Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5621 E. 2023/4313 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadının, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra açtığı zina davası ile mevcut boşanma davasının birlikte incelenip incelenemeyeceği ve kadına hükmedilen tazminat miktarının uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra açılan zina davasının mevcut dava ile birleştirilemeyeceği ve kadına hükmedilen tazminat miktarının hakkaniyet ilkesine, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, kusur derecelerine ve paranın alım gücüne uygun olmadığı gözetilerek, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/264 E., 2023/1118 K.

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda; Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ... kadın yararına takdir edilen 20.0000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle bozulmasına ve bozmanın kapsamı dışındaki temyize konu hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir

ve iştirak nafakası ile kadın yararına yasal faiziyle birlikte 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve erkek yararına yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 15.12.2020 tarihli ve 2018/796 Esas, 2020/783 Karar sayılı kararıyla; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kendisi ve ailesi kadına küfür eden, ailesinin eşine karşı olan davranışlarına sessiz kalan, ayrıldıkları esnada eşinin paralarını iade etmeyen ve böylelikle duygusal ve ekonomik şiddet uygulayan erkeğin tam kusurlu olduğu; boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk Yiğit'in velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 400,00 TL'ye çıkarılmasına, kararın kesinleşmesinden sonra aylık 400,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, kadının tedbir nafakası talebinin reddine ve kadın yararına kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte 20.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı ... kadın vekili tazminatlar ile nafakaların miktarı; davalı-davacı erkek vekili erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi ve aleyhe hükmedilen tazminatlar yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 06.06.2022 tarihli ve 2021/652 Esas, 2022/1281 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince erkeğe yüklenen kusurlu davranışların gerçekleştiği ancak boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşinin ailesi ile görüşmeyen ve bu konuda sorun yaratan kadının da az da olsa kusurlu olduğu, böylelikle boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğu; kadının kusurunun ispatlanması nedeniyle erkeğin davasının da kabulünün gerektiği ancak kadının davasındaki boşanma hükmü kesinleşmiş olduğundan erkeğin davası hakkında karar verilmesine yer olmadığı ve erkek dava açmakta haklı olduğundan erkeğin davasında kendisini vekil ile temsil ettiren erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği ve sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle; erkeğin kusur belirlemesi ve reddedilen davasına ilişkin istinaf itirazlarının kabulüne, kusur gerekçesinin erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu şeklinde düzeltilmesine, erkeğin boşanma davasının reddine ilişkin İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak erkeğin davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, erkeğin davasında kendisini vekil ile temsil ettiren erkek yararına 5.100,00 TL maktu vekâlet ücreti ödenmesine ve erkeğin sair, kadının ise tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı ... kadın vekili katılma yolu ile kusur belirlemesi, tazminatlar ile nafakaların miktarı; davalı-davacı erkek vekili kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 05.12.2022 tarihli kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden bozulmasına ve bozmanın kapsamı dışındaki temyize konu hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadının zina nedeniyle boşanma istemli açtığı davanın işbu yargılamadaki kadının davasında verilen boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden sonra açılmış olması nedeniyle değerlendirilemeyeceği belirtilerek ve bozma kararına uyulmasına karar verilerek kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına ve kadın yararına kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.... kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin yargılama sırasında başka kadından çocuğu olması nedeniyle zina sebebiyle boşanma davası açıldığını ve fer'îlerin birlikte incelenmesi gerektiğini, kusur durumu ve erkeğin ekonomik durumu dikkate alındığında nafaka ve tazminat miktarlarının az olduğunu ve kararın bu nedenle usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kesinleşen hususlar, davaların birlikte incelenmemesi ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olduğunu, tazminat miktarlarının fazla olduğunu ve kararın bu nedenle usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kesinleşen kusur belirlemesi ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı dışındaki hususlar kesinleşmiş olmakla, kadının işbu davadaki boşanma hükmünün istinaf kanun yoluna başvurulmamak suretiyle kesinleşmesinden sonraki bir tarihte, 02.03.2023 tarihinde açmış olduğu dava ile işbu davanın birlikte incelenip incelemeyeceği, incelenemeyecek ise kadın yararına hükmedilen tazminatların hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 174 üncü maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı ve özellikle kadın tarafından zinaya dayalı olarak açılan davanın tarihinin işbu davadaki boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra olması nedeniyle davaların birlikte incelenemeyeceğinin anlaşılmasına göre; davalı-davacı erkek vekilinin tüm, ... kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında ... kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olup, bozma ilâmının amacına uygun bulunmamıştır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminatların miktarı yönünden ... kadın yararına BOZULMASINA,

2. Davalı-davacı erkek vekilinin tüm ve ... kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Ali'ye yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye Şadiye'ye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,