Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5514 E. 2024/4785 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, nafa ve tazminat miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları değerlendirilerek, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına sebep olan olaylarda erkeğin kusurlu olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak hükmedilen nafa ve tazminat miktarlarının yerindeliği gözetilerek istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/820 E., 2023/613 K.

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/262 E., 2021/733 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı kadın vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik süresi içerisinde taraflar arasında kavgalar yaşandığını, erkeğin birden çok kadın ile müvekkiline karşı sadakat yükümlülüğüne aykırı eylemleri bulunduğunu davalının müvekkiline şiddet uyguladığını, müvekkiline ve ailesine karşı hakaretlerde bulunduğunu, müvekkilini çocuklarını ve ailesini öldürmekle tehdit ettiğini, davalının müvekkilini ... adında evli bir kadınla aldattığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun/çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, eş ve ortak çocukları için, yoksulluk ve iştirak nafakasına dönüştürülmek üzere tedbir nafakasına hükmedilmesine, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; tarafların kaçarak evlendiğini, eşinin ailesinin tarafların evlenmesini istemediğini, kadın eşin müvekkiline ve evine karşı yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müşteri çocuk ... olduktan sonra ilgi göstermediğini, eş ve ailesinin müvekkilinin evine muskalar gönderdiğini, ailesi ve kendisinin de ismen tanıdığı .... İsimli kişiye Facebook üzerinden ulaşıp müvekkili ile ilişki kurmasını istediğinde bulunduğunu, müvekkile karşı kumpas kurduklarını, tarafların biraraya gelmesinin mümkün olmadığını belirterek, asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya bırakılmasına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin eş ve ortak çocuklara fiziksel şiddet ve sözlü şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, evi ve eşiyle ilgilenmediğini, güven sarsıcı davrandığını, kadının ise eşine ilgisiz davrandığını, sözlü şiddet uyguladığını, erkek ile ... isimli kadın arasındaki ilişki yönünden güven sarsıcı davranış oluşmasına zemin hazırladığını belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının reddine, velâyet anneye, babayla kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı 150,00 TL tedbir nafakasına ve 350,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 250,00 TL tedbir ve 450,00 TL yoksulluk nafakasına ve kadın yararına için 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı, zinanın davasının reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin daha önce açtığı ve feragat ettiği boşanma davasından sonra kadın hakkında ileri sürülen kusurlu davranışların ispatlanamadığı, bu konudaki tanık beyanlarının bir kısmının erkek eşten aktarım olarak beyan edildiği, bir kısmının ise soyut ve de af/hoşgörü kapsamında kalan zaman diliminde gerçekleştiği, yine bir kısım eylemlerin erkeğin sadakatsiz davranışına karşı tepki niteliğinde olduğu, erkek eş ile ... arasında gerçekleşen davranışlarda, kadına güven sarsıcı davranışa zemin hazırlamak şeklinde kusur atfının doğru olmadığı, bunun dışında, kadın hakkında ileri sürülen diğer kusurların da ispatlanamadığı, erkeğin kusuruun ise sadakatsizlik olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle erkeğin boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, çocuklar yararına 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 1.200,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, kadın lehine vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilmiş, davacı-davalı kadın vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 331 inci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.