"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/830 E., 2023/815 K.
DAVA TARİHİ : 30.12.2020
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/1234 E., 2023/86 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulüne ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına karşı her zaman çok ilgisiz davrandığını, sürekli olarak hakaret ettiğini ve sıklıkla fiziksel şiddet uyguladığını, kadını istemediğini söylediğini, kadının çocuğunun olmasını istediğini ve bunun için tedavi görmesi gerektiğini fakat tüm ısrarlara rağmen ne eşi ne de eşinin ailesine buna imkan sağlamadıklarını ve izin vermediklerini, erkeğin ailesinin evlilik birliğine çok müdahale ettiklerini, birlikte yaşadıkları için kadına fiziksel ve duygusal her türlü şiddette bulunduklarını, kadının evlilik birliği içerisinde bu evde yaşadığı ve geçirdiği günlerden dolayı psikolojik sorunlar yaşamaya başladığını, erkeğin kardeşinin saygısız davranıp hakaret ettiğini, kayın pederinin kadına sürekli ev işi yaptığırdığını, görümcesinin de karıştığını, ailesinin şiddet ve hakaretine erkeğin sessiz kaldığını, erkeğin kazandığı maaşını babasına verdiğini, kadının kişisel ihtiyaçlarını karşılamadıklarını, en son olayda erkeğin kadını yine darp edip evden gönderdiğini iddia ederek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (4721 sayılı Kanun)'nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının sebepsiz yere aniden sinirlenip avazı çıktığı kadar bağırdığını, küfür ve hakaret ettiğini, kendine geldikten sonra da elimde değil istemeden yapıyorum dediğini, kadının kendisine ait bir bıçağı olduğunu, iç çamaşırları kestiğini, parçaladığını, bir keresinde bu bıçağı eline alıp kayın validesinin üzerine yürüdüğünü, sinirlendiği zaman tehditlerde bulunduğunu, kadının kolunda jilet izlerinin olduğunu, kadının psikolojik sorunlarının olduğunu, gece yatağı ıslatma rahatsızlığının evlenmeden önce kadında mevcut olduğunu ve gizlediğini, tedavi olmaktan kaçındığını, kadının kendi öz bakımına ve evinin temizliğine gerekli ve yeterli özeni göstermediğini, erkeğin yüzüne sevmediğini ve evlendiğine pişman olduğunu, liseden arkadaşını sevdiğini söylediğini, eve gelen yiyecekleri çöpe veya 12. kattan aşağı attığını, evin yemek ve temizlik işlerini yapmadığını, erkeğin telefonunu kırdığını, misafirliğe gittiklerinde habersiz başkalarının eşyalarını aldığını, yabancı erkeklerle konuştuğunu iddia ederek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (4721 sayılı Kanun)'nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı, taraf ve tanık beyanları ile birlikte değerlendirildiğinde; davalı karşı davacı erkeğin eşine karşı ilgisiz davrandığı, çocuk sahibi olmak için tedavi olma konusunda eşine destek olmadığı, kız kardeşinin kadına yönelik olumsuz davranışlarına müdahale etmeyerek sessiz kaldığı, maaşını babasına verdiği, evin ihtiyaçlarının babası tarafından karşılandığı, davacı karşı davalı kadının ise eşine " ben seni sevmiyorum, Allah belanı versin, keşke seni tanımasaydım, pişmanım" dediği, boşanmak istediğini söylediği, eşine hakaret ettiği, "seni vurdururum" diyerek tehdit ettiği, onu istemediğini dile getirdiği, giyimini eleştirdiği, geceleri alt ıslatma sorunu olmasına rağmen tedaviden kaçındığı, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, kendine zarar vermekle tehdit ettiği, ev işlerine yardım etmediği, "bıktım sizden " dediği, misafir olarak gittiği evlerden sahibinin izni olmadan eşyaları alıp eve getirdiği, son olayda eşinin dışarı çıkmasına izin vermediği bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin sona ermesinde davacı karşı davalı kadının ağır kusurlu olduğu, davalı karşı davacı erkeğin ise az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine ara karar ile hükmedilen tedbir nafakasının tahsilde tekerrrüre esas olmamak kaydıyla karar tarihi olan 02.02.2023 tarihine kadar aynen devamına, karar tarihinden itibaren karar kesinleşinceye kadar aylık 800,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, davacı- karşı davalının yasal şartları oluşmayan yoksulluk nafakası talebi ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, evlilikte kadının kusurunun olmadığını, erkeğin kabul edilen karşı davası, kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen tazminatlar, reddedilen yoksulluk nafakası ile tazminat talepleri yönünde istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, evlilikte kadının tam kusurlu olduğunu belirterek, kadının kabul edilen davası, tedbir nafakası, kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, kabul edilen maddî ve manevî tazminat, reddedilen maddî ve manevî tazminat, karşı davanın kabulü, reddedilen yoksulluk nafakası yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, tedbir nafakası ve miktarı ile tazminat miktarları yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan karşı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadına ve erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hak kazanıp kazanamayacağı, asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, erkek yararına kabul edilen maddî ve manevî tazminat koşul ve miktarları ile kadın yararına kabul edilen tedbir nafakası noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ıncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ıncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı-karşı davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı erkek yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat fazladır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddesi hükmü dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının, erkek yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden ortadan KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının, maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden davacı- karşı davalı kadın yararına BOZULMASINA,
3. Davalı- karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı- karşı davalı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Doğuhan'a yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran Fatmanur'a iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine
19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.