Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5306 E. 2023/4316 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına yoksulluk nafakası bağlanıp bağlanmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararında tarafların gelirlerinin birbirine denk olması ve kadının yoksulluk nafakası koşullarının oluşmaması gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulması ve bu hususta verilen yeni kararda da bozma kararına uyulması gözetilerek, davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/163 E., 2023/685 K.

DAVA TARİHİ : 13.02.2017

KARAR : Kısmen ret

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda; Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün doğru olmadığı gerekçesiyle, yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına ve bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı kadının yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun reddi ile kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı kadın vekili cevaba cevap dilekçesinde; tarafların Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi'nin 2015/933 Esas, 2016/957 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve boşanma kararının açtıkları işbu davadan sonra kesinleştiğini, kararı kesinleştikten bir süre geçtikten sonra öğrendiklerini iddia ederek; dava dilekçesindeki taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; tarafların Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi'nin 2015/933 Esas, 2016/957 Karar sayılı kararı ile boşanmış olduğunu ve evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsılmış olduğunu iddia ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A.İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 29.01.2019 tarihli ve 2017/145 Esas, 2019/84 Karar sayılı kararıyla; tarafların Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi'nin 2015/933 Esas, 2016/957 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanma kararı kesinleşmeden açılan işbu davadaki kusur durumuna göre, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, düzenli geliri bulunan kadının yoksulluğa düşmediği gerekçesiyle; boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine ve kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 8.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B.Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin birinci kararına karşı davacı kadın vekili tarafından reddedilen nafakalar ve tazminatların miktarı, davalı erkek vekili tarafından tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesince verilen 28.09.2021 tarihli ve 2019/874 Esas, 2021/1462 Karar sayılı karar ile, kararda taraflara yüklenen kusurlu davranışların gösterilmediği ve kararda kusur yönünden çelişki bulunduğu gerekçesiyle, kararın kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 02.12.2021 tarihli ve 2021/810 Esas, 2021/900 Karar sayılı kararıyla; tarafların Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesi'nin 2015/933 Esas, 2016/957 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanma kararındaki kusur durumu ve işbu davadaki kusur durumu birlikte değerlendirildiğinde, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, düzenli geliri bulunan kadının yoksulluğa düşmediği gerekçesiyle; boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 8.000,00 TL manevî tazminat ile 4.080,00 TL vekâlet ücretine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili kusur belirlemesi, reddedilen nafakalar ve tazminatların miktarı, davalı erkek vekili tamamı yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 07.06.2022 tarihli ve 2022/433 Esas, 2022/869 Karar sayılı kararıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumuna göre kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu ve sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle; kadının reddedilen nafakalara, tazminatların ve yararına hükmedilen vekâlet ücretinin miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 300,00 TL yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata ve 5.100,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmiş, kadının sair, erkeğin ise tüm istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi ve tazminatlar ile nafakaların miktarı; davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, nafakalar ve yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönlerinden temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Dairenin 01.12.2022 tarihli kararı ile; tarafların gelirlerinin birbirine denk olduğu ve sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında kadın yönünden yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile; Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına ve bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma kararına uyulmasına karar verilerek davacı kadının yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun reddi ile kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının hastalıkları bulunduğunu, gördüğü tedaviler nedeniyle hayatını zor şartlarda sürdürdüğünü, yoksulluğa düştüğünü ve bu nedenle kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Bölge Adliye Mahkemesince uyulan bozma ilamı uyarınca karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; davalı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.