"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/378 E., 2023/1068 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Niksar Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/157 E., 2022/566 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; birliğin erkeğin kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakası ile müvekkili yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, nafakalara yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının davacıya fiziksel olarak şiddet uyguladığı, tehdit ve hakaret içeren konuşmalar yaptığı bu haliyle davalının tam kusurlu eylemleri nedeniyle taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, olayların akışı karşısında kusuru bulunmayan davacının dava açmakta haklı olduğu, bu şartlar altında eşleri bir arada yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmediği, davacının düzenli ve sürekli gelir getiren bir işte çalışmadığı, gelir durumunun ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek düzeyde olmadığı, bu halde boşanma ile yoksulluğa düşeceği kanaatine varılmakla, davacının yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, tarafların ortak çocukların velâyeti hususunda toplanan delillerden, çocukların baba yanında yaşadığı, baba yanında alışmış oldukları belli bir düzeni ve sosyal çevresinin bulunduğu, baba yanında kalmaya devam etmelerinin bedeni, fikri ve ahlaki güvenliği için tehlike oluşturacağı yönünde dosya içerisinde ciddi ve inandırıcı herhangi bir delil bulunmadığı, bu kapsamda çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuklar Yeliz, Zeynep İlkay ve Bünyamin'in velâyetlerinin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir, 600,00 TL yoksulluk nafakasına, nafakanın yıllık ÜFE ve TEFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükmün sair yönlerinin usul ve kanuna uygun olduğu ancak davacı kadının aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası isteği olduğu halde mahkemece talep aşılara aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gibi, davacı kadının nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasını talep ettiği ancak Mahkemece yoksulluk nafakasının, yerine getirilmesinde de tereddüt oluşturacak şekilde, her yıl ÜFE ve TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesinin de isabetsiz olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili kısımlarının kaldırılmasına, kadın yararına aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, davalı erkek vekilinin sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C.Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 175 inci maddesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.