"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1508 E., 2023/494 K.
DAVA TARİHİ : 23.07.2020
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 9. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/426 E., 2022/171 K.
Taraflar arasındaki davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına ve ortak çocuğa şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, sadakatsiz davrandığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini iddia ederek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine ortak çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 150.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminat karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalıya dava dilekçesinin 16.09.2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı erkeğin süresi içinde usulüne uygun olarak cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadını ve ortak çocuk Salih'i darp ettiği, kadını tehtit ettiği, hakaret ettiği, aldattığı, evlilik birliğinin devamı için gerekli olan sorumluklarını yerine getirmeyerek kadın ve çocuklarına maddî ve manevî yönden destek olmadığı, ilgilenmediği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Salih’in velâyetinin anneye verilmesine, Salih yararın aylık 1.200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 75.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, tazminat ve nafaka koşullarının oluşmadığını, miktarlarının yüksek olduğunu ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre erkeğin İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, kadının ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, gerçekleşen kusur durumuna göre davanın kabulüne ilişkin kararın doğru olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre İlk Derece Mahkemesince kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarları ile tedbir ve yoksulluk nafakasının, çocuk yararına hükmedilen iştirak nafaka miktarlarının makul olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesini tekrarlamakla birlikte, davanın kabulüne ve fer'îlerine karar verilmesinin hatalı, miktarların yüksek olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tümü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ile nafakalara ve tazminatlara hükmedilme koşulları gerçekleşip gerçekleşmediği ile tazminat ve nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü ve 175 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü madde, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle 2006 doğumlu ortak çocuk Salih'in inceleme tarihi itibariyle ergin olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.