"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/1130 E., 2023/78 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadının tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 50.000,00'er TL maddî, manevî tazminat ile çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 1.000,00'er TL tedbir, iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 1.000,00'er TL tedbir, iştirak nafakasına, müvekkili lehine 50.000,00'er TL maddî, manevî tazminata ile aylık 1.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.10.2020 tarihli ve 2019/625 Esas, 2020/618 Karar sayılı kararıyla; tarafların yaklaşık iki yıldır ayrı yaşadığı, erkeğin sürekli nargile içtiği, çok fazla para harcadığı,kadının ailesinden sürekli para istediği, kadın ise eşiyle ilgilenmediği, sorumluluklarını yerine getirmediği, sürekli telefonla ilgilendiği, ailesine ve misafirleriyle ilgilenmediği, tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince boşanmalarına,ortak çocukların velâyetinin anneye verilerek, baba ile aralarında kişisel ilişki tesisine, çocuklar lehine ayrı ayrı 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasının erkekten tahsiline, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine, erkeğin tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı- karşı davacı kadın vekili; kabul edilen asıl dava ile kusur tespiti ve reddedilen talepleri yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 28.12.2021 tarihli ve 2021/379 Esas, 2021/3039 Karar sayılı kararıyla; tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, gerçekleşen kusur durumuna göre asıl davanın kabulüne ilişkin kararın doğru olduğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, İlk Derece Mahkemesince davacı lehine takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası miktarının makul olduğu, boşanmaya neden olaylarda tarafların eşit kusurlu olması nedeniyle, eşit kusurlu eş lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilemeyeceğinden, davalı-karşı davacı kadının maddî ve manevî tazminat talebinin reddine dair kararın doğru olduğu gerekçesi ile davalı-karşı davacı kadının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı kadın, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 25.10.2022 tarihli kararı ile mahkemece, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; davacı- karşı davalı erkeğe kusur olarak yüklenilen vakıalar istinaf kanun yoluna başvurulmadığından kesinleştiği, davalı- karşı davacı kadına; "sürekli telefon ile ilgilendiği, ailesi ve misafirleri ile ilgilenmediği" vakıaları kusur olarak yüklenilmiş ise de, bu vakıaların ispatlanmadığı ve kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, bu durumda, mahkemece belirlenen tarafların gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davacı-karşı davalı erkeğin, davalı-karşı davacı kadına nazaran ağır kusurlu olduğu, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı-karşı davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığına göre, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği, o halde, mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına, sair yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı- karşı davacının mevcut ve beklenen menfaatleri, tarafların kusur durumu ve sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak takdiren 45.000,00 TL maddî, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden davalı- karşı davacının kişilik hakkına yönelik saldırının ağırlığı, tarafların kusur durumu ve sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak, takdiren 40.000,00 TL manevî tazminatın davacı- karşı davalıdan alınarak, davalı -karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- karşı davalı erkek; kusur belirlemesinin ve tazminatların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Mahakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uygun hüküm verilmiş olduğu bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı- karşı davalı erkeğin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Uğur'a yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.