Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5479 E. 2024/1153 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, boşanma ve fer'i taleplerin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/502 E., 2023/616 K.

DAVA TARİHİ : 14.08.2020

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/224 E., 2023/100 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisine, erkeğin istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek dava dilekçesinde özetle; kadının annesini yaraladığını ve çok çirkin ithamlarda bulunduğunu ileri sürerek tarafların boşanmalarına, kadın yararına faiziyle 20.000.00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı kadın (asıl) cevap dilekçesinde özetle; evliliğin ilerileyen zamanlarında erkeğin şiddet ve baskılarının arttığını, içki kullandığını, hakaret ettiğini, kayın validesinin oğlunun kendi yeğeniyle ortak bir çocuklarının olduğunu ağzından kaçırdığını, bunun üzerine sinirlenerek bastonunu başına yavaşça üç sefer vurduğunu, DNA testi istediğinde şiddetin çoğaldığını, ağır tehditler savurduğunu, öldürülmekten korktuğu için evden ayrıldığını, 2012 yılında oğlunun annesi ve kardeşleriyle eve geldiklerinde eşinin eve almadığını, oğlunun ısrarıyla bodrum katındaki dairede kalmaya başladıklarını, daha sonra bodrum katından da kovduğunu, son on yıldır davacının yarı şaka yarı ciddi boşanalım dediğini, görümcesinin eşiyle aralarına girip müdahale ettiğini, boşanmak istemediğini belirterek davanın reddine, 1.000,00 TL tedbir nafakasının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sokağa atıldığını, ekonomik, fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddete maruz kaldığını, davacının evin ve ailesinin bakımına ilgisiz kaldığını, alkol aldığını, eve geç geldiğini, at yarışı bağımlılığının olduğunu, kız kardeşinin evliliği müdahale ettiğini, erkeğin sadakatsizliği erkeğin annesinden duyduğunu, bu olaydan sonra erkeğin müvekkilini dışarıya çıkmasını dahi yasakladığını belirterek tarafların boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının her yıl TÜFE'ye göre artırılmasına, 65.000,00 TL maddî, 65.000,00 TL manevî tazminatın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 24.09.2021 tarihli 2012/442 E., 2021/777 K. sayılı kararı ile kadının kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararın 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının birleşen davasının derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili her iki boşanma davası ve ferileri yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 01.03.2022 tarihli ve 2022/7 E., 2022/263 K. sayılı kararı ile iki kişinin ayrı ayrı açtığı dava sebebiyle, birinin davasını öteki dava bakımından derdest dava sayılmayacağını, davaların davacıları ve dayanılan olayların farklı olduğu, bu bakımdan ortada derdest dava bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının "davacının malvarlığı üzerinde tedbir bulunması halinde kaldırılması için ilgili yerlere müzekkere yazılmasına" kısmı hariç tamamen kaldırılmasına, ayrıca davalı-davacı kadın tarafından açılan birleşen davada, ön inceleme duruşması yapılmadan dosyanın birleştirildiği, bu eksikliğin sonrada da tamamlanmadığı, taraflara birleşen davaya ilişkin olmak üzere delil sunma imkanı tanınmadığı gerekçesiyle davalı-davacı kadının istinaf talebinin kabulüne, kararın kaldırılarak yeniden karar verilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile boşanmaya neden olan olaylarda davacı- davalı erkeğin kusurlu eyleminin bulunmadığı; davalı- davacı kadının ise eşine karşı öfkeli tutum ve davranış içinde bulunduğu, eşine karşı hakaret ve küfür ettiği, kendisine hezeyan bozukluğu tanısı konulmasına rağmen tedavi görmekten kaçındığı, eşine yeğeninden çocuk yaptığı iddiasında bulunduğu, evi terk ettiği, eşinin kardeşine ve annesine karşı saldırgan davranışlarda bulunduğu, bu suretle tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkeğin mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılmasına, kadının birleşen davasının reddine, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... erkek vekili özetle; kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve erkeğin reddedilen manevî tazminat talebi yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili özetle; her iki boşanma davası ve ferileri ile ihtiyati tedbirin kaldırılması yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta yer alan sayılı kararıyla davalı-davacı kadının akıl hastası olduğu ve kısıtlandığı, akıl hastalığına dayalı bir dava bulunmadığı, kadının hareketleri iradi olmadığından, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması" hukuki sebebine dayanarak boşanmaya karar verilemeyeceği, buna karşılık davalı-davacı kadının akıl hastası olması nedeniyle kendisine kusur yüklenemeyeceği, sürekli alkol alan, kardeşinin evliliğe müdahalesine sessiz kalan, eşini istemediğini, ondan boşanmak istediğini söyleyen, "ne verirsem onu yiyecek, ne dersem onu yapacak" şeklinde sözlerle eşine psikolojik şiddet uygulayan ve birlikte yaşadıkları dönemde eve geç gelen erkeğin boşanmaya yol açan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının boşanma davalarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, erkeğin davasının reddine, birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fırkası uyarınca boşanmalarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarının az olduğu anlaşıldığında İlk Derece Mahkemesince hükmedilen 1.000,00 TL tedbir nafakasının, 09.05.2023 tarihinden itibaren 1.500,00 TL'ye artırılmasına, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına, nafakanın kararın kesinleştiği tarihten itibaren her yıl TÜFE oranında artırılmasına, koşulları oluştuğundan kadın yararına 60.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle erkekten tahsiline, kadının sair, erkeğin tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

... erkek özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek; asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü ve ferileri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, buna bağlı olarak erkeğin davasının reddi ile kadının birleşen davasının kabulüne karar verilmesinin isabetli olup olmadığı, kadın yararına tazminat ile nafakaya hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarlarının dosya kapsamına, hakkaniyete, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.