğince onur kırıcı davranış, 163 ncü madde gereğince haysiyetsiz hayat sürme ya da 166 ncı maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediklerini, davacının nasıl aldığını bilmedikleri bir rapora dayanarak açtığı davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin her zaman evlilik birliğinin kendisine yüklediği sadakat ve diğer tüm yükümlülüklerini eksiksiz ve tam olarak yerine getirdiğini, davacı dışında hiç bir kimseyle hiçbir ilişkisi olmadığını, bu iddiaların müvekkilinin psikolojisini bozduğunu, iftira niteliğindeki bu iddialar nedeniyle, davalı lehine 300.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 23.10.2018 tarih 2016/645 Esas ve 2018/863 Karar sayılı kararı ile zina nedenine dayalı boşanma talebi hakkında yargılama ve delillere göre, ... 4. Aile Mahkemesinin 26.05.2017 tarih ve 2016/632 Esas 2017/452 Karar sayılı kararı ile küçüğün davacının çocuğu olmadığının tespiti ile babalık nesebinin reddine karar verildiği, davalının kusurlu olduğu, evlilik birliği ve ortak hayatın bir daha kurulamayacak şekilde temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin devamında beklenen menfaat kalmadığını gerekçesi ile davanın kabulüne tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, küçük ile davacı arasında kişisel ilişki kurulmamasına, davacı erkek yararına 10.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından tazminat miktarları; davalı vekili hükmün tümü yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 02.04.2019 tarih 2019/20 Esas ve 2019/501 Karar sayılı kararı ile kısa kararda "davacı baba ile aralarında tedbiren ve hükmün kesinleşmesi ile şahsi ilişki tesisine" karar verildiği, gerekçeli kararda, kararın hüküm kısmının 3 nolu bendinde "küçük ile davacı arasında kişisel ilişki kurulmamasına" karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı, yine soybağının reddi davası açıldığı, bu davada verilecek hükmün neticeyi etkileyeceği, henüz kesinleşmemiş ... 4. Aile Mahkemesinin 2016/632- 2017/452 Esas ve karar sayılı soybağının reddi davasının, bu dava bakımından “bekletici sorun” sayılması, sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi ve neticesine göre hüküm kurulması gerekirken, bu hususun nazara alınmadan karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile tarafların istinaf başvurularının kabulü ile hükmün kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yargılama ve delillere göre, tarafların evlilikleri içinde ... 4. Aile Mahkemesinin 26.05.2017 tarih ve 2016/632 Esas 2017/452 Karar sayılı kararı ile küçüğün davacının çocuğu olmadığının tespiti ile babalık nesebinin reddine karar verildiği, davalının başkası ile birlikteliğinden küçüğün doğduğu, zinanın gerçekleştiği ve davalının kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereği boşanmalarına, davacı yararına 10.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; zina iddiasının gerçeği yansıtmadığını, nereden ve nasıl alındığı belli olmayan rapor dışında davacının bir delili bulunmadığını, davanın kabulü ve erkek yararına tazminata hükmolunmasının hatalı olduğunu belirterek hükmün tümü yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı vekilinin cevap dilekçesinde davalı lehine manevî tazminat verilmesini talep ettiği halde mahkemece olumlu olumsuz karar verilmemiş olmasının doğru olmadığı gerekçesi ile kadının manevî tazminat talebi yönünden istinaf talebinin kısmen kabulüne, kadının manevî tazminat talebinin reddine, diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verildiği halde açıklama yapılmadığını, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, raporun ne şekilde alındığının bilinmediğini, tazminatların haksız olduğunu belirterek hükmün tümü yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı erkeğin zinaya dayalı boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, kadının zinasının ispatlanıp ispatlanmadığı, erkek yararına maddî ve manevî tazminat verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi, 161 inci, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun), 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci meddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.