Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5173 E. 2024/1608 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olayların kimden kaynaklandığı ve boşanma davasının kabul edilip edilmemesi hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin davacı kadına şiddet uyguladığı ve çocuklarının giderlerine katılmadığına dair tanık beyanları ve deliller değerlendirilerek evlilik birliğinin davalı erkekten kaynaklanan nedenlerle temelinden sarsıldığına kanaat getirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1043 E., 2022/1884 K.

DAVA TARİHİ : 24.08.2015

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/546 E., 2020/116 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 1994 yılında evlendiklerini, müşterek 2 çocukları olduğunu, davalının son birkaç yıl içinde davacı ve çocuklarına karşı olan sorumluluklarını yerine getirmemeye başladığını, onlara gereken saygı ve sevgiyi göstermediğini, davacı ve çocuklarına şiddet uygulamaya başladığını, davalının 23.08.2014 tarihinde hiçbir açıklama yapmadan evi terk edip gittiğini, o tarihten beri davacıyı ve çocuklarını arayıp sormadığını, halen Manavgat'ta oto tamir ustası olarak çalışan, 1 yıldır davacıyı ve çocuklarını merak etmeyen davalının davacı ve çocuklarının hiçbir ihtiyacını karşılamadığını, davalıdan 20.000 TL maddî, 20.000 TL manevî tazminat talep ettiklerini, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, ortak çocuk Özkan'ın velâyetinin müvekkiline verilmesini, çocuk için 500 TL tedbir-iştirak nafakasının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; evi terketmediğini, rahatsızlandığını ve doktora gittiğini, doktorun İstanbul'un trafiğinden ve çevresinden kurtulması gerektiğini tavsiye ettiğini bunun üzerine ailesi ile ortak bir karar alarak evden ayrıldığını, Manavgat'a yerleşmek üzere plan yaptığını, davacıya danıştığında davacının "biz gelmeyeceğiz" dediğini ve bunun üzerine kavga edip ayrıldıklarını, kendisinin terk edildiğini, kendisinin çalışmadığını, davacı kadının otomobilinin ve evinin olduğunu, kendisinin sağlık durumunun kötü olduğunu belirterek 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminat ve aylık 1.500,00 TL nafaka talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 14.09.2017 tarihli ve 2015/584 Esas, 2017/605 Karar sayılı kararı ile; dinlenen tanık anlatımlarından davalı erkeğin davacı kadına şiddet uyguladığı, tehdit ettiği, çocuklarının giderlerini davacı kadının tek başına karşıladığı, davalının bu konuda davacıya destek olmadığı anlaşıldığı, yaşanan olaylar karşısında taraflar arasındaki evlilik birliğinin davalı erkekten kaynaklanan nedenlerle temelinden sarsıldığının kabulü gerekmiş, ortak çocuğun annesi ile birlikte yaşıyor oluşu, babasının ona şiddet uyguladığı yönündeki beyanı dikkate alınarak velâyeti annesine verilmiş, kişilik hakları zedelenen, boşanmakla maddî beklentileri zarar gören davacının tazminat talepleri kısmen kabul edilmiş, davalı tarafın nafaka ve tazminat talepleri tarafların kusur durumu dikkate alınarak reddedilmiş, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tarafların ve toplumun evlilik birliğinden beklediği herhangi bir menfaatin kalmadığı anlaşıldığından davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk için 300,00 TL tedbir nafakasına, davacı kadın lehine 8.000 TL maddî, 7.000 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 28.02.2019 tarihli ve 2018/408 Esas, 2019/373 Karar sayılı kararı ile;

davalıya dava dilekçesinin ve ön inceleme duruşmasının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunu esastan kabulüne karar vermiş ve İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve belirtilen eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin davacı kadına şiddet uyguladığı, çocukların giderine katılmadığı anlaşıldığından davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk için aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, davacı kadın lehine 8.000,00 TL maddî, 7.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; evi terk etmediğini Manavgat'a taşınma konusunda ailesinin onayını aldığını, kusur tespitinin hatalı yapıldığını, tazminat miktarlarının fazla olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesini tekrar ederek kusur tespiti, tazminat yönünden temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kadının boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.