"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3037 E., 2023/839 K.
DAVA TARİHİ : 10.11.2020
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Acıpayam 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/301 E., 2021/297 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının karşı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, kabul edilen tazminat ve nafakalar yönünden, davalı-davacı kadın vekili tarafından ise nafaka ve tazminatların miktarı yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı-davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı-davacı kadın vekilinin istinaf başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek ve davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre ilk derece mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince velâyete yönelik verilen karara karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmamıştır. Hâl böyle iken İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna velâyet talebi yönünden başvurmayan erkeğin Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı velâyet düzenlemesi yönünden temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; erkeğin velâyet yönünden temyiz isteminin reddine karar vermek gerekir.
Davacı erkeğin reddedilen yön dışındaki diğer yönlerden, Davalı kadın vekilinin ise tüm yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının; asabi, ters kişilik sahibi olduğunu, inatçı ve geçimsiz olduğunu her hamileliği ve her çocuk doğumunu kullanarak evi terk ettiğini, uzun yıllardan beri süregelen şiddetli geçimsizliğin mevcut olduğunu, geçimsizliğin kişiliğini, onurunu, sosyal ve ticari itibarını çok çok zedelediğini, hayatını çekilmez hale getirdiğini, iddia ederek; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkeğin kusurlu olduğunu, erkeğin; eve sürekli alkollü gelerek kadına ve çocuklara saldırıp onlara eziyet ettiğini, evde alkol almak istediği zamanlarda da içki sofrasını çocuklara hazırlattığını, çocuklar hazırlamayı kabul etmedikleri zaman kadına ve çocuklara hakaret ve küfür ettiğini, hamilelik dönemi dahil sürekli küfür ettiğini, aşağıladığını, küçümseyerek konuştuğunu iddia ederek erkeğin davasının reddini, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocukların her biri yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek eşin; sürekli alkol kullandığı, kadına şiddet uyguladığı, alkollü iken çocukları uyandırıp sofra hazırlattığı, kadına ve ailesine, "senden karı mı olur" "sizin yetiştirdiğiniz kız böyle, çocuklar böyle" ortak çocuk Gülsenem'e kilosundan dolayı "hayvan gibi yiyorsun, yerken çatlayacaksın" şeklinde onur kırıcı söylemlerde bulunduğu ,tarafların ayrı yaşamaya başladıktan sonra kadının ve çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmediği kadının ise; Acıpayam'da bulunan ortak haneyi terk ederek Denizli'ye ailesinin yanına gittiği evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin tam ve ağır kusurlu kadının ise kusursuz olduğu boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; erkeğin davasının reddine kadının davasının kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuklar'ın velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklardan; Yusuf Semi için aylık 350,00 TL, Ece için ise aylık 450,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık. 1.000,00 TL tedbir ve 550,00 TL yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek ve davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı-davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen tazminat ve nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; nafakaların ve maddî /manevî tazminatların miktarı yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri ile tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü yaşları, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, günün ekonomik koşulları, kadının ve ortak çocukların zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının ve çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının az olduğu ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ortak çocuklardan Ece'nin yargılama aşamasında reşit olduğu gerekçesi ile; kadının istinaf başvurusunun tazminatlar ile yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle ortak çocuklardan Yusuf Semi yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş ve kadının sair istinaf taleplerinin, erkeğin ise tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek ve davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı-davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen tazminat ve nafaka, ortak çocuklardan Yusuf Semi'nin velâyeti yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; nafakalar ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü , 175 inci, 182 nci, 327 nci, 328 inci ve 330 uncu maddesi, 182 nci, 327 nci, 328 inci ve 330 uncu maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ( 6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı-davalı erkeğin velâyet düzenlemesine yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden davalı -davacı kadın yararına BOZULMASINA,
3.Davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde Zeynep'e iadesine,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden Mahmut'a yükletilmesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.